#13# Mission: Leah

5 0 0
                                    

Bundan sonra bölümler böyle kısa gelecek. Çünkü diğer hikayem okuma listelerine eklenmiş ve bölüm yayınladığımda yorumlar gelirken 356 kişinin okuduğu bir hikayenin iki hafta önce yayınlanan bölümünü 3 kişinin okuması üzüyor. Cidden hiç ama hiç yazma isteğim yok. Hadi vote, hadi yorumu geçtim. 'Onikibin okunma geliyo, üç vote bile yok' diyemiyorum, okuma üçü geçmiyor çünkü. Ama ben yine de yazacağım. Neyse, iyi okumalar.

On sekiz bin yedi yüzüncü kez aramama rağmen hala telefonlarımı açmayan Leah'a pis yüz ifademi yolladım.

"Anne!" diye bağırmamdan üç saniye sonra annemle babam kapıdalardı. "Leah'a nasıl ulaşabilirim?" dedim somurtarak.

"Niye, ne oldu ki?"

"Sinirliydim ve ona patladım ama özür dilemek için yaptığım aramaları bile açmıyor."

"Hım." dedi ve yatağın öbür tarafına yerleşti. "Ona biraz zaman vermeye ne dersin? Bırak kafasını toparlasın ve seni affetmeye karar versin."

Nefes verdim ve yüzümü buruşturdum.

"Peki, öyle olsun. Onu geri kazanmanın tek yolu buysa."

Annem gülümsedi ve bana sarılıp sırtımı sıvazladı.

"İyi geceler." dedi ve yataktan kalkıp alnımı öptü.

"İyi geceler anne. İyi geceler baba."

Bana gülümseyip odalarına döndüler.

Fighter -ARA VERİLDİ-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin