3.BÖLÜM: ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM

44.4K 3.1K 1K
                                    




Herkese iyi akşamlar bu hafta ikinci kez biz geldiik özlediniz mi🤓

İlginiz ve güzel yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Beğenmiş olmanız beni çok mutlu etti.

Oy vermeyi ve düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmazsanız çok mutlu olurum.

Keyifli okumalar!

♫  akris & teddy - влюблён

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

akris & teddy - влюблён

Bölüm 3: Çok Bilinmeyenli Denklem

İçim de dışımla tezat, bitmek bilmeyen enerjisi olan bir kızın ruhunu taşıyordum. O kız, daima hayatının sıkıcı olmasından yakınıyordu. Liseye geçiyordu, sadece okuyorum yaşıtlarım neler yapıyor diyordu. Üniversiteye geçiyordu, keşke bu tercihi yapmasaydım diye yakınıyordu. O gün geziyordu, seçmediği mekânda aklı kalıyordu. Günleri evde geçiyordu geçip giden zamanı geri istiyor gelmeyeceğini anlayınca yas tutuyordu. Doyumsuz muydu yoksa haklı mı hiçbir zaman anlamamıştım.

Bir gün annem "Bir gece de yirmi yaş yaşlandım hiç de anlamadım," demişti. Bunu bana söylediğinde lisede, doğum günü partimin sıkıcı olmasından yakınan bir kızdım. Nedenini anlamadım. Yıllar geçtiğinde bir gecede hayatın değişir de anlamazsın demek istediğini çözebildim. Hayatımın bir gecede değişmesine ihtiyacım vardı. Anneminki gibi olmasa bile bir şeyler değişsin, sıkıcı geçen günlerin bana bir anlamı olsun istemiştim. Günler aynı geçtikçe içimde bir isyan oluyordu bunun sebebi belki de insanları izleyen ve her hayatın aynı olmasını bekleyen o kızdı.

Hayat kimseye eşit değildi. Bunu küçük detaylarla bile kafamıza vura vura öğretiyordu. Eşit olmak için verdiğimiz savaşta bile eşitsizliğin somut bir örneği ile karşı karşıya kalıyorduk aslında. Bazılarının doğuştan olan o mertebesine, ben ulaşmak için efor harcıyordum. Hayatın çok bilinmeyenli denkleminin bir parçasıydı, eşitsizlik. Bir eşitsizliği daha yaşıyordum bu sefer hayatım da değişiyordu.

O gece o kaldırımda bir yabancıyla oturmasaydım belki de şu an evine dönmek üzere hazırlık yapan, yıllardır şikâyetçi olduğu hayata geri dönmeye hazırlanan bir kız olacaktım ama yapmadım. Hayat beni o gece o kaldırıma oturttu. Yanıma, Sarp Luca Russo'yu da koymuştu. Bir teklifle geldi bana. Belki de bir fırsat, uzanan bir el. Emin değildim. Öyle bir anda geldi ki çaresizken evet demekten başka bir şey diyemezdim. Hayır demeyi denedim. Geçerli bir cevap değildi, eninde sonunda evet demek zorunda kaldım.

Yaptığımız şey mantıktan uzaktı, bunu kabul ediyordum. Tamamen delilikti. Kim, bir yabancıyla evlenirdi ki? Görücü usulünün bile bir adabı vardı bundan daha farklı, daha mantığa sığar bir şekildeydi. Ben bir yabancıyı, onların karşısına çıkarmıştım. Üstelik bu yabancı bir de abimin arkadaşı çıkmıştı. Yıllardır istediğim değişimin böylesine köklü olması bana da sürpriz olmuştu.

ZAMANIN GÖLGESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin