COTSWOLDS [FINAL]

S1B3 - Gizli Mesaj

Londra Üniversitesi'nde Troy, Dylan ve Maria tekrar ortak bir masaya oturmuş ve çığlıklarıyla herkesi korkutan kız hakkında konuşmaya başlamışlardı.

T.D: O her neyse normal bir şey değildi.

D.C: Katılıyorum, keşke bir an önce bugün bitse.

M.S: Neredeyse on beş dakika kaldı çocuklar, merak etmeyin.

Troy'un telefonunun çalmasıyla Troy telefonunu masanın üzerinden hızlıca kaparak aramayı onaylayıp, masadan uzaklaşarak konuşmaya başlar.

T.D: Kimsiniz?

X: Sen ve o arkadaşların.. Mesajı alabildiniz mi?

T.D: Ne mesajı? Mesaj falan yok.

X: Tiz sesiyle korku veren.. Hepinizin öleceğini söyleyen.. Kendine iyi bak Troy Driver ve o arkadaşın Dylan Connell.

Telefonun kapanmasıyla kaşlarını çatan ve şaşırmış bir ifadeyle kapanan telefona öylece bakakalan Troy, yüzündeki gizemli ifadeyi bozup doğruca Dylan ile Maria'nın yanına döndü.

D.C: Önemli bir şey miydi dostum?

T.D: Sonra konuşuruz, eğlenmemize bakalım.

Dylan ve Troy kendi aralarında konuştuğu sırada müdürün tekrardan kürsüye çıkmasıyla tüm dikkatler o yöne çevrilmişti.

M: Yeni bir yılla birlikte, yeni bir eğitim dönemine başlamış olacağız. Tam tamına on dakikanın ardından yeni yıla girmiş olacağız. Yeni yıla girişin ardından isteyenler dağılabilir, isteyenler ise after party'e katılım sağlayabilir. İyi eğlenceler!

~~

Bu sırada Fernando, Chan'i evinin önüne bırakmış ve vedalaşma faslına geçmişlerdi.

F.M: Kendinize iyi bakın Bay Chan.

C.S: Sen de evlat. Müsait olduğunda uğramayı unutma, belki birkaç şey öğrenebilirsin.

Fernando'nun yüzünde oluşan gülümseme ile lafına devam etti:

F.M: Merak etmeyin, burada olacağım Bay Chan.

Chan olumlu anlamda başını sallayıp evine girdiğinde, Fernando aracının camlarını kapayıp aracının dijital saatine göz gezdirdi.

F.M: Hadi ama son beş dakika mı? Bir an önce meydana gitsem iyi olur.

Saatten gözünü ayırıp, aracı çalıştırdı ve tam gaz basarak Chan'in evinin önünden ayrıldı.

~~

Bu sırada Cody, kendisini ana kutlamaların yapılacağı meydanda bulmuştu. Gördüğü çığlık atan kızdan sonra buraya gelmek onu biraz garip hissettirse de yeni yıl için buraya gelmesi gerekliydi. Tam bu esnada Cody siyahi, orta boylu bir adama yanlışlıkla çarpmıştı. Cody arkasını dönüp özür dileyeceği sırada karşısında Fernando'yu gördüğünde gülümsemeye başlamıştı çünkü Fernando her zaman aracını Cody'nin tamirhanesine getiriyordu ve ordan itibaren başlayan bir arkadaşlıkları olmuştu.

C.C: Kusura bakma ahbap, kutlama için mi burdasın?

F.M: Yolumun üzerindeydi, geleyim dedim. Bugün çok garip şeyler yaşadım oğlum!

C.C: Mesela?

F.M: Çılgın bir Hong-Kong'lu ile tanıştım, mükemmel dövüşüyor.

C.C: Dayak mı yedin Fernando?

F.M: Hayır dostum, beni kimse dövemez. Bugün bir yarış daha kazandım ve tehdit edildiğim sırada o yaşlı adam benim kıçımı kurtardı.

C.C: Yani az kalsın dayak yiyecektin.