26. Bölüm

98 18 7
                                    

2 Gün Sonra

Bee kütüğe oturmuş Daisynin başındaki tahta ile yürüyüp dönerek kendisini selamlayışını izlerken eliyle tuttuğu hayali eteklere karşın hafifçe tebessüm etti. Genç adam gerçek bir elbise içerisinde ne denli zarif görüneceğinin bilincindeydi. "Bir ayağını diğeri ardına atıp iyice eğilmelisin leydim" 

"Gel de kendin yap!" Daisy yanaklarındaki havayı üfleyerek baştan denemeye çalıştı. Bee ise umursamaz bir eda ile kalkıp başındakini alarak kendininkinin üzerine koydu. Eşine az rastlanır bir şıklık ile kendisine reverans yapıp birde üzerine elini tutup öpen adama somurtarak baktı. 

"İki gün değil... Yirmi dört yıl boyunca gayet başarılı bir şekilde yaptım. "Genç adam elini çeken kıza karşın ayaklarını çaprazlayarak göstermeye çalıştı lakin yetişkin olana dek bir leydinin bacaklarının olup olmadığını bilmediğinden elbette hangi ayak ile nasıl selam verdiklerini kestirememeişti. Kabarık etekler içinde yalnızca eğilip kalktıkları dışarıdan seçilendi. Boğazını temizleyerek gidip kütüğe tekrar oturdu ve Daisynin çalışmaya devam edişine baktı. Bee o esnada süslü balo salonlarını kokteylleri sergileri hayal ederken omzuna sertçe inen el ile birlikte irkilerek yan döndü. 

"D-daisy g-g-git ve a-an-anneme yardım et!" Leonard çenesiyle iki gündür başındaki şey ile gezen kız kardeşini kovalayıp onu izleyen Millerin yanına oturarak tehdit amaçlı aldığı uzun sopayı önündeki toprağa vurdu. "Ne ya-yapıyorsun M-Miller!"

"Ben... Hiç...Dinleniyorum."

"K-k-kardeşimi ne-ne-neden g-gözlüyorsun M-Miller?" Leonard sopayı yeniden vurdu.

"Hayır... Gözlemiyorum Max."

"Beni gözetlemiyor!"Daisy ağabeyi önüne geçerek ellerini beline dayadı. "Ona bir leydinin nasıl yürüdüğünü sordum"

"B-bundan sa-sa-sanane!" 

"Ne demek bana ne. Yürümek de mi yasak. Şenliğe gideceğiz!" Daisy Beeye susması için kaş göz işareti yaptı. 

"Ve o leydi gibi görünmek istediğini söyledi." Genç adam ağzını tutamayarak bir kısmını salıverdi. 

"Leydi gibi görünmek mi? O-onu nereden çıkarttın Miller!" Daisy dişlerini sıktı. "Kibar dedim! Kibar görünmek!" 

"G-git buradan D-d-daisy!" Leonard sopayı kardeşinin ayağına vurarak onu öteledi. 

"Kibar olmak istemiş... Şenlik için pek hevesli..." Genç adam gülümsemeye çalıştı lakin kızın onu bir köşede boğmaya çalışacağına emindi. 

"Se-se-seni darlamasına i-i-izin verme B-bee! O bö-bö-böyle şeyleri ço-çok merak e-eder!" Leonard pekala annesininde gösterebileceğinin farkındaydı. Daisy bir şekilde Miller'a göz koymuş olabilir miydi. Ya da Miller ona... Leonard elindeki sopanın dengesini ölçebilmek adına göz hizasında tuttu. "K-kız kardeşime ç-çok y-yaklaşma Bee!"

"Hah..." Genç adam kenara kaydı. "Burası küçük bir yer. Yakın durmak mecburiyetten..."

"B-bir daha g-gö-görürsem R-Ryan'a s-sö-söylerim. O b-be-benden daha k-ka-kabadır." Leonard kendi kendine kaş çatarken bu şekilde tehdit etmenin bile zor olduğu düşüncesindeydi. Lakin adamı da durup dururken yere çalmak pek iyi olmazdı. Elindeki sopayı havada çevirdi ve yeniden dimdik karşıya uzattı. 

Bee ise aradan sıyrılabilmek için ayaklanarak sağa sola bakındı ve sonunda Maxin yaptığı hareketi eskrime, elinde tuttuğu ince dalı bir flöreye benzettiğinde parmağıyla işaret etti. "Flöreye benziyor." 

"F-flöre?" Leonard gözlerini kısarak adama baktı.

"Eskrim... Duydun mu?"

"N-ne d-demek olduğunu b-bi-biliyorum!" 

GEL BENİMLEWhere stories live. Discover now