16.

2.7K 125 45
                                    

aptal mısın sen anlamıyor musun senin benden başka kimsen yok seni bana iten bile ailen çok yazık..

Bütün acımı unutup ona baktım

- ne ne diyorsun sen?

- aptal olduğunu biliyor dum ama anlama kıtlığı çektiğini yeni öğreniyorum

- beni aşağılamayı kes ne saçmalıyorsun?

Bir cinle fazla cesur konuşuyordum
Üsten üsten bana baktı

- benim anlatmam doğru olmaz onlara sor

- kimlere?

Göz devirip

- ailene

- saçmalık neden kafir bir cine inanayım ki

- göreceksin saçmalığı ayaklarımın dibinde bu kafir cine yalvarıcaksın hatta

- seni bir dua ile yakarım biliyorsun dimi

Küçük bir kahkaha atıp dağınık saçlarını eliyle kaşıdı

- çıplak bir şekilde karşımda durup benimle böyle konuşman da çok komik açıkçası

Sinirden göğsüm inip kalkıyor du dedikleriyle çok utanmıştım beni sıkıştırmadığı için onu es geçip hızla duşa kabini açıp kendimi dışarı attım bornozumu giyip odama hızlı hızlı gittim içeri girip kapımı kilitledim hâla kalbim ağzımda atıyor du bu olanlar la ailemin ilgisi neydi?

Odama geçip bornozumu çıkardım tırnaklarıyla çizdiği yerden kan akıyordu odamda bulunan ilk yardım çantasındanki malzemeler le yaramı temizleyip sardım attığı tokat yüzünden kullağım çınlıyordu önceden hazırladığım elbiselerimi giydim acele acele giyiyordum kahvaltı hazırlayıp ailemin uyanmasını bekliyecektim ardından bu ifrtitin dediği şeyleri konuşacaktım tabi çaktırmadan nasıl yapıcağımı bilmiyordum Ateş yalan da söylüyor olabilir di

Dolabımın aynasından ıslak saçlarımı tarayıp toplamak için kendime baktım solmuştum saçlarımı hızlı hızlı tararken Ateş in bana aynadan baktığını gördüm hızla arkamı döndüğümde arkamda yoktu aynaya baktığımda vardı nasıl?

O şimdi aynanın içinde mi?
Şaşkınca ona bakarken çapkınca bana göz kırpıp iğrenç ellerini pantolonunun cebine koydu

- gitmedin mi?

- gitseydim beni görmezdin

Derince yutkunup bileğimdeki siyah tokayı saçlarıma bağladım sırıl sıklam olması umrumda değildi Ateş hâla gözleriyle her zerremi inceliyordu son kez ona bakıp odamdan çıktım.

Yaram biraz canımı acıtıyor du ailemin uyuduğu odaya yaklaştım tam kapıdan içeri gireceğim sıra annem ve babamın  fısır fısır sesleri geliyor du
Annemin endişeli ses tonunu duydum

-adem hoca biliyor o yardım eder

- asla bak sultan sakın diyim yapma gidemeyiz ona çok güçlü bu kabile

- Ne yapıcaz ha sen söyle

- başka hocalara gidicez ama adem olmaz

- Bu inadın yüzünden hepimiz öyleceğiz aklını başına al dün ne oldu hatırlamıyor sun galiba

- offf tamama sus bi başımın etini yedin sabah sabah

Adem hoca köyümüzün imamı o neyi biliyor ve babam neden ona gitmiyor gerçi babam onu hiç sevmezdi bilirdim hata bütün köy önceden yakın olmalarına rağmen yılar sonra küsmüşler babamı biliyorum çok inatçıdır asla barışmaz

Ensemde hissettiğim nefes ile kafamı o tarafa çevirdim Ateş yüzünde muzip bir gülüş ile bana bakıyordu evet yakışıklıydı ama ondan etkilenmiyor dum hem nasıl etkileniyim ki o bir cin ayrıca bana kaç kez vurdu sadece dış görünüşü hoştu ama bu beden de ona ait değildi ikimiz dip dibe olduğumuz ve benim boyum ondan kısa olduğu için  kullağıma eğilip

- kapı dinlemek ayıp Gül sevgili aileciğin bunu sana öğretemedi mi yoksa

Yüzünde tarif edemiyeceğim bir kibir vardı

Ona aldırmadan kapıdan çekilip odaya girdim alışıyordum ona sanki bi görmezden gelmeler filan her neyse  onun yüzünden konuşmaları dinleyemedim zaten adem hoca mevzusu neydi?

- günaydın anne baba sabah sabah fısır fısır ne konuşuyor sunuz?

Sanki hiç bir şey yokmuş gibi davranıcaktım bir süre

ilk önce babam bana gülümseyip

- günaydın kızım erkencisin

- evet kahvaltı hazırlicaktım ben aslında duş alana kadar siz uyanmış sınız

Anneme baktığımda kalkmış yorganları topluyor du

- bisey olmaz kuzum biz de hazırlanıp etrafı toparlayana kadar sen çayı koy kahvaltıyı hazırla olur mu?

Gülümseyip kafamı salladım odadan çıkıp mutfağa ilerledim çaydanlığa su koyup tüpte kaynamasını bekledim az koymuştum suyu ve sıcak suydu hemen kaynar dı başım ağrıyordu sırtım hatta ruhum ve bütün vücudum yetmiş yıl yaşlanmıştım sanki

Çayı demleyip tüpe bıraktım hem çay suyu kaynar hemde çay güzelce demini tutardı kahvaltılıkları çıkarıp mutfaktaki küçük masaya dizdim burda kahvaltı etmezdik babam yer sofrasını tercih ederdi ama bugün burda kurdum burda yiyelim bisey olmaz gerçi onlardan ses seda yoktu şuanlık gelirler birazdan diye düşündüm

Küçük küçük masayı hazırlayıp bardakları koydum salçalı bir yumurta yaptım masaya bırakacağım sıra Ateş'in öylece durup beni izlemesini beklemiyordum Ateş gözleri sönmüştü sanki

- neden gitmiyorsun?

Öylece bir kaç saniye gözümün içine baktı fark ettiğim ayrıntı ile yerimde dona kaldım alnında yumruk büyüklüğünde yara vardı çürümüş gibiydi iğrenç görünüyordu alına baktığımı fark edince oda elini yara olan yere koyup dokundu bakmak için elini çekti ve kafasından bir parça et parmak ucuna yapışmıştı oda şaşkındı anlaşılan

- kahretsin

bir anda yok oldu şaşkınca ardından baktım yok olmuştu dikilmeyi bırakıp oturdum neden öyle olmuştu ki tekrar gözümün önüne o et parçası gelince yüzümü buruşturdum

ilk önce babam ardından annem geldi masaya yerleşip sessizce yemeğimizi yedik kimseden çıt çıkmıyor du aklımda Ateş vardı açtım ama iştahım yoktu sadece bir kaç zeytin attım ağzıma ardından çayımı yudum yudum içtim

- baba bugün adem hoca ya gidelim bu olaylar için

Dediğim şey ile babamın lokması boğazında kaldı öksürmeye başladı annem yakın olduğu için eliyle sırtına vurmaya başladı

- helal helal

Bende bir bardak su uzattım
Hemen alıp bir yudum içti

- yok kızım imam o napıcak ki?

Bu işi kurcalicaktım neden gitmiyorduk?

- hayır bence ona gidelim en iyisi

Babam sinirle konuştu

- Gül laftan anla hayır gitmicez ona birazdan hazırlan başka bir hoca var ona gidicez

Gözlerim dolmuştu evet sulu göz biriydim babam nadir sesini yükseltir di bana Anneme baktığımda sinirle gözlerini açıp kapattığını gördüm dudaklarını kemiriyor du
Hızla masadan kalkıp odama gittim çıtkırıldım biri olmak yük olurmuş insana

Odama gidip yatağıma oturdum bu duruma canım sıkılıyordu benden bişey gizliyorlardı Ateş neredeydi acaba? Etrafıma bakındım yatağımdan kalkıp aynadan baktım kısa boylu sıska ince saçlı çoğu yeri kel derisi kemiğinden ayrılmış sadece gözünün akı olan birini görmeyi beklemiyordum bu bir cinniya ydı öyle korkunçtu ki nefesim daralmış oracıkta kendimi bırakmıştım..

LANET Mİ? MUCİZE Mİ?Where stories live. Discover now