Dağların Çift Başlı Kurdu

11. Bölüm - İki Deli

Kaşlarımı çatıp. "Noldu neyi anlamıyorsun?"

"Emre bir güzel davranıyor bir uzaklaşıyor. Neden erkek milleti böyle!" Dediğinde tebessüm ettim.

"Hep böyleler be Sena'm." Sezgin abi önden bize kulaklıkları verdi.

İkimizde kulağımıza taktık. Kulaklıklar gine su geçirmezdi. Şanslıydım. İkimizinde yaraları iyileşmeye başlıyordu. Sadece karnımızdakiler duruyordu. Onlarda geçerdi.

Hep geçti, çünkü geçmek zorundaydı.

Yol boyunca ikimizde gözlerimizi dinlendirdik. İkimizde gece uyuyamamıştık çünkü.

Benim gibi Sena'da kabuslar görüyordu.

Ne yaşadığımı bilen tek insan Sena'ydı.

Sezgin abi camı aralayıp. "Kızlar geldik." Diyince ikimizde arabadan indik. Sezgin abi arkamızdan gelmeye başladı.

Mekana girdiğimizde bazı gözler bize bakıyordu ve bizimkileri görmüştüm.

Karan ile Emre beraber bir locada oturuyordu. Hüseyin ve Kartal barmen kılığındaydı.

Doruğu görmüştüm.

Bar sandalyesinin üstünde oturuyodu. Sena'ya işaret yaptığımda neyi kastettiğimi anladı.

İkimizde Doruğun yakınlarında bir sandalyeye oturduk.

İçmeme bişey demezdi albay, çünkü sarhoş olmuyacağımı biliyordu.

Sena çok içmediği zaman olmazdı. Benim bünyem fazla dayanıklıydı.

Hüseyin yanımıza gelip. "Ne istersiniz hanımlar?" Diye sordu.

Şarap varmıdır acaba ya?

"Şarap alabilir miyiz?" Dediğimde Sena direk gülümsedi benim gibi o da seviyordu.

Kulaklıktan ses geldi.

"Umarım dayanıklısınızdır Yüzbaşım?" Karan'dı.

Sırıtıp. "Merak etmeyin Yüzbaşım her şeye dayanıklıyımdır." Dediğimden sonra Sena kıkırdadı lakin Karan homurdanıyordu.

Hüseyin ikimizede şaraplarımızı verdi ve diğer insanlarla mecburiyetten ilgilenmeye başladı.

Operasyon başlasın.

Doruğa kaçamak bakışlar atıp süzüyordum. Yaklaşık iki dakika sonra göz göze geldik ve göz kırptım.

Yüzünde şerefsiz sırıtışı geldi.

Önüme dönüp şarabımı yudumlamaya devam ettim.

Karan kulaklıktan konuşmaya başladı. "Geliyor." Yüzüme sırıtış eklendi.

"Merhaba bayanlar."

Bayan götünüze girsin ama ha.

Kadın demek bu kadar zor mu kardeşim???

"Merhaba Dorukcum." Dediğimde yüzü şaşkın bir halde geldi.

"Adımı nerden biliyorsun?"

Albayın söylediği kodu söyledim. "Dağlar diyorum çok hoş." Lafımı bitirdiğimde tekrar yüzüne sırıtış eklendi.

Sena ile beni gösterip. "Derya ve Tuana değilmi?" Dediğinde ikimizde kafamızı salladık.

"Başka ne olucaktı bizden başka birini mi bekliyordun?" Dedi Sena alıcı gibi bakarak. Göz kırptı.

"Eğer birini bekleseydim direk yanından ayrıldım. Şehmus sizin bu kadar güzel olucağınızdan bahsetmemişti."

Nereye kusuyorduk ya.