2.Bölüm Mezarlık

104 12 0
                                    

İlginiz ve Oylarınız için çok teşekkür ederim🙈
Yazım yanlışlarım varsa özür dilerim zamanla düzelteceğim.

Yorumlarınızı bekliyorumm

Medya=Arven Koral.

Seneler öncesinden...

Erdem Yıldırım her zamanki neşesiyle odasında oturuyordu. Bir psikolog'tu ve işini severek yapıyordu.

Bir iş olarak değilde insanların ruhunu iyileştirmek onun hayatının bir parçası gibiydi sanki.İşten evine giderken her zaman karısı ezele yasemin, kızı elzemede birer karanfil alırdı.
Karısını yasemin kokulum diye severdi ara ara yaseminim diye seslenirdi. Çünkü ; biricik karısı ezel tıpkı yasemin çiçeği gibiydi.

Elzem ise karanfile benziyordu onun için masum ve saflığı birde şansı temsil ederdi.Biricik kızı şanslı olsun isterdi hep .
Bugün hastaları azdı canı sıkılmıştı bu yüzden aşağı kata kantine inecekti.Odasından çıktı ve asansöre doğru ilerledi.
Asonsöre binince zemin kata basacaktı ama yanlışlıkla -1' e bastı . Neyse tekrar iner çıkarım diye düşündü beklemeye başladı. Asonsöre eksi kata gelince asonsörün kapıları açıldı tekrar zemin kata basacaktı ki olduğu kattan sesler duydu genelde bu katta kimse olmazdı hademeler bile ara ara inerdi ve gelen sesler hiçte iyiyi çağırmıyordu çünkü bir tartışmanın sesi vardı.
Asonsörün kapıları tekrar kapanmadan çıktı ve sesin geldiği yöne doğru ilerledi. Koridordaki kapılardan birinden geliyordu zaten üç kapı vardı. Seslerden en sondaki üçüncü kapıdan geliyordu.

Erdem yaklaştıkça sesler arttı artık tam olarak sesleri duyuluyordu.İçerideki her kimse " abi ben yapmadım diyorum sen niye anlamıyosun vallahi bir şey yapmadım." Diye bağırıyordu.

Ardından bir yumruk sesi geldi birisi acıyla inledi sonra tekrar bir ses " lan olum yapmadında ben mi çaldım paraları ha gebertirim lan seni " dedi bir ses bu sesi tanıyordu. Erdem daha fazla dayanamadı ve kapıyı açtı. Ama karşısında gördükleri daha çok şok olmasına neden oldu . Bir adam yerde baygın bir şekilde yatıyordu hatta ölmüşte olabilirdi çünkü kafasından kanlar akıyordu...

Günümüz...
Boncuk boncuk terler dökmüştüm yine.
Yine bir rüya görmüştüm ve sürekli biri bana sesleniyordu önceki gördüğüm rüyadaki sesti.

Sesin sahibini görmüştüm mezarlıkta gördüğüm o adamdı işte ama bana neden kamelya diye sesleniyordu bilinçaltımın yanıltması diye düşündüm. Yoksa tüm gün aklımı kurcalayacaktı.
Bugün 10.01.2024 babamın ölüm yıldönümüydü.

Mezarına gidecektim akşam.
Önce kliniğe gidecektim.Bir sürü randevular vardı bu yüzden kafamı temiz tutmalıydım. Yataktan kalkıp önce banyoya geçtim. elimi yüzümü yıkadım sonrada dişlerimi fırçaladım.

İçeriye doğru geçerken Arvene seslendim ama cevap gelmedi gitmişti sanırım. Mutfağa geçtim ve bir tost hazırladım kendime. Sucuklu tosta bayılırdım yanına bir ayran yaptım sabahları vazgeçilmez kahvaltım.

Kahvaltımı bitirip tabağı ve bardağı mutfak tezgahına koydum. Masadaki telefonumu alıp saate baktım 11.07'ydi hazırlanmam gerekiyordu çünkü 12' de klinikte olmam lazımdı.

Koşar adımlarla önce banyoya geçip bir duş aldım sonra çıkıp hemen saçlarımı kuruttum ve dişlerimi fırçaladım.İşlerim bitti ve artık odama geçebilirim.
Odama geçip dolabımdan üstüme siyah bir gömlek ve altına siyah kumaş pantolon aldım ve hızlıca giydim.

RUHUMUN ONARICISIWhere stories live. Discover now