S2B6 - Yeni Başlangıç

6 1 0
                                    

Yeni bir günün sabah saatlerinde güneş kendini yeni yeni gösterirken, havada olan helikopterin yavaş yavaş bir piste inmesiyle tüm sessizlik bozulmuştur.

C.C: Tekrar teşekkürler Arthur.

A: Lafı olmaz Cody, hadi gelin birkaç günlük kalacağınız bir yer olacak. Sizi oraya götüreyim.

F.M: Vay canına lüks tatil diyorsun ha?

Arthur bir şey demeyip en önden giderken Fernando omuz silkti ve diğerleriyle birlikte Arthur'un peşine takıldı.

~~

Birkaç dakika ardından içeriye geçen dörtlüden Arthur mekanı bildiği için fazla şaşırmazken, geriye kalan Cody, Fernando ve Chan üçlüsü içerisine şaşkın bir ifadeyle bakınmaktadır.

A: Aslında Kanada'da ve şuan da tam burda olmanızın sebebi Cody ve benim ortak bir görevimizin olmasından dolayı.

C.S: Evet, Cody bize bir görevden bahsetmişti. Ne ile alakalı peki?

C.C: Elinde tutmaması gereken dosyaları elinde tutan ve adaletten kaçan bir şirketin elemanı. Dosyaları almaya gideceğiz ama zorluk çıkartırsa cezası ölüm olacak.

F.M: Lanet olsun ahbap, bu işte bizde olmalıyız!

C.S: Hayır Fernando, biz mekanın tadını çıkaracağız. Ayak bağı olmak yok.

F.M: Pekala, o zaman bana bir oda verin ben gidip yatacağım.

A: İleride koridor var ordan dümdüz git sağdan ikinci odada sizin odalarınız olacak.

F.M: Tamamdır ahbap, sağ ol.

Fernando, yanlarından ayrılarak koridora varmış ve odalara doğru ilerlemeye başlamıştır. Bu sırada Arthur, Cody ve Chan üçlüsü birlikte kaldığında sessizliği Cody bozmuştur.

C.C: Arthur sana bahsettiğim deneyimli kişi tam olarak yanımda duruyor. Bay Chan, deneyimli bir dövüşçü.

Chan konuşmalarını sessizce ve merakla dinlerken Arthur'un lafa girmesiyle bakışlarını ona çevirir.

A: Ne kadar fazlaysak o kadar iyi, siz de bizimle gelebilirsiniz Bay Chan. Tabi ki isterseniz.

C.S: Bahsettiğiniz adaletse seve seve sizinle gelirim çocuklar.

C.C: Güzel o zaman hemen hazırlıklara başlayalım. Daha sonra sözüm olsun Fernando ve sana tüm Kanada'yı göstereceğim.

Chan ve Cody birbirine bakıp sırıtıyorken Arthur'un malzeme odasına doğru ilerlemesiyle ikili onun peşine takıldı. Malzeme odasına girdiklerinde içerisinde gördükleri mühimmatlarla ağızları açık kalan Cody ve Chan silahların ve giyecekleri kıyafetlerin yanına doğru hızlı adımlarla ilerledi.

C.S: Birnevi S.W.A.T olacağız demek?

C.C: Öyle de denilebilir.

A: Ben sizi şirketin çatısına indireceğim. Sizde bu kıyafetler ve silahlarla çatıdan başlayarak üçüncü kata kadar ineceksiniz. Şanslıysak dosyaları çalan eleman orada değildir ve çekmeceden dosyaları alıp kaçarız. Şanslı değilsek adamın alarma basmasıyla tüm güvenlik personelleri sizin üzerinize çullanır.

C.C: Ve ne olursa olsun bu kask ve maskeyi suratımızdan çıkarmıyoruz. Belli olmamamız gerekiyor.

C.S: Anlaşılmıştır patronlar.

Üçlü hazırlık için kıyafetleri askılardan çıkarmış ve her biri ayrı soyunma odalarının arkasına geçerek hazırlıklarını yapmaya başlamışlardır.

~~

Tam bu sırada İngiltere'de yağma yapan avcı grubunun yeni lideri Dwayne, küçük bir kulübede kalan üç avcıyla birlikte kulübenin duvarına bir şema çizmiş onlara anlatıyordu.

D: Gitmiş olabilecekleri yerler sınırlı. Önce tekrar ormana bakmamız gerekecek, daha sonra kasaba etrafında olan diğer kasabaları araştıracağız. Gerekirse farklı şehirlere bakacağız. Anlaşıldı mı?

X: Anlaşıldı patron.

D: Güzel, bugün sizin için dinlenme günü. Yıkılın karşımdan, yarınsa direkt ormanı aramaya başlıyoruz.

~~

Hazırlıklarını tamamlayan Cody, Chan ve Fernando soyunma odalarından çıkmış ve birbirlerine bakarak övünmeye çoktan başlamışlardı.

C.C: Bay Chan, daha önce bu işlere girmediğinize emin misiniz? Üzerinize çok yakıştı.

C.S: Sağ ol evlat ama hayır, sadece dövüşle yetinmeyi tercih ederim.

A: Pilotunuz Arthur Flour hazır, uçuş için çıkmamız gerekiyor beyler.

C.C: Anlaşıldı, hadi uçuşa geçelim.

Üçlü ellerinde kaskları ve maskelerini tutarak mekandan dışarıya çıkmış ve helikoptere hızlı adımlarla binerek kalkış yapmış oradan ayrılmışlardı.

~~

Bunların yaşandığı sırada Fernando, odanın içerisinde bulunan bilgisayarı açmış bir şeyler yapmaya çalışıyordu.

F.M: Hadi ama yazdığım kodu nasıl unutabilirim ki?

Fernando usta bir hacker olduğundan ve genelde bu özelliğini iyi şeylere kullandığından dolayı en son yazdığı kodu unutması onu epey sinirlendirmişti. Klavyenin herbir tuşuna o kadar sert basıyordu ki sadece klavye değil, bilgisayar bile yerinden oynuyor ve neredeyse yere düşecek gibiydi.

F.M: Lanet olsun be, CODY! BAY CHAN! Orda mısınız?

Fernando söylene söylene kaldığı odadan çıkarak etrafa bakınıyordu ama ortalıkta ne Cody, ne Chan ne de yeni tanıştıkları Arthur vardı.

F.M: Sizde nereye kayboldunuz şimdi ahbap?

Etrafa boş boş bakınmaya devam eden Fernando, aramaktan vazgeçip kaldığı odaya geri döndü ve odada bulunan bilgisayarı kapatıp yatağa atladı.

- Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız -

COTSWOLDS [FINAL]Where stories live. Discover now