3.Bölüm

126 11 4
                                    

Annem Medine teyzelerin evindeki güne gitmişti. Ben de sabahtan beri dükkanda çalışıyordum. Saçını kestiğim küçük çocuğa gülümseyerek el salladım. İlk başta ağlamıştı saçı kısaldığı için ama sonra yeni saçına alışmış gibiydi. Tabii buna ben yardımcı olmuştum. 

Seher aldığı kaşı bitirdiğinde ücreti alıyordu. Ayşe ise yeni yıkadığı havluları gösterdi. 

" Şunları dışarı sersene Kardelen kurusun. " dediğinde elinde ki havluları aldım. Ayşe de yerde olan saçları temizlemeye başladı.  Dışarısı buz gibiydi ve havluları dışarı asarak doğru yaptığımızdan emin değildim. Zaten annem gün içinde arayıp duruyor yoğunluğu soruyordu. 

Havluları sererken caddeden geçen arabaya baktım. Mahir abinin arabasıydı. Nereye gidiyordu acaba? 

Bizim durumumuzu söylemeye değildi herhalde. İyice paranoyak olmuştum. Sanki her an Mahir abi aileme söyleyecekmiş gibi geliyor korkutuyordu beni. Bunu onunla konuşmalıydım. Söylemeyeceğine dair söz alırsam rahatlardım. Çünkü o verdiği sözleri her daim tutardı. 

Havluları asıp içeri girdiğimde son müşteri de çıkmış oldu. Kızlarla derin bir nefes çekip koltuklara yayıldık. Sağ olsun Ayşe kahve yapmıştı. 

" Öldüm valla ne bitmez çileymiş. Kart karı geliyor yok sen beceremedin. Eline de yakışmıyor deyip sinirlerimi bozdu. "   

Seher çığlık atarcasına konuşunca Ayşe ile gülümsedik. Halime teyze Seher'e takmıştı.  " Ya ben estetik doktoru muyum? Yüzüne uygun değilse istediğin makyajı yap olmuyor! Getiriyor manken gibi kızların makyajını gösteriyor. Hiç demiyor ki benim yüzüme uygun mu bende böyle durur mu? İstediğini yapıyorum sonra kötü oldu diye bana saydırıyor!"

Seher konuşunca hak verdim ona. Sonuçta başkasında güzel duran aynı şey sizde durmayabiliyordu. Ve sırf bu yüzden bizi kaç kere azarlayan müşteriler vardı.

Ayşe elini salladı.  " Aman boş ver Halime ablayı. Asıl konular Kardelen'de. Naptınız kız nasıl geçti? " dediğinde ikisinin de gözleri beni buldu. 

Yerimde doğrulurken düşen yüzümden dolayı bir şeylerin ters gittiğini anlamışlardı. Onlara olanları tüm açıklığıyla anlattığımda Ayşe benim için üzülmüştü. Fakat Seher onun kadar etkilenmemişti. Benimle göz göze geldiğinde ise yutkundu.

Bir şey diyeceğini anladığımda onda takılı kaldı gözlerim. Çekinme konuş diyordum. Nefes verip kahvesini sehpaya bıraktı.  " Kardelen bir şey diyeceğim ama kızma."   Başımı salladım. Merakla konuşmasını bekledim.  " Ay şekerim canıma tak etti benim. Sen bu çocuğu sevmiyorsun ama göremiyorsun da. "  dediğinde kaşlarım çatıldı.  " Bunu da nerden çıkardın? " Zihnim şiddetle karşı çıktı. Akif'i gerçekten seviyordum. Seviyordum?

Şimdi Seher neye dayanarak böyle bir yoruma varmıştı? 

Akif'le üniversitede tanışmıştık Hasret sayesinde. Hasret'in arkadaş grubundandı Akif. Hasret'le ben daha çok yakınlaştığımda ister istemez aynı ortamlara girmiştik.

İlk başta arkadaş olarak ilerliyordu ilişkimiz. Ki benim açımdan uzun bir süre böyle devam etti. Sonrasında abimden korktuğum için bir ilişkiye başlamak istememiştim. Sonra bana bir gün korkaksın diye bağırmıştı Akif.

Kendin için yaşamayacak kadar korkaksın. Abinin sana çizdiği sınırlardan çıkamayacak kadar korkaksın. Sen bugüne kadar hep abinin istekleri doğrultusunda onun için yaşamışsın, diye bağırmıştı. 

O günden sonra gecelerce düşünmüştüm. Akif'in sözlerinde haklılık payı vardı. Zaten her şey ondan sonra başlamıştı.

Ben sanki onun sözlerinin aksini kanıtlamak  için atılmıştım bu yola. Sonra da devam etmişti. 

KIŞA KARDELEN ALAKURT'A YÜREKDELENWhere stories live. Discover now