13

451 60 37
                                    

"Her şey burda bitti.
Toparlan gidiyo'sun.
Zamana bırakmadım
Tehlike arz ediyorsun."

Kulaklıktan çıkan müziğe eşlik ederek evi temizliyordum. Süpürge makinasını ittiğim koltuğun olduğu kısımları süpürmeye başladım.

O kısım iyice temizlenince süpürge makinasının boru kısımlarını biraz daha dik yapıp üzerine eğildim.

"Sıfır tolerans, hadi git, durma.
Yüreğim soğudu, yakamam bir daha.
Kısasa kısas, aşk alır verdiğini..."

Olduğum yerde kalçalarımı ve sağ kolumu kaldırıp hareketler ettiriyor önümdeki hayali seyircilerim ile de düet yapıyordum.

Hızla elimdeki süpürgeyi indirip süpürmeye devam ettim. Hem şarkıya eşlik ediyor hem de dans ediyordum.

Telefonuma gelen üst üste bildirimler ile kesilen müziğimden rahatsız olmaya başladığım için telefona doğru ilerledim.

Felsefe kurbanları grubundan 37 mesaj...

En başları okumayı es geçip son bir kaç mesajı okumaya başladım.

Tuba: Hadi ama çok eğleniriz.

Osi: Bence de bu hayvan herifi nasıl ikna edeceğiz?

Yaren: Biz değil başkası ikna edecek 😈.

Osi: Bazen çalıştırıyorsun saksıyı.

Tuba: Ya ben anlamadım. Kim bu başkası?

Eray: Sizi gebertirim...

Yaren: @ Ayça

Yaren: @ Ayça

Osi: @ Ayça

Osi: @ Ayça

Ayça: Beni neden etiketleyip duruyorsunuz?

Yaren: Ayça

Ayça: Efendim?

Yaren: Seni çok seviyoruz.

Ayça: Konuya direkt gir bence🤷‍♀️

Osi: En sevdiğim insan.
Osi: Erayı ikna et.

Ayça: Banane.

Eray: Ayça ne alaka? O nasıl ikna etsin beni?

Yaren: Yaa oyunbozanlık yapma ne güzel eğlenecektik işte.

Eray: Yaren, dışarı çıkmak istemiyorum.

Tuba: Biz gelelim o zaman?

Eray: Kimseyi görmek istemiyorum.

Yaren: Bir sorun mu var?

Eray: Kafamı dinleyeceğim. Bu sorunsa evet bir sorun var.

Ayça: Neden kırıyorsun bu kadar kişiyi!

Ayça: Yemeyecekler ya seni!

Eray: Bana diyene bakın bir.

Eray: Az önce onları reddeden de sen değil miydin?

Ayça: Onlar senin arkadaşların.

Osi: ?

Yaren: Uuu! Pardon rahatsız ettik sizi Ayça hanım.

Tuba: Gösterdi işte yüzünü.

Eray: Susun! İki gündür sizi tanıyor diye hemen arkadaş mı ilan etmeliydi?

Yaren: Evet.

Osi: Evet.

Tuba: Hayır.

Ayça: Ne istiyorsunuz?

Eray: Dışarı çıkmak istemiyorum ama küçük bir iyilik yapabilirim sizler için.

Osi: Sonunda be oğlum!

Yaren: Ne?

Eray: Ayça da gelsin. Yoksa sizi siteye dahi almam.

Eray: Gelince haber verirsiniz. Ben uyumaya gidiyorum şimdi.

Osi: Sen ne adi bir herif çıktın.

Ayça: Eh o zaman siz başka şeyler bulun. Çünkü bu herifin evine hiçbir şartta girmem.

Osi: Yaren bu kızın bizi hala tanımaması ne acı.

Yaren: Tanıtalım o zaman kendimizi aşk bahçem😔

....

İnanamıyorum. İnanamıyorum. Şu an Osi ile beraber Eray denen herifin evine doğru gidiyorum.

Evden çıkmadan önce aldığım iki sakinleştiricinin bile beni kesmeyeceğini düşünüyorum.

Acaba tüm kutuyu içip kurtulsa mıydım? Kahretsin neler düşünüyorum.

Başımı sağa doğru çevirdiğimde olduğu yerde müzik dinleyip ritim tutan Osi'ye baktım.

Bu çocukta kesinlikle şeytan tüyü, şeytanlık, şeytan geni artık her ne tür şeytan varsa içinde vardı.

Beni evden nasıl çıkardı hala bilmiyorum. O kadar ani şeyler oldu ki beynim resmen kavrayamayıp uyuşmuş ve her şeyi daha yeni kavrıyormuş gibi hissediyordum.

Arabayı Osi'nin işaret ettiği evin önüne park ettim. İki katlı şirin bir evdi. Beyaz renkli evin pencere kenarları açık bir yeşile boyanmış, saksılar ile de her pencerenin önleri güzelleştirilmişti.

Hayalimdeki pinterest evlerine benziyordu.

Daha önce alamadığı hat için yakınan birinin böyle bir evde yaşadığını düşünmezdim. Bu çocuk ya yalancı ya da yalancı.

Osi kapı ziline basıp bir adım geriye hemen yanıma geldi. Başını sol omzuna doğru çevirip bana baktı. "Küs müyüz?"

Evin güzelliğinin büyüsünden kurtulup somurtmaya devam ettim. Osi'nin beklediği yanıtı da vermedim.

Derin bir nefes verip ellerini saçlarının içine daldırdı. "Bak bu senin için de iyi olacak."

Başımı ona doğru çevirdim. "İyi mi gelecek? Osi kötü bir durumda olduğumu sana düşündüren ne bilmiyorum ama hayatım hakkında bir bilgin yoksa karışma hayatıma." Başımı olumsuz anlamda iki yana salladım. "Sanki kendi iyiliğimi dahi düşünemeyecek kadar vasıfsız biriymişim gibi davranıyorsun."

Osi tam bedenini bana çevirip bir adım daha bana yaklaştığında kapıdan bir ses geldi. İkimizde başımızı çevirip baktığımızda Eray tüm güzelliği ile önümüzde duruyordu.




Bir kaç bölüm üst üste atacağım. Eğer yapabilirsem artık hep böyle yapacağım.

Haftada sadece bir gün bölüm gelecek ama o da en az 3 bölüm içinde olacak.

MÜNFERİT //TEXTİNGΌπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα