6.bölüm

97 17 10
                                    

Ertesi sabah

Bakugo akşam evine gitmiş , Tera'ysa geceyi barakada geçirmişti . Tera erkenden uyanıp elini yüzünü yıkadı . Ne olur ne olmaz diye , barakaya bıraktığı yedek ünüformasını alıp giyindi .
Aynanın karşısına geçip , darma dağın olan saçlarına ve morarmış göz altlarına baktı . Kesinlikle korkunç gözüküyordu .

Etrafı karıştırarak bulduğu eski tarakla saçlarını taradı . Hala çok iyi gözüktüğü söylenemezdi , fakat eskisinden daha iyiydi . Göz altı için yapa bileceği her hangi bir şey olmadığı için onları umursamadan barakadan çıktı .

Çantasının yanında olmadığını ve kitaplarını okulda unuttuğunu hatırlayınca , iç çekip motoruna bindi . Motoru çalıştırıp sürmeye başladı . Yolda giderken karşısına çıkan ilk marketin önünde durdu ve içeri girdi .

Reyonların arasında ilerlerken kırtasiye ürünlerinin olduğu yere gelip bir iki tane defter ve kalem aldı . Sabah kahvaltı yapmadığı için iki tane de sandiviç aldı eline . Aldıklarını kasaya götürürken yanlışlıkla birine çarptı . Başını aşağı eğip çarptığı kişiye baktığındaysa '' Ha ? Kobayashi-san?" diye mırıldanan Midoriyayı gördü .

'' Midoriya , günaydın . '' dedi kısaca . Uyandığından beridir konuşmadığı için sesi hala uykuluymuş gibiydi . Midoriya onun elindekileri görünce '' Buralarda mı yaşıyorsun ? '' diye sordu istemsizce .

'' Hayır . Yolumun üstüydü ve bir kaç şey almak için durdum . '' dedi üste kapalı bir şekilde . Midoriya anladım dercesine başını salladı ve elindeki hazır sandiviçi onun da görebileceği şekilde havaya kaldırdı . '' Annemi işe geciktiği için kahvaltılık bir şey alıyordum ben de . '' dedi tebessüm ederek .

Tera ona bakarak'' Okula giderken mi yiyiceksin ? Hala daha erken karşıdaki yerde oturmaya ne dersin? '' diye sordu .

Midoriya ilk ne diyeceğini düşündü , ancak bunun iyi olucağı kararını alarak kafasını salladı . Tera stabil adımlarla kasaya yaklaşıp aldığı şeylerin parasını ödedi . Midoriya da aynısını yaptıktan sonra ikisi beraber dışarı çıktı . Yakındaki bir bankın üzerine oturup aldıklarını yerken ikisi de sessizdi .

Midoriya ikide bir Tera'ya bakıyor , sanki bir şey söylemek istiyormuş gibi ağzını açıyordu . Ancak daha sonra geri kapatıyordu . Tera bu sürede onu umursamamaya çalışıyordu ancak bir yerden sonra bundan sıkılıp kaşlarını çatarak ona baktı .

'' Oi ! Çıkar ağzındaki baklayı . '' Dedikten sonra , Midoriya panikleyerek bakışlarını ondan çekti . Alçak sesle " İyi gözükmüyorsun...acaba bir şey mi oldu ? '' dedi teredüttlü şekilde .

Tera ondan bakışlarını çekerek önüne baktı . Bu soruya cevap vermek istemiyordu , çünki hala daha aklına dün olanlar geliyordu . İç çekip '' Bir şeyim yok. Sadece....biraz yorgunum . '' dedi . Midoriya anladım dercesine kafasını salladı ve telefonundaki saate baktı .

'' Sen öyle diyorsan öyledir. '' ayağa kalkarken dözlerine devam etti ,'' Ama Tera-chan , eğer bir sorun olursa anlatmaktan çekinme . Çünki senin hiç bir suçun yok . '' dedi .

Tera onun ne demek istediğini gayet iyi anlamıştı . Ancak bir şey diyememişti . İçinden ' o nerden biliyor?' diye sordu kendine . Ancak sorusuna bir cevap bulamamıştı .

Midoriya hala ayaktayken , '' Gitsek iyi olur . Geç kalmayalım . '' dedi tekrardan saate göz atarak . Tera sahte bir gülümsemeyle ayağa kalktı . ''Gecikmeyiz . Benim kara ejder bizi zamanında oraya götürür . '' dedi .

'' Kara ejder ?" Diye sorarak ona bakan Midoriya'ya  , sırıtarak baktı Tera ve işaret parmağıyla az ilerilerinde park hali de olan motorunu işaret etti .

Gümüş yüzük Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin