² 𝓪𝓷𝓵𝓪𝓼̧𝓶𝓪

95 13 0
                                    

Amber hoca çıktıktan sonra sıramdan kalktım odasına doğru ilerlemeye başladım. Bizim okuldaki öğretmenlerin odaları kendilerine özeldi mini bir ofis gibi, işlerine daha iyi odaklanmaları açısından böyle düşünülmüştü.

Onun odası üst kattaydı, çıktım ve kapıyı tıklattım. "Girin,"
Kapıyı açıp girdiğimde masasındaki dosyaları okuyordu, başını kaldırıp beni gördüğünde gülümsedi, "Emma, gel otur."

Gösterdiği koltuğa oturdum.
"Emma, bazı hal ve durumlarınla ilgili konuşmalıyız." Sert değildi, yumuşak bir şekilde yüzüme bakıyordu.

Biraz utanarak "Ne gibi hallerim?" diye sordum. Of bir öğretmenle konuşmak neden bu kadar zordu, birde o hoşlandığım kadın!

"Sence de son zamanlarda kimyanda bir düşüklük olmadı mı? Derse katılımında azaldı ve sürekli dalıp duruyorsun."

Hocanın gözlerine bakarak dinlerken parmaklarımla oynamaya başlamıştım.

"Evet biliyorum, çok odaklanamıyorum özür dilerim."

"Tatlım" eliyle kolumu sıvazladı, "Özür dilemene gerek yok. Benim yapmam gereken senin derse odaklanmanı sağlayıp notlarının yükselmesini sağlamak." Gülümsedi.

Siyah almond tırnaklarını masada tıklatırken düşünüyordu, "Bak aklıma bir fikir geldi. Bana karşı nasıl hissediyorsun? Korktuğun bir öğretmen değilim, değil mi?" hafif güldü.

Aniden bu soruyla karşılaşınca panikledim.
"Değilsiniz tabii, gayet iyi bir öğretmensiniz." Ah Amber hocam keşke sizin hakkınızda neler düşündüğümü gerçekleriyle dile getirebilseydim.

"O halde şöyle bir şey yapalım; sen bana her okul çıkışı rapor şeklinde o dersteki düşüncelerini yaz, bu sayede hem senin dikkatini dağıtan unsurları buluruz hem de bize yardımcı olur."

'Ne dersin?' dercesine göz kırptı.
"Tamam, olur." dedim gülümseyerek, çok ayrı bir havası vardı bu kadının.

"Anlaştık o zaman, bu haftanınkini yazmaya başla o zaman. Unutma, her şeyi yazabilirsin seni eleştirmeyeceğim."

"Anladım hocam, yapacağım." dedim ve odadan çıkmadan önce hafifçe eğildim.
Gülümseyince arkamı dönüp hızla uzaklaştım.

𖦹

Her gün ona dersteki düşüncelerimi rapor yazmak mı? Derste onu ve kendimi düşünüyordum sürekli, bunları nasıl anlatacaktım ki?

Okuldan çıkmış durağa giderken düşünüyordum.

Bu daha çok bir mektup gibi mi olacaktı? İstediğin her şeyi yazabilirsin demişti, buna her şey dahildi. Bilmek istiyordu.

6 numara durağa yaklaşınca düşüncelerimden sıyrılıp otobüse bindim, kartımı okutup arka koltuklara ilerlerken dışarıda Amber hocayı gördüm.

Vücuduna yapışan kalın siyah elbisesinin üzerine uzun bir palto geçirmişti, bir insana bu kadar mı yakışırdı. Uzun, ince parmaklarıyla arabasının kapısını açtı ve sürücü koltuğuna oturdu. Siyah cam olduğu için içeriyi göremedim.

Kafamı sallayıp kendime gelmeye çalıştım, eğer Amber hoca hakkındaki düşüncelerimi yazarsam ne düşünecekti? Eleştirmeyeceğim demişti ama ondan hoşlandığımı öğrenirse..?

Ah, ellerimi başıma koydum. Bunu düşünmeyi bırakmalıydım, en azından raporu yazana kadar.

Eve yaklaştığımı farkettiğimde düğmeye bastım, otobüs ilerideki durakta durdu.
İnip eve ilerledim, anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım.

Ev sessizdi, genelde annem ve babam geç saatlere kadar çalışırdı, bazen ben yattıktan sonra gelirlerdi.

Uzun zamandır böyle olduğundan alışmıştım, üst kattaki odama çıkıp çantamı kenara attım. Kıyafet dolabıma ilerledim ve beyaz bir cropla bol gri bir eşofman çıkarıp giyindim. Hızlıca sarı saçlarımı taradım ve işim bitince mutfağa indim.

Buzdolabını açıp neye sahip olduğuma baktım. Annemler akşamdan dolabı doldurmuştu, genelde hazır yemeklerle.

Dondurulmuş bir pizza çıkardım ve mikrodalga fırında pişirmeye koydum.
O pişerken dolaptan yemek şarabı çıkardım ve bardağa doldurdum.

15 dakika sonra pizza hazırdı, çıkardım ve masaya koydum. Bardağımı da alıp masaya oturdum ve yemeye başladım.

𖦹

Yemeğim bittikten sonra odama çıkıp çalışma masama oturmuştum. Hiç ödev yapasım yoktu o yüzden pembe bir kağıt alıp Amber hocanın dediği gibi düşüncelerimi yazmaya başladım.

"Dear Teacher,

..."


𝒅𝒆𝒂𝒓 𝒕𝒆𝒂𝒄𝒉𝒆𝒓, // gxgWhere stories live. Discover now