MAFYA-BXB

15.BÖLÜM

ALEX MARTİNİ.

Sevmeyi bilmeyen bir adam olarak ilk kez onu gördüğümde tuhaf bir his kaplamıştı bedenimi. onu gördüğümde gözlerine bakmıştım. bana olan bakışları hayranlık veya diğer erkeklerin gözlerinde olduğu arzu ve cinsellik bir istek yoktu. halbuki katkısız her erkek bana baktığında en kötü hayranlık duygusu oluşurdu fakat doğanın gözlerinde  bu tepkilerden hiç biri  yoktu.

başta egomu zedelemişti kabul ediyorum narsist ve bencil bir insanım. fakat ben diğer insanlar gibi değilim öyle de yetiştirilmedim.

ben günümüzde insanları kaba tabiri ile bir mafyaydım fakat kendimi bir mafya olarak görmüyordum. ben bir yöneticiydim. yönetmek benim kanımda vardı. insanları yönetirdim. çevremdeki her canlıyı yönetir konfor bir hayat yaşardım.

sevgili avukatımı da yönetebileceğimi sanmıştım fakat hayatımda ilk kez o zaman yanılmıştım. bazı insanlar yönetilemezdi. onları özgür ruhlarına dem vuran zincirleri kırar özgür düşüncelerinden ödün vermezlerdi.

doğan da onlardan biriydi. beni ilk kez reddettiğinde öfkelenmiştim. kimse beni reddedemezdi. bunun için aç gözlü olan karısına bir teklifte bulunup onu doğandan uzaklaştırmıştım. bu onu mahvetmişti fakat toparlanacağını bildiğim için bana muhtaç olmasını sağlamak adına parasını her şeyini elinden aldım.  karısına vermemiştim. arzunun malını mülkünü alıp kaçtığını sanıyordu halbuki sadece küçük bir sahte icra oyunu ile onu kandırmış bana muhtaç olmasını sağlamıştım. tabi bu da yetmemişti.

bir oyun kurdum çevremdeki düşmanlarımın bana ve ona zarar vereceğine inandırmıştım. inanmıştı ya da inanmış numarası yapmıştı. doğan zeki bir adamdı.

onu kandırdığımı sanırken asıl aptal olan benmişim. beni vurmuştu kaçmıştı. açıkçası bunu ondan beklemezdim ve bu benim  hoşuma gitmişti tabi bu yönüm  benim ne kadar manyak olduğumu gösteriyordu.

ona yanlışlar yapmıştım. onun hayatını mahvetmiştim fakat ben ona aşıktım. bunları bana gelsin diye yapmıştım.  ona olan aşkımı saplantılı hastalıklı olarak görüyordu.

buna kabul etmiyordum. ben ona hastalıklı hisler beslemiyordum.

ben onu çok seviyordum. beni affetmesi için her şeyi yapardım belki bu zaman alacaktı fakat hala zamanım vardı. onunla yaptığım anlaşmanın bitmesine az kalmıştı fakat yine de umudumu kesmiyordum. şayet anlaşma bitirse onu özgür bırakacaktım. fakat ondan asla vazgeçmezdim.

onu kendime aşık edebilirdim. beni sevebilirdi. daha önce hiç kimsenin peşinde köpek gibi koşmamıştım. bu avukat beni deli ediyordu. ona köpek gibi aşıktım. onu her hücrem ile arzuluyordum.

"lanet gelsin sana doğan "diyerek fırından pişirdiğim etleri çıkarttığımda elim yanmıştı. onun için akşam yemeği yapıyordum. koskoca yer altındaki koca adamları korkutan herkesin adını duyduğunda korktuğu adam bir adamın sevgisini kazanmak için ne hallere girmişti.

"senin adamlığına tüküreyim ben alex "dedim kendime küfür ederek. esma ve emine hanıma izin vermiştim yemeği ben yapacaktım. şaşırmışlardı fakat tek kelime konuşmadan evden ayrıldıklarında öğlen gibi yemek yapmaya başlamıştım.

tezgahın üzerindeki bitmiş olan yemeklere baktım. dudaklarım memnun olurcasına yukarı kıvrıldı.

"bir insanın eline değdiği her şey bu kadar mı yakışır "dedim kendimi överek. hava kararmış akşam olmuştu. salondaki yemek masasını hazırladım. yukarı çıkarak üstümü değiştirdikten sonra doğana mesaj atarak aşağı gelmesini söyledim. bunu yapmıştım onu bütün gün odaya hapsetmiş onun için hazırlayacağım bir süpriz olduğundan bahsetmiştim.

merdivenlerden aşağı inen üstünde siyah örme bir kazak ve siyah alt pijama ile salona girerek öne yemek masasına sonra da bana baktı.

"bunları sen hazırlamadın değil mi "dediğinde yüzünde şaşkın bir ifade vardı. gülümsedim. "senin için "dedim. bana kaşlarını havalandırarak bakarken karşı uçtaki sandalyesini çektim. 

"martini beni günden güne şaşırtacak hareketler sergiliyorsun "diyerek oturduğunda hafifçe sandalyesini öne ittim. kulağına doğru eğilerek "bunu bana yaptırana sorman gerekiyor sevgili avukatım "dedim diğer uçtaki yerime geçip oturduğumda bana bakıyordu.

kırmızı şarap kadehini kaldırarak "şerefine sevgili avukat "dediğimde gülümsedi. gülümsemesine hasta oluyorum. aynı şekilde kaldırarak "şerefine bay mafya "dedi. gülümsedim.

yemeği yerlerken ben sadece şarap içerek onu izliyordum. ağzına attığı et dilimini çiğnerken gözleri şaşkınca açılan adam tek kaşını kaldırarak bana baktı.

"çok yanlış bir meslektesin martini mafya değil aşçı olman gerekiyordu "dediğinde güldüm.

"beğenmene sevindim istersen her zaman yaparım "dediğimde çatalını bırakarak bana baktı.

"neden ilk buluşmada  kekoluk tavrını gizlemeye çalışan elit pezevenkler gibi davranıyorsun alex "dediğinde kahkaham salonda yankılanırken başımı iki yana sallayarak ona gülerek baktım.

"ahh avukat hiç bir zaman aklındaki düşüncelere dem vuramayacaksın demi "dediğimde omuz silkti.

oturduğum sandalyeden kalkarak ona yaklaştığımda beni izliyordu. elimi uzattım "benimle dans et sevgili avukatım "dedim. önce elime sonra da gözlerime baktı.

elini avuçlarıma bıraktığında çalan müzik salonda yankılandı. kollarını boynuma saran doğanın beline ellerimi koyarak onunla sakin bir tonda dans ederken başını omuzuma yaslamıştı. bu kalbimin deli gibi atmasına neden oldu.

Sometimes I hear you calling
From some lost and distant shore
I hear you crying softly
For the way it was before

"keşke seninle başka bir yerde başka bir zamanda tanışsaydık alex "dediğinde söyledikleri kalbimde sancılı ve buruk bir his bıraktı.

"beni sever miydin o zaman "dediğimde başını kaldırarak gözlerime baktı.

"seni severdim"dedi. kalbim onun söyledikleri ile deli gibi çarpıyordu.  bak avukat beni tek bile kelimen ile nasıl mahvediyorsun.

Where are you now?Are you lost?Will I find you again?Are you alone?Are you afraid?Are you searching for me?Why did you go? I had to stayNow I'm reaching for youWill you wait? will you wait?Will I see you again?

"sana deliler gibi aşığım doğan "dediğimde gözlerime baktı bir süre sonra da tekrar başını omuzuma yasladı. o gece müzik durmuştu belki ama biz dans etmeye devam ettik.

********************************************************************************

KURGUYU BİRAZ DAHA DERİNLEŞTİRDİM BİR OKURUMUN YORUMU SAYESİNDE. BÖLÜMÜ NASIL BULDUNUZ. BOL YORUM YAPIP BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN. YORUMLARINIZI OKUYORUM TAKİP EN ÖNEMLİSİ O HADİ CANIM ARKADAŞINIZI TANDIKLARINIZI HERKESİ TAKİP ETTİRİN.