" CİVCİV "

2.8K 227 54
                                    

⭐️Önce yıldızlanalım!

Ayaklarım ne ileri ne de geri hareket edebiliyordu. Gözümün önündeki görüntü hoş bir görüntü değildi. Kenan'ın, onu çocuk gibi azarlayan tavrı içimdeki şüpheyi tetikliyordu. Kafamda milyonlarca soru fink atarken onları basmış gibi hissediyordum ve bu his bana yabancıydı. Sertçe yutkunduğum an göz göze geldik. Öfkeyle harlanan karaları benimkilere değdiği an eridi sanki. Kaşları telaşla indi ve yüzü asıldı. Bir şeyler diyecek oldu fakat ellerimi havaya kaldırıp ona engel oldum. Şu an çok daha hayati bir meselem vardı. En yakın arkadaşımın yanında olmalıydım. Güçlü kalabilmek için sert bir soluk çektim içime ve sanki onları hiç görmemişim gibi ilerlemeye devam ettim. Abim masada tek kalmıştı. Karşısına geçip hem kendi ceketimi hem de Sevde'ninkini elime alırken bir çırpıda konuştum. 

" Abi Sevde'nin kanaması var. Doktora gitmeliyiz. "

Okan abim ne dediğimi anlayamayarak yüzüme bakarken aklımı toplamam öyle güç bir hal almıştı ki ona sakince olan biteni izah dahi edemiyordum.

" Düşük yapıyor olabilir. " 

Ve bu abimi harekete geçirmeye yetti.

" Ne düşüğü? Neyi düşürüyo? " diye saçmalayarak toparlandığında, tuvalette olduğunu söylemiş ve peşine takılmıştım.

Tam o an karşıma çıkıp kolumu tutan Kenan'ın parmakları arasından kolumu sertçe çekerken yüzüne bakmadım.

" Şimdi değil. " dedim yalnızca. 

Elbette konuşacaktık. Fakat şimdi değil. Kenan ne olduğunu anlayamadan arkamızdan gelirken hızlı adımlarla tuvalete varmıştık. Abim Sevde'yi ağlarken bulduğunda daha da panikledi ve koşarak yanına gitti. Sevgilisinin yüzüne yapışan saçları okşayarak kenara çekerken titrek bir sesle konuştu.

" Bebeğim? Tamam. Geldim. İyisin. "

Sevde elini kasıklarına bastırırken dudağını büzmüştü.

" Korkuyorum. " dedi ve hıçkırdı. 

Okan elindekileri arkasına doğru uzattığında Kenan kavramıştı. Sonra bir çırpıda kucağına aldı Sevde'yi ve tuvaletten çıkarttı. Tek bir arabaya toplaşıp en yakın acile giderken herkes çok gergindi. Kenan, Sevde'nin kanaması olduğunu gözleriyle görünce anlamıştı ve sessizdi. Birlikte apar topar acile giriş yaptığımızda Okan, Sevde'yi kucağından indirip getirilen sedyeye yatırmış ve onunla birlikte ilerlemeye  başlamıştı. Biz de peşindeydik. 

Sevde ağlayarak hekimin gelmesini beklerken abim elini sıkıca tutuyor ve sakinleşmesi için bir şeyler söylüyordu. Öyle kötü hissediyordum ki kendi derdimi bile düşünmeyi bırakmıştım. Gözlerimin dolduğunu fark ettiğimde arkamı döndüm. Kızı daha fazla endişelendirmemek için... Ve nihayet hekim geldi. Gerekli tetkikler yapılırken bizi dışarı almıştı. Yanında yalnızca Okan vardı. Sırtımı hastanenin soğuk duvarına yasladığım an aklıma üşüşen anılarla nefes alamadığımı hissedip yumruklarımı sıktım. Yine böyle bir gündü, vakit daha erkendi babamı kaybettiğimde... Gözlerimden artık tutamadığım bir yaş süzülürken Kenan'ın elini uzatıp yanağıma dokunmak istemesi bardağı taşıran son damla oldu. Birden öfkeyle baktım yüzüne ve elini hırçın bir şekilde ittirdim.

" Dokunma. "

Yüzünde acı çeker gibi bir ifade vardı. 

" Biricik. " dediğinde adeta tısladım.

" Kes sesini, biricik deme bana! "

Yüzü acıyla kasıldı. 

" Duygu, bir dinle. " dese de başımı iki yana sallayarak engelledim onu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 20, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

LKS 2Where stories live. Discover now