🌸dokuz 🌸

1.5K 298 213
                                    

Selamlar, nasılsınız? Nasıl gidiyor?

Bu bölümü okuduğunuz tarihi ve saati öğrenebilir miyim?

Bu bölümün geciktiğinin farkındaydım ama bu benim elimde olan bir şey değildi. Bekleyenler için üzgünüm ve inanın ben de sizler gibi sınırın geçmesini bekledim. Ki bu bölümü yayınlarken hala daha sınır geçilmemişti.

Önceki bölümlerin aldığı oy ve okuyucu sayısına bakarak bir oy sınırı koyuyorum, öyle uçarı kaçarı sayılar da değil bunlar. Yüzlerce kişinin okuduğu bir bölümde en azından okuyan iki yüz kişinin oy vermesini istemem gayet normal. Bu bölüme kadar geldiğinize göre hikayeyi beğenmişsinizdir diye düşünüyorum, bir oy vermeyi de çok görmeyin okuduğunuz yazarlara.

Unutmayın, yazarları en çok motive eden şey okuyucularından aldıkları geri dönütlerdir. Bu yüzden yorumlarınızı birkaç kelime ile bile olsa belirtmekten, en azından bir oy butonuna basmaktan geri durmayın.

Bu bölüm +210 oy olduğunda yeni bölüm gelir.

Umarım keyifle okursunuz. Gelecek bölüm görüşürüz, herkese iyi okumalar.


🌸

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🌸

Min Yoongi'nin hayatıma resmi olarak girişinin ilk gününün akşamına doğru kimselere belli etmemeye çalışsam da heyecandan yerimde duramıyordum. Kıpır kıpırdım. Nereden peyda olduğunu bilmediğim bir enerjiyle bütün gün oraya buraya koşturmuştum. Bir önceki yorgun halime karşın bugünkü bu hareketliliğim birkaç kişinin de dikkatini de çekmişti elbette.

Onlara ruhum eşinin koynunda yattığından bugün çok neşeli diyemediğimden güzel bir uyku çektiğimi söylemekle yetinmiştim. Yalan da değildi yani, bebekler gibi uyumuştum. Koltukta başlayan uyuklama seansım bir anda Min Yoongi'nin kollarının arasında, yatak odasına doğru yürüyüşümüzle sonlanmıştı.

Min Yoongi'nin yatak odası... Ben sabah orada uyanmıştım değil mi?

Sen dün gece Min Yoongi'nin dudaklarıyla da epey haşır neşir oldun. diye hatırlattı içimden bir ses. Bir de öpüşmüştük biz değil mi? Sahi, ne öpüşmüştük ama. Hatırladıkça bile kalbim sımsıcak oluyordu. Neyseki Yoongi yanımda değilken etrafa mimoza falan saçmıyordum da kimse fark etmiyordu bu durumu.

Bu mimozaların da nasıl çalıştığını anlayamamıştım bir türlü. Akşamki doktor randevumuzda sorsam iyi olacaktı. Neden yalnızca benim duygularım, hissettiklerim etrafımıza yayılıyordu anlayamıyordum. Herkes için böyle miydi onu da bilemiyordum. Bu çiçek mevzusu ile ilgili gerçekten çok az şey biliyordum ve bir ara, ciddi anlamda bu konunun üzerine eğilmem gerekiyordu.

another cinderella story|yoonminWhere stories live. Discover now