8. Bölüm: Evde mi?!

Start from the beginning
                                    

" Ee ne yapalım?" dedi Aylin.

" Twister oynayalım." diyen abime herkes hak vererek ayağa kalktık ve yere Twister şeysini serdik ve ilk Ben, Batı ve Aylin oynuyorduk.
Çarkı çevirdim. Sağ ayak kırmızıya. Hadi bakalım umarım iyi olur.

Bir süre sonra

İyi olmadı. Bu ne hal?

" Batı poponu yukarı kaldır lan!" diye bağırdım.

Batı'nın poposu benim yüzümde bir eli sırtımın altından geçiyordu bir eli kafamı hemen yanındaydı ve bir bacağı diğer bacağımın diğer bacağı diğer bacağımın yanındaydı ve Batı üstümdeydi. Aylinse benim altımdan geçiyordu ama ben ona deymiyordum.

" Batı o popon yüzüme değerse seni gebertirim."

" Niye? Benim popom bile bir şaheser." dedi ve göz devirdim.

Abim elini uzatıp Batı'nın poposunu tuttu ve biraz yukarı kaldırdı. Canım salak abicim benim.

" Kim popomu elledi lan!"

" Niye hoşuna mı gitti?" dedim gülerken. O ise tahminimce kaşlarını çattı.

" Çağla zaten altımdasın valla kendimi bir bırakırım ezilirsin."

" Aman sakın! Çağla sen yine iyisin ben ikinizin altında kalıyorum o zaman." dedi ve ben Batı'nın poposuna bakmaya devam ettim. Kurtarın beni!

" Biri benim yerime çevirsin." dedi Batı ve Ayşe bir yandan halimize gülerken bir yandan çevirdi.

" Sağ el sol kırmızıya." dedi ve Batı bunu yaparken dengesini kaybetti.
Aylin alttan sıyrılıp kurtuldu. Ben ise sadece biraz kayabilmiştim. Batı'nın poposunu yüzüme yemekten kurtulmuştum ama hayvan gibi çocuk üstüme düşmüştü.

" Ahhh! " diye bağırdık aynı anda Batıyla. O da kafasını yere çarpmıştı.
Abim benim kollarımdan tutup Batı'nın altından çekti.

" Bence en iyisi oyuna devam etmemek." diyen abime herkes hak verdi ve herkes bir yere dağıldı. Ertuğrulla abim PS oynamaya karar verdiler. Aylinle, Ayşe dedikodu yapacaklardı ama ben istemedim ve onlar salonda bir köşeye oturup dedikodu yapmaya başladılar. Batı abimle Ertuğrul'u izliyordu, oynamak istememişti.
Ben de odama çıktım ve elime kitabımı alıp okumaya başladım.

Genç kız elindeki bardağı bırakıp çocuğa döndü.
"Nereden tanıyorsun ki beni?"
Genç adam gülümsedi ve dedi ki
" Gülüşünden." al al olmuştu kızın yanakları.
" Sizi tanımıyorum bile." adam elindeki çiçeği uzatırken dedi ki..

" İlk gün ürküttüm ama tanıyacaksın beni."

Başımı kaldırıp bunu diyen kişiye baktım. Ahmetti. Kitapla olan denk gelişi beni şaşırtmıştı.

" Hayır ürkmedim, her insanın bir tarzı vardır. Takma kafana." dedim. Kapının önünde durup bana bakmaya başladı. Yüzümde bir şey mi var?

" Yüzümde bir şey mi var?" dedim ve elimi yüzümde gezdirdim.

" Hayır." demesiyle elimi yüzümden çekip boğazımı temizledim. Rahatsız olmuştum yahu!

" Annele baban nerede?"

" Gelirler birazdan." dedim ve gülümsedim. Gülümsemedi. Ay ne kadar soğuk.
Bir şey demeden odamın önünden ayrıldı. Bu tarza da alışırdım. Umarım.
Kitabıma geri dönecektim ki telefonumdaki mesaj aklıma geldi. Cebimden çıkardım.
Bakmalı mıydım? Bakmamalı mıydım?
Ay artık bakmam lazım.
Telefonun kilidini açıp mesaja bastım.

Bıyık Where stories live. Discover now