5 ∞ Lily

287 85 104
                                    

_____________________________________________

Jayden'ın ağzından;

''Kendi yenilgimin yüzünü tanımaya başladım.''

''Geçmişimden istifa ediyorum.''

Ravena ailesinin ilk oğulları... Jayden Ravena. Evet, bu isim benim ismim.

Tanrının dağıtıp kardığı, lanetli bir kart destesi arasından çektiği o kart benim. Beni bu aileye hediye eden tanrı bu ailenin bana sahip olmasını sağladı. Hatta ben, destede duran jokerlerden biri olarak, sadece tahtta bize hükmeden Hodrick'in tahtının ilk sırasında duran, onun istediği zaman gördüğü ve desteye geri koyduğu karttan başka bir şey değilim.

SENE 1875

1750 Yılında katıldığım kanlı balonun sonucunda bütün ailesinin katliamını izlemiş ve nehirde beni terk etmiş olan sevgilim Lily'nin, gidişinin üstünden 125 yıl geçmişti.

Bulunduğumuz Ravena Malikanesinin koridorlarında, odalarında, bahçesinde yüzyıllarca gezdim durdum. Kimi zaman onların, daha doğrusu Morgan ailesinden kalma yok olmuş malikanesine herkesten gizli girer, kırık dökük duvarları arasında yürür, giden sevgilimin yok olan odasında oturur ağlardım...

O geceyi herkes unutmuş fakat bir ben hatırlıyor, sevgilimin saçları kadar turuncu bir alev ile içimde yanıyor ve küle dönüyordum...

Bütün hedefi ve bütün temennisi babası Hodrick tarafından gurur duyulan, sevilen çocuk olmayı arzulamış fakat bir türlü başaramamış ismi Jayden Ravena konulmuş o çocuk, evet o benim...

Sorunlarımı hiç kimseye anlatmadan kendi yöntemlerimle çözmeye çalışırdım. Hodrick onu bilmeyenler için korkunç efsanelerden ibaret, benim ve kardeşim Luke içinse aynı çatı altında kaldığımız katı bir babaydı. Onun için, bana dayattığı daha önce hiç bilmediğim ve uygulamadığım emirlerini yerine getirmeye çalışır, istediği gibi yapamayınca ötelenirdim.

O ise, istekleri için ne kadar çaba sarf ettiğimi görmez sadece sonuca bakar ve kararlar verirdi. Onun merceğinde ben bir hiçtim... Hem de kendimi bildim bileli...

Annem beni, ben konuşmadan da anlardı. Luke ise aynı babam gibi yetenekli biriydi. Annem Marisa odama gelir ve bana her zaman olumlu konuşmalar yapıp kendince akıl vermeye çalışırdı. Bir keresinde tekrar odama gelip, bana dönüp;

''Jayden, benim güzel oğlum. Başaramayacağın hiç bir şey yok. Sen potansiyeli çok yüksek bir çocuksun. Sadece bu potansiyeli nasıl kullanacağını öğrenebilmen gerekiyor. Babana bakma, o hep sertti. Ben seninle gurur duyuyorum benim altın saçlı bebeğim.'' demiş ve sarılmıştı.

Bana sevgiyi ilk veren kadın, annem Marisa. Beni o büyük malikanede ayakta tutan tek kişiydi.

Lakin babamın gözüne girmek ve bir gün bana güvendiğini onun dudaklarından sesli olarak duymak istiyor, çabalamaya devam ediyordum. Gerçi... Ne kardeşim Luke ne de ben onun bir kez olsun bize sizi seviyorum cümlesini kurduğunu duymamıştık.

Annem dışında muhtemelen asırlık hayatında bu cümleyi kimseye söylememişti zaten. Ama biz kimse olmamalıydık, onun oğullarıydık. Buna anlam veremiyordum...

KUTSAL YA DA BEYAZDonde viven las historias. Descúbrelo ahora