♓17♓

125 30 5
                                    

ARKADASLAR YENİ BİR HİKAYE YAZMAYA BASLADİM BAKARSANIZ SEVİNİRİM.
Gelen mesajın ne olduğuna anlam veremiyordum. Yoksa.. Bu mesaj diye ne olduğunu düşünürken, Pelin banyodan çıktı.

''Kanka özel diye birşey var niye baktın?'' diyip telefonu elimden aldı ve mesajı sildi.

''Hayır yani gizlimiz saklımız olmadığını düşünüyordum peki sen bilirsin.'' dedim ve kollarımı birbirine bağlayıp kafamı çevirdim. Bir süre birşey demedi. Hala mesajın ne anlama geldiğini bilemiyordum.

''Ya kanka.. Trip atma bana.''

''Kimdi peki 'O...' ''

''Bpşver biri işte'' telaşlandığı her halinden belliydi. Ahh hadi ama Kimdi o söylese keşke. Ya da ben öğrenirdim. Ama nasıl? Takip mi etsem? Yok ya kızın morali bozulur benle konuşmaz birdaha.

''Neyse sorun değil ama elbetki bir gün söyleyeceksin.''

''Bilmiyorum belki söylerim.'' diyip kestirip attı ve battaniyesinin içine girdi.

''İyi geceler.''

''Sana da '' dedi ve gözlerimi kapadım

SABAH

Bugün günlerden cumartesiydi ve güzel güneş usratıma doğru ışınlarını göndermişti. Uykulu gözlere birde güneş ışını eklenince baya bir kötü oldu ve uyandım. Pelin daha uyuyordu. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım ve elimi saçlarımdan geçirip saçlarımın yağlı olup olmadığına baktım. Yağlı olduğunu anlayınca hemen bir duşa girip çıktım.O arada Pelin uyanmış, telefonuyla ilgileniyordu.

''Günaydın.'' dedim

''Günaydın kanka. Eee bugün ne yapıyoruz hafta sonu.'' aslında gerçektende birşeyler yapsak biryere gitsek süper olurdu. Ama böyle kapalı yerlere felan değil, çünkü kapalı alanlarda daralıyorum. Işık almayan yerlerde felan. O yüzden fazla canım sıkılmadıkça kapalı alanı tercih etmiyordum. Sinemaya bazen çok nadir gittiğim görülürdü. O da çok sevdiğim filmin yenisi çıkınca ya da yeni bir film çıkınca ve ben o filmi beğenince gidiyordum.

''Sinemaya gidelim mi?'' diye sordu Pelin.

''Kanka biliyorsun kapalı alanlara karşı bir zaafım var. Hem hava çok iyi bir parka felan mı gitsek? Hem baya eğleniriz dedikodu felan yaparız.''

''İyi sen bilirsin buralarda böyle büyük park gibi bir yer var mı?'' İşte zeki kankam benim. Tabiikide yok saçmalama yani.

''Tabiikide yok çimenlere oturalım.'' dedim alayla.

''Off dalga geçme mal.'' diyip yastığı tam kafama atacağı sırada süper reflekslerimi kullanıp yastığı tuttum ve Pelinin kafasına attım.

''Eee canım benim sende saçma salak sorular sormayacaksın.'' dedim ve piç smile yolladım.

''Aman iyi be yürüyerek gidelim o zaman ben duşa gireyim.''

''İyi gir ben sabah girmiştim.'' dedim ve yatağa zıplayıp bağdaş kurarak oturdum ve elime telefonumu alıp bakmaya devam ettim. Pelin tam banyoya gireceği sırada telefonunuda yanına aldı ve kapıyı kilitledi. Piç! Bana güvenmediğinin kanıtıdır bu. Ne bok varda açıklamıyorsa. Aman banane. Herkesin vardır bir özeli. Hayır anlatsa ne bok olacak? Neyse anlatmasa bile o yine benim en yakın arkadaşım, yine benim sırdaşımdır. Bir konuyu anlatmadı diye ona küsecek değilim ya? Babam dün arabadan dolayı işe gidememişti. O yüzden bugün erken çıkmıştı. Napsın adam çalışıyor yani. Uff canım sıkılınca benim çeneme vuruyor ya. Hemen bilgisayarımı açtım ve yabancı dizi sitesinden birine girdim ve diziler kategorisine girdim. Öyle kafama göre bir dizi seçtim. Müzikal bir diziydi. Ama Glee gibi genç dizisi değildi.Konusu Aşk Para ve Müzikti. İlgimi çektiği için izlemeye başladım. Baya sürükleyici ve eğlenceli bir diziydi. Diziye dalmış giderken Pelin banyodan çıktı. Üzerinde bornoz vardı.

MANOLYAWhere stories live. Discover now