|12|

4.5K 586 1.6K
                                    

1k yorum sınırı koyuyorum, voteyi unutmayın pls. İyi okumalar.

***




Tanrı Tüm Sabrı Bana Saklasın

***

Adam içeri girer girmez gördüğü manzara ile neredeyse kusacağını zannetti. Taehyung'un burada bir şeyler yapması, içmesi veya evin önünden bile geçmesi onu o kadar fazla rahatsız etti ki gerçekten yasak olmasa bir tane yumruğu geçirirdi. Ne uslanmaz bir çocuktu, böyle bir oğlu olacaktı var ya... Asla Bayan Kim gibi yumuşak kalamazdı.

Güvenliklerden geçmesi zor olmamıştı zaten öyle bir havası vardı ki sanki sürekli buralarda takılıyor ve geceyi dağıtıyor gibi duruyordu. Herhangi bir yaş problemi de yoktu, sadece kimliğini göstermesi yeterli olmuştu kim neyin nesidir diye.

Ancak birazdan çıkaracak kıyametten dolayı bodyguardların gelip onu yaka paça dışarı çıkarmaya çalışabilirdi. Annesi o konumun aslında seks partisi yapıldığı bir ev olduğunu duysa herhalde artık kalp krizi falan geçirirdi. Jungkook harbi bu kadına acımaya başlıyordu.

Çıplak bedenlere bakıyordu istemsiz, arada gözü seks yapan bazı insanlara kaysa da odak noktasını ve buraya gelme amacını kaçırmamak için hemen gözlerini oradan geri çekiyordu, bulamayınca sinirlendi ve onun ismini bağırdı. "Taehyung!"

Ne ahlaksız ve korkunç bir toplumdu ama, bu ihtiyaç veya zevk değildi, tamamen bir saplantıydı ona göre. Evde insan otuz bir çekince de boşalıyordu nihayetinde.

"Kafayı yiyeceğim! Ne laftan anlamaz, ne sinir bozucu bir çocuk bu!"

Birazcık daha ilerleyecekken yanından geçtiği bir kadın onu gördü ve bu heybetli adamı kaçırmamak için hemen omuzlarından tutup onu kendisine çevirdi. Jungkook tabii ki böyle bir şey beklemiyordu. Kadına sertçe baktı, bir de bununla uğraşamazdı. "Çek ellerini üstümden."

"Sanki gergin duruyorsun, biraz rahatlama ihtiyacın var ha?" Kızıl saçlıydı ve uzun boylu güzel bir hatundu ama bununla gerçekten uğraşamazdı.

"Evet rahatlamaya ihtiyacım var ama o enayiyi bulunca, şimdi çek ellerini üzerimden!"

"Ah, bu kadar inatçı olma."

"Abla beni bir sal ya!" Kızılın yüreğine inmişti, bak gerçekten bunu beklemiyordu işte.

Kadını itmek zorunda kalan adam daha fazla vakit kaybetmeden biraz daha ortamda tur attı, telefondaki konum inatla onun burada olduğunu gösteriyordu lakin etrafta pembe kafalı birini görememekteydi. Haberi de yoktu saçlarını yeniden kahverengi yaptırdığından bu yüzden işi daha da zor olacaktı, sadece renkli saçlı birilerine odaklanıyordu.

Sinirleri iyice bozulmuştu, inatla gözü pembe saçlı birini arıyor ve gözlerinin onu çok kötü bir halde görmemesi için dua ediyordu. Yoksa yemin olsun ki onu burada herkesin içinde rezil ederdi, buraya girdiği için kendisini yeterince öyle hissediyordu zaten.

"Taehyung!"

O sırada Taehyung adamı duymasına rağmen hala olduğu yerden ayrılmıyor, hatta iki beden arasında bacaklarını kırıp eğilmeye çalışıyordu. Gerçekten rezil olmaya hiç mi hiç niyeti yoktu.

"Renoir, iyi misin?" Jimin onu gözleri ile bir şeyler aradığını fark etmişti.

"İyiyim iyiyim, yukarı falan mı çıksak, boş oda falan?"

"Olur." Sarışın onu onaylarken belinden tutmuş ve önünden ilerletmeye başlamıştı. Yoongi ise inatla birilerini arayan adama dikkatini vermişti. "Yazık, umarım sevgilisini aramıyordur."

Opposite Rhythms (Twins:Taekook/Vgguk) Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu