Gazeteden çıkmıştım. Yağmurlu bir ilkbahar günüydü. Saat akşam sularındaydı. Gazete binasının karşısındaki taksi durağına gidip bir taksiye bindim. Evimin adresini söyledikten sonra kafamı taksinin koltuğuna yaslayıp bugünü düşünmeye başladım. Yorulmuştum. Yoğun geçmişti. Yeni çözdüğüm bir olay yayınlanmıştı. Ben düşüncelere dalmışken telefonum çalmaya başladı. Siyah el çantamın içinden telefonumu çıkarttım. Ekranda bilinmeyen bir numara arıyordu. Kaşlarım çatık bir şekilde telefonu açtım. "Alo, kimsiniz?" Dedim. Karşıdan bir öksürük sesi ve ardından titrek bir ses geldi "Maral hanımla mı görüşüyorum?" Diye sordu. "Evet, benim. Siz kimsiniz?" Diyerek sorumu yineledim. Karşıdan gelen titrek kadın sesi "Maral hanım ben teyzenizin yardımcısı Nesrin" dedi. Nesrin hanım, teyzemin baskıcısıydı. Sesi titrek titrek olmasına rağmen şimdi çıkartabilmiştim. "Nesrin hanım, bir şey mi oldu? Beni neden aradınız?" Diye sorular yönelttim. Nesrin hanım "Kuzeniniz Belgin hanım kaç gündür ortalarda yok. Polise haber vermemize rağmen yaklaşık bir haftadır geri dönüş alamıyoruz. Teyzenizin durumu ağırlaştı. Sizi aramaktan başka çarem kalmadı" dedi. Yutkundum. "Nesrin hanım iddia ettiğiniz şey ciddi bir şey" dedim ve boğazımı temizleyerek devam ettim "Belgin'i iyi tanıyorum. Yani belki de daralmış ve bir tatile çıkmıştır. Bilirsiniz kafası eser bazenleri" dedim. Nesrin hanım "Maral hanım tabi bende en başında böyle düşündüm. Fakat Belgin evden yürüyüşe gitmek için çıkacağını söylemişti. Bana da biraz garip geldi. Yürüyüşe çıkmazdı pek. Belki de sıkılmıştır diye düşündüm. Fakat o gece sabaha kadar gelmedi. Çıktığı akşam üstü hava pek iyi değildi ve gece yarısına doğru fırtına başladı. Bir arkadaşına gitmiştir, fırtına var diye de düşünüp evde numarası olan tüm arkadaşlarını da aradım. Fakat hepsi onda olmadığın söyledi. Sonra ben de polise haber verdim" dedi. Garipti. Birden bire Belgin niye ortadan kaybolsun Kİ? "Nesrin hanım, endişenizi anladım. Beni aradığınız için teşekkürler. Çalıştığım gazeteyi bilgilendirip yıllık iznimi kullanarak bu gece ilk uçakla İzmir'e geliyorum" dedim. "Tamam Maral hanım. Sizden haber bekleyeceğim" dedi. "Bir gelişme olursa lütfen haber verin" diyerek telefonu kapattım. Taksi evimin olduğu sokağa girince ücreti ödeyip evime doğru yürümeye başladım. Nesrin hanımla konuşmamız aklımdan geçiyordu. Belgin kayıp mıydı? Belki de bir yanlış anlaşılmaydı? Sorularımın tüm cevapları İzmir'de yani geçmişimdeydi. Oturduğum binaya girip 3. Kattaki evime çıktım. Anahtarlarla kapıyı açıp eve girdim. Paltomu askılığa asınca hemen telefonumdan Saat 1.30'a bir uçak bileti satın aldım. Yatak odama geçip bavulumu yatağın üstüne koydum. Dolabımı açıp 3-4 günlük bana yetecek eşyalarımı yerleştirmeye başladım. Bir yandan hazırlanırken bir yandan düşünüyordum.
