Omega.app /Jikook

Bizi yiyecek...

Merhaba 🤗 Bu bölümü biraz beklettim sanırım o yüzden kısa kesiyorum 🤭

Bölüm kitabı tüm severek okuyanlara gelsin ❤️

İyi okumalar 🤗

***

Mutfaktan gelen güzel kokuları içime çeke çeke ilerledim. Tezgah başında çalan şarkıya mırıldanarak eşlik ediyor ve pirinç kekine şekil veriyordu. 'Evimin erkeği...' Bu kadar da sulanma! 'Ne o... Birlikte uyudunuz diye sahiplenmeye mi başladın...' Kes...

Ellerimi beline birden koyarken 'BÖÖ' dedim ama korkmak yerine kıkırdadı. Bana dönüp kolunu omuzuma sarıp masaya yönlendirirken "Günaydın tatlı şeftalim... Bak ne yaptım..." Diyerek zaferle masadakileri gösterdi.

"Korkman gerekirdi..."

"Geldiğini hissettim."

"Hiç ses çıkarmadım."

"Bilmem... Belki de kokundan. Patatesli Jeon yaptım. Markette yavru patatesleri gördüm ve senin firar eden patatesciği hatırlatınca aldım." Dedi ve birlikte gülerken masaya oturduk. Sanırım övmem gereken andaydık. 'Bir zahmet...' !!

"Ellerine sağlık, nefis gözüküyor."

"Aslında dedem daha güzel yapıyor. Ben taklitçisiyim sadece."

"Soyunuzla aynı adı taşıdığı için güzel yapıyordur." Dedim ve çubuklarıma tutturduğum yemeği ağzıma attım.

"Hayır yanlış bildin. Fındık kurdunun elinden yemeyi en sevdiği yemekmiş. Dedem babalarından farklıdır. Evde bir çok kuralı değiştirdi. Önceden Jeon'lar daha katıymış."

"Annen değişmiş gibi gelmedi."

"Annem ve dayım dedeleriyle aynı evde büyüdüğü için etkilenmiş olabilirler ama Jeon kurallarını takmadığımı bilmeni istiyorum."

"Mesele kurallar değil ki. Elindekiler alındığında geri onlara dönmen."

"Elimden alınanlar değil elimdekiler kıymetlidir. Ben dedem gibi değilim. Onun pişmanlığını gördüm." 'Alfa bizi bırakmaz...'

"Neyse canım... Hazırladığın güzel yemeklerin tadını çıkaralım." Dedim, ciddi konuları dağıtmak için.

"Daha güzellerini de yaparım. Minicik duruyorsun."

"Taehyung ve Yoongi beni kilo almaya zorluyor ama ben önceden çok kiloluydum. Bu yüzden dikkat ediyorum."

"Alman gereken besinleri alıyorsun. Kilo yapmaz. Merak ettim o halini." Dedi ve telefonumu açıp galerimde aşağılara indikten sonra ona çevirdim.

"Yanaklarını yerim... Çok tatlı..." Dedi uzata uzata. 'Alfa bizi her halimizle sever...' Alfanın avukatı konuştu... 'Darısı başına...'

"Utandığında aynı böyle yanakların kızarıyor. Bak!" Dedi ve gülerek uzayan dişlerini gösterdi yine. 'Ye alfam ye... Afiyet olsun...' Ne anlamda söylediğini biliyorum! 'Yiyecek...'

"Utandırma o zaman." Dedim bakışlarımı tabağıma indirerek ve zevkli kıkırtıları ulaştı kulaklarıma. "Dersime az bir süre kaldı." Diyerek lokmalarımı hızlandırdım.

"Ben seni okula bırakırım. Güzelce ye."

"Senin dersin yok mu?"

"Yok. Finallerden sonra artık okula gitmeyeceğim. Staj dönemi sonrasında da diplomamı alıyorum."