8

103K 288 20
                                    

(Bu bölüm +18 cinsellik içermektedir.)
(Wattpad saolsun bir karışıklık olmuş. 7. ve 8. bölümlerin yerleri karışmış düzeltemiyorum da kusura bakmayın.)

Boynumdaki öpücük hissiyle uyandım. "Hey ne yapıyorsun?" diye sordum gülümseyerek. Hava hala karanlıktı kaç saat uyumuştuk acaba diye düşünürken "Yarım bıraktığım işi. Bu arada saat 3.18." dedi.

Bir şekilde üste çıktım ve dudaklarından öpmeye başladım. Ordan kulak memesine geçtim ve dişledim. Sonra da boynunu öpmeye başladım. Bu arada Klein geceliğimin kuşağını çözdü ve geceliği üstümden çıkardı.

Biranda kendimi tekrar aşağıda buldum. Klein üstümdeydi ve sertliğini hissediyordum. Hemen dudaklarımdan öpmeye başladı. Çok sert öpüyordu. Boynuma geldiğinde de aynı şekildeydi. Kesin moraracaktı. Bi ara çekildi ve külotumu çıkardı. Hemen bacak arama eğildi. İnlememe neden olan harika dil darbeleri bırakıyordu. Biraz daha devam ettikten sonra "Arkanı dön." dedi. Döndüm ve saçlarımı çekip ensemden öptü. Sonra diliyle omurgamda şerit bırakarak aşağı inmeye başladı.

Belimden tuttu ve kaldırdı. Dizlerimin üzerindeydim artık. Eğilip sırtımdan öptü ve yavaş yavaş içime girdi. Başta yavaş hareket ettikten sonra hızlanmaya başladı.O hızlandıkça bende yastığı sıkıyordum.

Bi süre sonra içimden çıkıp boşaldı. "Ahhh... Seni seviyorum." diyerek yanıma düştü. Elini aldım ve belime sardım. "Hadi bikaç saat uyumaya çalışalım." değip gözümü kapattım.

Sabah alarmın sesiyle uyandım ve Klein'ı dürttüm. Tık yoktu. Yanağından öpüp gıdıklamaya başladım. "Kalk hadi ikimizde geç kalacağız." dedim. "Hey. Napıyorsun bakalım sen?" diyerek üstüme çıktı. "Kalk üstümden. Ben bugün geç kalmamam." dedim gülerek. Öptükten sonra üstümden kalktı.

Koşturarak kendimi duşa attım. Hızlı bir duş alıp çıktım. Dar siyah pantolon üzerine v yaka göğüs dekolteli beyaz baskılı bir t-shirt giyip saçlarıma maşa yaptım. Makyajımı da yaptıktan sonra kırmızı topuklularımı ve siyah blazer ceketimi giydim.

Aşağı indiğimde Klein kapıdaydı. "Ben çıkıyorum bebek. Bu akşam nöbetim var merak etme beni." değip hızlıca öpüp çıktı. Bende hemen evden çıktım. Pek zamanım yoktu ama yolda Starbucks'a uğramayı ihmal etmedim çünkü büyük patronun oğluyla günlük kafeinimi almadan tanışamazdım.

Ofisimde bir saat kadar kendimi oyaladıktan sonra hala gelen giden yoktu. Bende çizimime devam etmeye başladım. Her zamanki gibi kendimi çok kaptırmış olacağım ki ne kadar zaman geçti, ne zaman kapı açıldı hiç bir fikrim yok ama biri arkamda olduğunu belli etmek için öksürdü. Elimdeki kalemlerin hepsini yere düşürdüm ve gelenin kim olduğuna bakmadan kalemleri yerden toplamaya başladım. Gelende yardım etmek için eğilmiş olacak ki o zaman kafamı kaldırıp kim olduğuna baktım ve dondum kaldım.

Gülümseyerek elini uzattı "Merhaba ben Bill Sinclair." dedi.

(Bill'i özellikle tanımlamadım. Medyadaki Bill'dir.)

Just Friend(!)Where stories live. Discover now