4. Bölüm: Teyzem ve Yeni Yol

46 0 0
                                    

Helezona yeşilliklerle bezeli, sakin seçkin bir yerdi. Buraya gelmeden önce internetten küçük bir araştırma yapıp resimlerine bakmıştım. Hatta bir yerde bu kasabada ki emlakçıların her yabancıya ev vermediğini ve buradan ev alacak ya da kiralayacak insanların seçilerek kasabaya yerleştiklerini okumuştum. Burada ki insanların güvenmedikleri insanları kasabalarına sokmadıklarını anlamıştım ve bu gerçekten ilginç gelmişti. Belki de bu güzel bir şeydi. Jeyn yolda biraz kasabadan bahsetti ve burada herkesin birbirini tanıdığını söyledi.

Kasabaya geldiğimizde saat sabah 9'u geçiyordu, insanlar yavaş yavaş caddelere çıkmış, bu güzel günün tadını çıkarıyordu. Burası Cork gibi değildi sabah olmasına rağmen hava oldukça ılık ve güzeldi. Buda bana sabahları yürüyüş yapabileceğimi hatırlattı en azından Martha soğuk diye itiraz edemeyecekti. Jeyn yolda gördüğümüz bazı insanlara el salladı ve onlarda Jeyn'e karşılık verip beni gösteriyorlardı. Sanırım benim geleceğimi herkes biliyordu. Baştan ayağa kızardığımı hissettim. Bunu düşünmek dehşet verici ve ürperticiydi. Neyse ki yol çabucak bitti.

***

Jeyn'in evi oldukça şirindi, Cork'ta ki evimden küçüktü ama bu kadarı bile ikimize yeterdi. Jeyn bana üst katta bir oda hazırladığını ve istersem kahvaltıdan önce duş alabileceğimi söyledi. Bu kulağa oldukça hoş geliyordu. Koşturur adımlarla Jeyn'in bana tarif ettiği odama çıktım, bavullarımı bir kenara koyarak odaya şöyle bir göz gezdirdim, Jeyn her tarafı pembeyle donatmıştı, kendimi cindy bebekler gibi hissettim. Pembe örtüsü olan yatağım, pembe beyaz desenleri olan halı ve yine pembenin tonlarında çizgi çizgi olan perde ile uyum içindeydi. Perdeler açık bırakılarak sanırım bu bebek odasının muhteşem bir manzarayla tamamlanması planlanmıştı. Odanın rengini beğenmesem de ustaca bir tasarım ilk bakışta göze batmıyor değildi. Dahası dışarı baktığımda oldukça iç açıcı bir manzarası olduğunu gördüm. Evin bahçesinde çok güzel ağaçlar vardı bir tanesinin dalları balkonuma kadar uzanıyordu, sanırım bu bir meyve ağacıydı ama daha önce böyle bir ağaç hiç görmemiştim. Kendi kendime kıkırdadım, Martha burada olsa sanki üç yaşında ki bir bebekmişim gibi bir sakarlık çıkaracağımdan korkup bu dalları George kestirirdi.

Kasabanın kuzeyinde üç yüz – dört yüz metre kadar ilerde bir göl görünüyordu ve etrafı çiçeklerle doluydu, "Gerçekten muhteşem" diyerek hayran hayran yeni odamın manzarasına bakakaldım. Jeyn aşağıdan odanı beğendin mi diye seslendiğinde birden aklıma duşa gireceğim gelmişti.

-"Evet, teşekkür ederim Jeyn." Diye cevap verdim. Ve duştan sonra giyeceğim kıyafetleri bavuldan çıkartıp banyoya girdim.

Kısa bir duştan sonra saçlarımı kurutmaya gerek duymadan aşağı indim. Evde Jeyn'le yalnız olmadığımızı daha merdivenden inerken kulağıma gelen seslerden anlamıştım. Kendimi günün teşhir ürünü olarak hazırladım ve yüzümü buruşturarak yanlarına indim. Jeyn gelenlere beni tek tek tanıttı, onları da bana tabi.

-"Bu yan komşumuz Bayan July tatlım ve işte bu şirin kız da onun kızı Mary "

Diye çok şirin olan anne kızı tanıttıktan sonra ekledi;

-"ve bu da sevgili Laren."

Hepsiyle tek tek gerekli tanışma merasimlerini yerine getirdim. Gayet dostça görünüyorlardı fakat sıra Laren'e geldiğinde elini sıkarken içim ürperdi. Laren'de bana değişik gelen bir şeyler olmuştu. Ya da sanırım oda teyzem gibi çok güzel olduğu için birazcık kıskanmıştım.

-"Seni gerçekten merak ediyorlardı canım ve bak sana ne güzel bir kahvaltı hazırlamışlar." Teyzemin güzel sesiyle Laren'in insanın içine işleyen bakışlardan kendimi alıp, teşekkür etmem gerektiğini hatırladım.

Kayıp Yıldız - Sır DüğümüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin