「𝐋𝐨𝐯𝐞 𝐘𝐨𝐮 𝐋𝐢𝐤𝐞 𝐀 𝐋𝐨𝐯𝐞 𝐒𝐨𝐧𝐠」

˙⊹𓏲3∘˙⊹˙

♥︎

Neyi amaçlıyorsun Malfoy? Dünkü minik şovundan sonra herkes bana bakarak gülüyor ve fısıldaşıyordu. Amacı buydu belki de beni böyle yıldırmak? Bu onun için çok hafif kalıyordu. Neydi ozaman yapmaya çalıştığı?

Beni kendine aşık edip sonra dalga geçmek mi? İtibarını çoktan batırmıştım bile o kadar mı önemliydi egosunu tatmin etmek? Benden bu kadar nefret ettiğini bilmiyordum. Bulanık olmak çok berbat. Belli bir kesimin hor gören bakışlarını kazanmak için bir bulanığın doğması yeterdi.

Onunla o baloya gitmeyecektim kim bilir ne yapardı bana? Ya içeceğime birşey karıştırıp ölüm yiyenle-

"Herm dünyada mısın?"

Ginny elini yüzümün önünde sallarken kafamı sıradan kaldırdım. Dağılmış saçlarımı elimden geldiğince düzeltip dikleştim.

"İki saattir boş boş duvara bakıyorsun ne dediğimi duydun mu?"

Ne dediğini bilmiyor muyum ki? 'Vay canına Hermione ne kadar hoş, ne kadar romantik' az önce de benzeri birşey dediği barizdi.

"Duymadım gin"

Oflayarak bana baktığında bende ona ofladım. Daha sonrasında hayal kurar gibi uzaklara bakarak konuştu

"Düşünsene balo salonundasınız herkes size bakıyor dansa başlıyorsunuz seni belinden tutuyor ve-"

Bir yandan taklit ediyor havayla dans ediyordu. Yine havayı öpmeye başladığında kafasına vurdum.

"Bu kadar yeter onunla baloya gitmiyorum. "

Hiç birşey olmamış gibi tüy kalemimi mürekkebe daldırıp parşömene döndüm. Ne yaptığımı unuttuğum için öylece boş kağıtla bakışırken Ginny'nin yanındaki sandalye olabildiğince gürültülü şekilde çekildi.

"Bulanık sevicisi favori bulanığını görmeye geldi"

Gülerek bana bakan Malfoy ile göz devirdim. Hiçbir şey yokmuş ve o orada değilmiş gibi yanımdaki kitabı karıştırmaya başladığımda Ginny masanın altından ayağıma vurdu.

"Ah!"

Ona kızgın gözler ile bakarken kafası ile Malfoy'u işaret etti. Bir yandan kaş göz yapıp sırıtıyordu. Onunla konuşmamı istermiş gibi otuz iki diş gülmeyi sürdürüyor sürekli onu işaret ediyordu.

"Ne istiyorsun Malfoy"

En sonunda konuştuğumda Ginny heyecanla Draco'ya dönmüş tepkisini izliyordu

"Çok bariz değil mi Granger?"

Masaya yaslanıp daha yakına gelirken aklıma dün yaptığı şeyi sormak geldi. Onun yaptığı gibi yüzüne yaklaşarak sordum.

"Dünkü küçük şovunla seni herkese rezil ettim benden nefret etmiyor musun?"

Şüphe içeren bir tonla sorduğumda güldü ve aynı şekilde konuştu ama daha kısık ve etkileyici bir sesle. Etkileyici mi? Hayır daha çok şüpheli bir sesle.

"Senden hoşlandığım için yaptım zaten 'Çağının en zeki cadısı' romantizm konusunda bilgisiz gibi görünüyor."

Ona kızgın bir şekilde bakarken oysa sanki ona bakmıyormuşum gibi gülüyordu

"Hadi öpüşün."

Arkadan gelen hevesli ve tüm ciddiyeti bozan sesle ne ara bu kadar yaklaştığımı bilmediğim Draco'dan uzaklaştım ve Ginny'e öldürücü bakışlar attım.

"Seninle sonra görüşeceğiz"

Gözlerini küçümser bir edayla kısıp kıkırdamaya devam etti. Kollarımı bağlamış ve işim kalmayan kütüphaneyi incelemeye başlamıştım.

"Pekala size iyi eğlenceler"

Kitaplarımı toplamaya başlamamla Draco'da ayaklanmıştı. Belkide geri dönecektir diye düşünürken beni beklediğini fark etmemle durdum.

"Sen nereye Draco?"

Söylediğim şeyin ardından ikisi de karşımda aptal aptal gülüyordu. Bu kadar ilginç olan neydi? Draco hala gülmeye devam ederken sonunda konuştu.

"Draco dedin"

Bunu yeni fark etmiştim. Sanki ağzım bunu söylemeye çok alışıkmış gibi hiç yadırgamadan söylememden dolayı garipsesemde artık birşeyleri sorgulamak yorucu gelmeye başlamıştı.

"Yani Malfoy.. Ah her neyse"

Hızlı adımlarla kütüphane'den çıkarken Ginny'nin bizi yanlız bırakmak için yavaş geleceğini adım gibi biliyordum. Onun ise arkamdan geldiğini.

Benim adımlarım hızlandıkça arkamdakilerde hızlanıyordu. Birden yanımda belirip uzun süre baktıktan sonra işaret parmağını yanağıma bastırdı. Ona tuhaf tuhaf bakarken konuştum

"Ne yapıyorsun Malfoy?"

Bana üzgün bir şekilde bakıp önüne döndüğünde yüzümde istemsizce saniyelik bir gülüş oluşmuştu. Anında ciddi halime tekrardan bürünürken konuştu

"Hala benimle baloya gelmek istemiyor musun?"

Ona 'ciddi misin' der gibi bakarken neden bu kadar ısrarcı olduğunu düşünüyordum.

"Pes etmeyecek misin Malfoy?"

Kafasını olumsuz anlamda salladığında gülmeme engel olamamıştım. Ona güvenmiyordum ne de olsa o bir zorba değil mi?

Fakat tatlı bir zorba.

"Neden reddediyorsun sana her kızın hayali olacak biçimde bir teklif yaptım üstelik şu yüze bir bak"

Parmağını yüzüne tutup poz verir gibi yaptı.

"Kim bunu reddederki?"

Kafamı yere eğip uzun bir süre konuşmadım. Neden mi reddediyordum? Bunu duymak istiyor muydu? Eh gerçek buydu ve duymayı hak ediyordu.

"Sana güvenmiyorum Malfoy"

Yüzü solduğunda içimde bir şeylerin burkulduğunu hissettim. Nedense yüzündeki gülümseme solduğunda benim de yüzüm düşmüştü.

Yol boyunca hiç konuşmamış ve bana Gryffindor ortak salonuna kadar eşlik etmişti. Tablodan girerken yüzünde buruk bir gülümseme ile el sallaması nedense beni üzmüştü.

Olduğu gibi yatakhaneye gidip kitapları başucuma koydum ve yatağa oturdum.
Olanlar hiç gerçekmiş gibi gelmiyordu. Onun gibi biri bir bulanığı sevemezdi.

Sevebilir miydi?

♡