KARICIĞIM 13. Bölüm

944 41 16
                                    

Görmez miydi o gözler senin olmazını? Onca yokluk yetmezmiş gibi, Senin yokluğuna sarılmak niye?Bunca yorgunluk ağır gelmezmiş gibi, Senin peşinden koşturmak niye?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Görmez miydi o gözler senin olmazını?
Onca yokluk yetmezmiş gibi,
Senin yokluğuna sarılmak niye?
Bunca yorgunluk ağır gelmezmiş gibi,
Senin peşinden koşturmak niye?

Kimse bana aşkla gelmez iken, benim sana aşkla gelmem niye?

Yüzüme çarpan soğuk rüzgar, ormandaki tüm ağaçların yapraklarını hareket ettirdiği gibi, benim de içimi ürpertiyordu. Taştan evin, ahşap giriş basamaklarında oturuyordum. Uzun elbisemin etekleri, toprağın üzerine serilmiş öylece duruyordu. Ellerim buz kesmişti. Gözlerimden akan yaşlar durulmuş ve önceki yaşların tuzuyla  yanaklarım da kurumuştu. Başımda, çok üzülmemden kaynaklanan bir sızlama mevcuttu. Esen rüzgara minnettardım, gözyaşlarımı kurutmuştu.

Akman, dün gece onunla aynı yatakta yatarken bile sözlü olduğumu sakladığım ve söylemediğim için bana çok kırgındı. Kendimi yeterince açıklayamadım ama, beni yeterince dinlemedi de...

Bu yüzden ikimiz de sessizdik.

Ne ben ona konuşacak takat buluyordum.

Ne de o beni dinleyecek takat..

Akman yanımdan uzaklaşıp, evin önünden geçen derenin hemen yanında olan taşlara oturdu. Bana uzak değildi, görüş açımdaydı. Öfkesini bastırmaya çalışıyordu. Beni kırmamak için bunu yapmaya çalıştığını anlıyordum. Ama o da  anlayacaktı. Ailemin ne kadar baskıcı olduğunu biliyordu. Öfkesi dinince bana hak verecekti.

Hava tamamen karardığında, biz hala ayrı gayrı öylece oturuyorduk. Eve nasıl döneceğimi bilmiyordum. Oturduğum yerden yavaşça kalkıp, Akman'ın yanına yürüdüm.

Oturduğu taşların üzerine ben de oturdum. İkimiz de yan yana öylece sessiz bir halde, derenin akışını izliyorduk. Konuşmak istiyordum ve beni dinleyip dinlemeyeceği konusunda kararsızdım. Sesimi toparladım.

"Beni bir tek sen anlayabilirsin Akman..."

Söylediğim cümleden sonra bakışlarını bana çevirdi.

"Anlamıyorum.." dedi.

"Herşey açıkça ortada değil mi? Nasıl anlamazsın?"

"Beylem benim anlamadığım, bu adamla ailenin zoruyla da olsa neredeyse evleneceksin, ama benimle evlenmeyi reddediyorsun?"

Haklıydı.. Benim kendi içimde halledemediğim bu konu aslında ikimizi de etkiliyordu.

"Akman üzgünüm, olayların bu kadar hızlı ilerleyeceğini düşünemedim. Herşey bir anda oldu. Sana söylemek için kendimi hazırlayamadım bile"

KAHIRWhere stories live. Discover now