12

31 3 31
                                    

"Yeonjun sen iyi misin?Uyandın mı?"başında 3 tane şifacı hatun bekliyordu ne olduğuna anlam veremedim ben çıkarken bilinci yerinde değildi.

"Hoseok ben ölüp cennete geldiysem burası doğru yer değil."

"Neden seni cezalandırdılar? "

"Çok aniydi(yutkunuyor) Ben de beklemiyordum"gözlerini benden kaçırıyor

"Şimdi kalemi kırdım diye benimle  baş etmenin yollarını arıyorlar."

"Edemezler sen kralsın edemezler."

Soobin telaşla odaya  dalıyor

"Yeonjun!"

"Soobin o iyi merak et-"sözümü tamamlayamadan Soobin kollarını Yeonjun'un boyuna dolayıp ona sıkı sıkı sarılıyor .Yeonjun bir yastıkmış gibi ona sokuluyor.

Teselli etmek için omzuna dokunuyorum

En cesur ve kokusuz askerim ne halde? Korkudan tir tir titriyor.

Biri için gerçekten endişelenmenin nasıl olduğuna tanıklık ediyorum

Aşk adil  değil  iki tarafa acı yüklüyor

"Canım sıkıldı gidin artık." şaşırarak bana dönüyorlar

"Hoseok gidelim mi istiyorsun?"

"Yeonjun özür dilerim."

"Kralım rahatsızlık verdiğimiz için  özür dileriz affedin"Soobin eğiliyor.

"Soobin saçmalama"Soobin ağlamıştı Yeonjun için kötü hissediyordu.Soobin'i kaldırıyorum dik durması gerekiyor

"Soobin dik dur asker dik dur!!"Yeonjun bizimle göz göze gelmemek için çok çabalıyor.

****

Yeonjun ve Soobin'i bir süreliğine buradan göndermiştim

Arkadaşlarım da yok artık.Yalnızım

"Hey kral bu kez sarayındasın"yine en çaresiz anımda Yoongi geliyor

"Bu kez sen beni bulmaya gelmissin."

"Biraz öyle oldu..."

Felix niye orada üzgün duruyor?"arkamı kontrol ediyorum.

Soobin gittiğinden beri Felix çok üzgündü.Diğerleri de ama
Felix daha fazla...

"Soobin gitti.Ben onu Yeonjun ile gönderdim"sesim çatallanıyor

"Krala bak sen pek duygusal (!)"

"Sakın alay etme!Babam öldüğünden beri bir kerecik bile ağlayamadım .Bu gün ayrı bir canım sıkkın .Fazla hüzünlüyüm."Taş olsa çatlardı.Ben de dayanamayıp muslukları açmıştım.Şimdi de Yoongi yanımda...

Elimle yüzümü saklıyorum çünkü göz yaşı dökmek bana yanlış geliyor.Ben içimden duygularla boğuşuyorum.Bu gün bunu başaramadım.



"Sadece birileri seni bıraktı diye bu kadar duygusalsan  ileride hiç  hayal edemiyorum seni.Sen şaka mısın? Çin Uygarlığına bak!Eğer güçlenmezsek bizi silip yok edecekler.Kız gibi ağlayamazsın sen!Sen hani de kendi sarayındaki o bilmişlerle bile baş ediyordun?"

"Yoongi.."

"Ne Yoongisi ya ne?Ben biliyordum sarayda her zaman önümde duracak yaşlı demirbaşlar olduğunu.Seninkiler seni çıldırtmışlar işte cık cık cık"

"Yoongi.."Her şeyden bıktım artık .

Arkadaşlarımı da gönderdim zaten. Her şey neden üst üste geliyor?

Yoongi burada diye kendimi sıkmak zorunda hissetmiyordum ama bir şey yapmaktan korkuyorum cesaretim yok.İçimden geçse de olduğum yerde  kök salmış gibi kıpırdayamıyorum.

Yoongi

Bana sarılmasını bekliyordum.Aslında aklından geçiyor ama yaklaşmaya cesareti yok sadece adımı söylüyor.

Ama ben sarılacak cesarete sahibim.

Hemen Hoseok'a sarılıyorum...

Kaç kere nasıl öldüğünü hayallerimde seyretmiştim ama yanımda ve nefes alıyorken asla nefret edemiyorum.Onun için üzülüyor ve onun için  endişeleniyorum.Ne oluyor bana bilmiyorum

"Hoseok gel gidelim.Burası olmaz yanlış anlarlar sonra ikimizin de sonu olur burası"

"Neyi yanlış anlarlar"

"İkimiz şu an burada sarıldık ya senin yobaz adamların bunu yanlış anlayabilirler"fısıldıyoruz

"Evet onların o salak kuralı!"

İkimiz saraydan uzaklaşıyoruz.

"Biri görmemiştir Yoongi değil mi?"

"Yook ben baktım yoktu kimse.Şimdi de göremezler zaten"

"Bıktım Yoongi ben de mutlu olmak istiyorum"

"Ay kess tamam Hoseok artık ağlamanı istemiyorum!!"

"Ne yapayım kına mı yakayım"

Benim kralı şimdiki evime getirdiğime inanamıyorum. O an itibariyle benim evimde mi?Eskiden olsa boğazını kesmek bir güzel  gırtlaklamak isterdim tam da fırsat ayağıma geldi ama ben aynı kişi değim ..Ne olduğunu bir anlayabilseydim...

"Ne yani beni öldürmeyecek misin?Bir de kendi muhafılarımdan mı koruyorsun?"O bile ani değişimime şaşırıyor

"Hoseok sana zarar vermek niyetinde değilim.Sana giren belli ,çıkan belli.Sen biraz  gerilmekten uzaklaş.Yarın ola hayrola"

Hoseok

Ayakkabılarımı çıkarıyorum ve içerideki şömineye bakış atıyorumm

"Şöminem var evet.Kestane pişirir yeriz."

"Odunları sen mi kırıyorsun?"

"Evet şimdi oraya gidip odun getire-"elini tutarak sözünü kesiyorum. Göz göze geliyoruz ilk kez yakından birbirimize bakıyoruz.
Tüm detayları yakından görebiliyorum

Yoongi yutkunuyor ve yutkunması  neden bilmiyorum ama çok tatlı

Yüzü en yakından çok güzel. İlk gördüğümde de güzel bir adam  olduğunu düşünmüştüm

Ne diyeceğimi bilmiyorum.Kalbinin hızlandığını duyuyorum yine de  bir şey yapamıyorum şu an. Hareket edemiyorum.

Yoongi

Kendimize gelmemiz için aklıma odunları getirtip hızla ikimizi gerçekliğe döndürdüm

"En iyisi odunları getireyim"

"İyi bir fikir.Ben de geleyimmi"

"Kralım önce giyecek bir şey getireyim"kendimi salak gibi hissetmem normal mi?Genelde ne kadar zeki olduğumu biliyorum.Sanki bu gün hiç haberim yok

"Doğru ya"Neyseki o hala daha salak
Bunu düşünerek sesli gülüyorum

"Bana bak sen hep gülmelisin"yanağımı okşuyor.

Ne oluyor böyle kalbim her an patlayabilir.

Geri çekiliyorum ve bir hışımla kalkıp gidiyorum.




























































































Dear My MajestyWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu