24. Bölüm- Hanımımda Hanımım

1.1K 74 73
                                    


Keyifli okumalarrrrr

Oy verip yorum yapmayı unutmayınnn






Sabah gözlerimi telefonumun çalan sesiyle açtım. Hava henüz aydınlanmamıştı bile. Karan'ın ismini gördüğümde yatakta oturur pozisyona gelip telefonu açtım.

"Karan, bir şey mi oldu?" Sesimin uykulu çıkmasını engelleyememiştim.

"Görev var, timi toplayıp askeriyeye gel." Gözlerimi ovalayarak cevapladım.

"Emredersiniz komutanım." Telefonumu kapatıp Çağlar'ın odasına yöneldim. Kapıyı hızlıca tıklatıp konuştum. "Görev var, uyan!"

"Emredersiniz komutanım." Yataktan kalktığını anlayınca hızla evin kapısına adımladım. Anıl ve Koray'ın olduğu evin kapısını tıklatıp beklemeye başladım. Kapıyı Koray açtı.

"Görev var Anıl'ı uyandır beş dakikanız var." Yarım yamalak gözlerini açıp bana baktı.

"Emredersiniz komutanım." Eve geri girip üstümü giyindim. Her şey çok hızlı gerçekleşiyordu ama alışkındık böyle şeylere. Yüzümü yıkayıp uzun kahverengi saçlarımı yukarıdan sıkıca bağladım. Kapıya yürürken Çağlar beni bekliyordu. Konuşmadan postallarımızı giyindik. Palaskamı düzeltip aşağı inmeye başladım. Arkamdan Anıl,Çağlar ve Koray geliyordu. Arabama binip askeriyenin yolunu aldık. Yolculuğumuzu tamamladığımızda arabadan inip hızlı ve sert adımlarla binaya girdik. Koridorlar bomboştu. Toplantı odasının kapısını çalıp içeri girdik. Albayı görmemizle tekmil verip rütbe sırasıyla yerlerimize oturduk. Karan karşımda oturuyordu. Kollarını göğsünde birleştirdiğinde kısa kollu tişörtünün açıkta bıraktığı pazılaranın şiştiğini görmemle hızla gözlerimi yüzüne çıkardım. Bu afallamış yüz ifadem hoşuna gitmiş olacak ki dudağının bir kenarı usulca kıvrıldı. Fazla etkileyiciydi... çok fazla

Gözlerimi trip atarcasına gözlerinden çekip albaya döndüm. Bakışları hepimizin üzerinde gezindikten sonra konuşmaya başladı.

"Bu seferki göreviniz dağda değil. Sahaya iniyorsunuz." Gözlerimi ayırmadan dikkatle albayı izlerken herkes benim gibiydi.

"Asıl görev Kalben'de." Remzi Albay bana bakarak konuşmasını sürdürdü. "Erkin Kara, mafya babası. Uyuşturucuda da var bir kaç şey ama bizi ilgilendiren kısmı burası değil. Kazandığı paraları gidip terör örgütlerine vermesi." Gözleri bu seferde Karan'ın gözlerine sabitlendi. "Kalben, adamı etkileyip bilgileri almaya çalışacak. Sizde o gece o otelde bulunacaksınız. Artık garson mu olursunuz, vale mi olursunuz orasını size kalmış." Karan olduğu yerde biraz daha dikleşirken konuştu.

"Elif, Elif alsın görevi." Remzi albay konuşacakken Peker atıldı.

"Olmaz!" Ani yükselişiyle herkes sessizleşirken o albaya dönüp son bir umut konuştu. "Olmaz değil mi komutanım?"

"Evet olmaz. Elif daha önce hiç sahada görev yapmadı deneyimsiz. Kalben ve timinin Mersin'den buralara kadar ün salmasının nedeni de bu zaten. Mersindeyken istihbaratla çalışıyor olmaları." Karan çaresiz bir bakış atarak durumu kabullendi. Yaklaşık bir yarım saat daha görev hakkında konuştuktan sonra odadan çıktık. İstanbul'a gidiyorduk!


❤️‍🔥

Üzerimdeki son derece iddialı kırımızı elbiseye son bir bakış attım.

Fenayız başa belayız.com

Ağır adımlarla otelin lobisine ilerlerken kulağımdaki kulaklığı son kez düzeltip saçlarımın omuzlarıma dökülmesine izin verdim. Karan,Çağlar,Peker ve Elif arka planda kalmaya karar vermişlerdi. Geriye kalan Koray,Samet,Anıl ve Mercan dörtlüsü ise garsonculuk oynayacaklardı. Elif kameralara erişmişti beni oradan izleyeceklerdi. Şu anda onlar beni bende onları duyuyordum. Lobiye girdiğimde kameralarında görüş alanına girmiş oldum.


BİNBAŞIMWhere stories live. Discover now