Çelişki [TOMARRY]

2.Kurucular

"Bu yüzden bazen ona geçmiş ve gelecekle ilgili her şeyi öğretmek için burada olacağım ama başka bir şey yapamam." Merlin dedi ve kurucular ona sorun olmadığını söylediler ve yine de onlara yardım ettiği için teşekkür ettiler. Bundan sonra Merlin, herkese kendi zamanına dönmesi gerektiğini söyleyerek hızla vedalaştı.

"Tamam, ona asa yapmayı öğretmeme ve belli bir yaşta bir asayı özelleştirmesine izin vermeme ne dersin?" diye sordu Salazar, onların asa yapım uzmanı oydu ve diğerleri küçük Harrison'a bu sanatı öğretecek en iyi kişinin o olduğu konusunda hemfikirdi.

"Ona Bitki Bilimi ve Şifa öğreteceğim, belki birlikte Sihirli Yaratıkların Bakımı'nı yapabiliriz, Godric?" Helga teklif etti ve Godric kabul etti, "Evet, yapabiliriz. Ona düello ve biçim değiştirmeyi de öğreteceğim- Karanlık Sanatlara Karşı Savunmayı düelloyla karıştırabiliriz."

"Tamam, o zaman ona tılsımlar, astronomi, belki biraz Kehanet ve Aritmansi öğreteceğim, eğer ilgi gösterirse ve gerçekten bir dahiyse, Antik Rünler ekleyeceğim." Rowena, "Ona iksir yapımını ve Occlumency'yi öğretmek istediğini varsayıyorum, Salazar," dedi. Salazar başını salladı, "Evet, ona bazı Gri bölge büyüleri de öğreteceğim, henüz ne tür bir çekirdeğe sahip olduğundan emin değiliz. Daha karanlık büyülerle başa çıkıp çıkamayacağını test etmek istiyorum."

Grupta gerçekten büyüye duyarlı olan tek kişi olan Rowena, "Çekirdekleri gri hissediyor," dedi.

"Bu, aydınlık ve karanlık büyüleri sorunsuz bir şekilde yapabilmesi gerektiği anlamına geliyor." Godric, Rowena başını salladı, "Evet, bir büyücünün tamamen gri olması oldukça nadirdir. Bizim oğlumuzda da durumun böyle olup olmadığını çok yakında öğreneceğiz."

"Ona altı yaşından önce tehlikeli bir şey öğretmeyi aklınıza bile getirmeyin!" Helga dedi ve Godric kıkırdadı, "Söz yok hanımefendi."

Rowena kıkırdadı, "Merak etme Helga, o güvende olacak."

Ertesi gün kurucular şatolarında yeni bir oda yaptılar: Kurucuların tüm renklerinin karıştığı büyük bir odaydı, artık odada çok fazla mobilya yoktu, yeterince büyüdüğünde Harrison'a mobilya seçmesi için bir şans vermek istediler.

Harrison'ın ilk üç yılı biraz sıkıcı olsa da iyiydi. Şatoda çok dolaştı ve dört yaşına geldiğinde neredeyse tüm gizli geçitleri biliyordu.

Burada yaşadığı ilk üç yıl boyunca kurucularla bağ kurmuştu ve onları hemen hemen ebeveynleri olarak görüyordu, nasıl olmasın? Gerçek ailesi onu geride bıraktı.

Ancak dört yaşındaki küçük yaşta, Harrison daha çok sıkılmaya devam etti ve ebeveynleri - kurucuları diğer çocuklara ders verirken ne yapacağını gerçekten bilemedi.

Ancak kurucular bunu oldukça çabuk fark ettiler ve dersleri hemen orada başladı. Büyünün temellerinden başlayarak.

Tüm kurucular, Harrison'ın ne kadar çabuk öğrendiğini görünce şaşırdılar ve Salazar, Harrison'a hemen asa yapmayı öğretmek zorunda kalmayacağını fark ettiğinde hoş bir şekilde şaşırdı; asasız büyüyü daha önce gördükleri herkesten daha iyi yapabilirdi.

Harrison'ın çok fazla büyü yapmasına izin vermediler: O sadece dört yaşındaydı! Ama ona gerçekten zarar veremeyecek bazı temel büyüler verdiler. İyi bir örnek, " Lumos " du. Harrison karanlıktan şikayet etmeyi severdi, bu yüzden Rowena'dan bu büyüyü duyunca bir süreliğine favorisi oldu.

Derslerinin ilk iki yılı oldukça hızlı geçti ve Harrison altı yaşına bastığı gün Salazar'ı bir iksir laboratuvarına çekti ve Salazar'dan nihayet ona daha sert iksirler konusunda yardım etmesine izin vermesini istedi, Salazar sadece kıkırdadı. Harry'nin onu geri çekmeden önce diğer kuruculara Doğum günün kutlu olsun demeleri için zaman vermemesinin çok komik olduğunu düşündü.

Herkesi şaşırtacak şekilde, Salazar aslında Harrison'a en yakın olandı, her zaman birlikte bulundular, diğer kurucular Salazar'la dalga geçti; ona bir çocuk için nasıl yumuşadığını söylediler.

Salazar her zaman Harrison'ın sorularını yanıtlar, uzun ve ayrıntılı yanıtlar verir ve çocuğun her şeyi anladığından emin olurdu.

"Tamam, benimle gel, biraz malzeme toplayalım ve biraz biber iksiri yapmama yardım etmene izin vereceğim."

Harrison gözlerini devirdi, "Sıkıcı ama tamam."

Salazar'ın malzeme deposuna yürüdüler, Harrison odanın içine hiç girmemişti, bu yüzden odanın neye benzediğini merak etti.

"Kapı kolu yok." Harrison fark etti ve Salazar ona baktı ve "İyi gözlem" dedi. Sonra " Aç " diye tıslayarak kapıya döndü. Kapı açıldı ve Harrison kıkırdadı, "Şifreniz 'açıl' mı? Bu şimdiye kadar duyduğum en kötü şifre!"

Salazar, Harrison'a dönmeden önce kelimenin tam anlamıyla dondu, "Beni anladın mı?"

"Tabii ki yaptım! Az önce İngilizce konuştun."

"Bu İngilizce değildi, Harry."

"Öyleydi! Başka bir dil konuşamıyorum."

Salazar ne yapacağını bilemez halde ona baktı.

"Biliyor musun? Helga pasta yapmış sanırım, bunu sana yerken anlatacağım." Salazar dedi ve Harrison ona iksirleri sorduğunda iksirlerin bekleyebileceğini söyledi.

Rowena, Helga ve Godric'in hâlâ oturduğu toplantı odasına giren Salazar, Harrison'ı oturttu.

"Bu çok çabuk-" dedi Rowena ama Salazar onu susturdu ve şimdi odadaki tüm gözler onun üzerindeydi, Salazar'ın böyle davranmasına alışkın değillerdi.

"Harry, bana bak." Salazar dedi ve Harrison yaptı, Salazar'ın tuhaf davranmasına neden olacak ne yaptığını bilmiyordu ama bundan nefret ediyordu.

"Böyle tepki verdiğim için özür dilerim. Sadece şoktayım. Bana bir çatalağız olduğunu hiç söylemedin."

"O ne- Ah! Artık onu evime sokma şansım bile yok." Godric şikayet etti ve Salazar sırıttı, "Başlangıçta senin hiç bir tanen olmadı."

"B- ben bir çatalağızın ne olduğunu bilmiyorum! Bana inanmalısın." Harrison dedi ve Rowena kafası karıştığı belli olan çocuğa baktı, "Sana inanıyoruz tatlım."

"Çatalağız nedir?" Harrison, Salazar'a sordu ve Salazar içini çekti, "Bu benim aile özelliklerimden biri, sadece doğrudan ailemde var. Bu, yılanlarla konuşmayı mümkün kılan bir yetenek."

Şimdi bu Harrison'ın kafasını daha da karıştırdı, "Ama ben senin doğrudan ailenden değilim, yani bu mümkün değil."

"Bu doğru, o senin ailen değil. Merlin bize birkaç ay önce ailelerinin bir kez bile karşı karşıya gelmediğini söyledi." Helga dedi ve Salazar başını salladı, "Biliyorum, bu yüzden bu çok garip."

"Karanlık lord olabilirdi - o senin ailendi." Rowena teorileştirdi ve Salazar omuz silkti, "Neden konuşabildiği önemli değil, şimdi en sevdiğim çocuğumla harika bir gizli dilim var."

Harrison kıkırdadı, sonunda kendini daha az gergin hissetti ve diğer tüm kurucular sadece Salazar'a bakarak Salazar'ın hepsine ölümcül bir bakış atmasına neden oldu.

"Oh ve sana Parselmagic'i öğretebilirim!" dedi Salazar, aslında heyecanlıydı.

Parselmagic - açıkçası - sadece çataldilinde konuşabilen insanlar için bir sihirdi, ama bu sihir dalı çok daha fazla şeyi mümkün kıldı, bu yüzden Salazar onu sevdi.

"Aynı zamanda gri özünü de açıklıyor." Rowena dedi ve diğer kurucular ona baktı, "Bundan şimdi emin misin?" Helga sordu ve Rowena başını salladı, "Bu çok açık. Tamamen griye yakın olan tanıştığım diğer tek kişi aslında Salazar, bunun parselmagic ile bir ilgisi olabilir."

"Yani Salazar bir kara büyücü değil mi?" diye sordu Godric, afallamış bir halde ve Salazar ona baktı, "Ben değilim, sadece kara büyüleri daha çok seviyorum."

Bu konuşmalarının sonuydu, bunun yerine Harrison'a odaklanmaya başladılar. Ona bazı küçük hediyeler verdiler ve her biri onunla kaliteli zaman geçirdi, sonuçta onun doğum günüydü.

~

İlk birkaç bölüm biraz kısa olabilir ama zamanla uzayacak. Örneğin 6. bölüm 7.1k kelimedir.

tamam görüşürüz <3