|8|

2.9K 465 1.2K
                                    


Medya Gguk bebeğim.

***

İlk Hayal Kırıklığı

Evet sonunda olunması gerektiği yere gelebilmişti Gguk. Zor adımlar atsa dahi ona destek sağlamıştı V. Hatta masasına kadar onu bırakmıştı bile. İnatla çocuğa ne olduğunu soruyor, yardım edebileceği bir şey varsa yapabileceğini söylüyor ve kendi çapında destek olmaya çalışıyordu. Lakin Gguk pek bir şey söyleyemiyordu sadece hayatın yükünü şu sıralar fazla hissettiğinden bahsetmişti.

Bir sevgilisi olduğunu bilmiyordu. Hatta onu uzun zamandır yalnız biliyordu. Bu yüzden onunla hayaller kurmak, ona biraz daha kapılmak, onun için daha cazip bir hale geliyordu ama şimdi keşke bunu yapmasaydım demekten de kendini alıkoyamıyordu. Kadını çok kıskanmıştı... Yüce Tanrım... Onunla yarışmak bile aptallık olur diye düşündü.

Dersin başlamasına hala daha vardı ama diğerinin dersi belki de başlamış olabilirdi. Yine de V çocuğun yanına oturdu ve onun konuşmasını bekleyene kadar yanında durdu. En azından ağlamadığını görmek istiyordu.

"Sıkıntın ne Afrodit?"

"Bana Afrodit... Demezsen sevinirim."

Adam bir anda ne olduğu konusunda anlam verememişti ama yine de onu ikiletmezdi. Oysaki bu adı ona demeyi o da çok sevmişti ama istemiyorsa yapabileceği bir şey yoktu. "Oh, pekala."

Dudakları istemediğini söylese de içinden bir ses hala keşke ona Afrodit demeye inatla devam etse diyordu. Her ne kadar hoş olmayan bir durumda olsa da duygularına hüküm etmek zordu. O kendisine Afrodit'i her söylediğinde kalbi çarpıyordu, başkasına ait bir adamın bunu demesine gerek yoktu... Gerek yoktu.

"Bu... Hastalığın ile ilgili mi? Rahatsız mı etti seni? Birilerinin bu çıkarımı yapabilme ihtimalinden mi korktun yoksa? Ah, cidden çok düşüncesizim haklısın."

Gguk kaşlarını hüzünle çatmıştı ve gözleri ipiri olmuştu, tüm ışıklar ise gözlerine sığdığından ne kadar da masum ve parlak bir görüntü ortaya çıkıyordu. Elini yavaşça onun bileğinin üzerine koydu, nazikçe sus demek ister gibiydi. Ardından birkaç cümle fısıldadı. "Hayır... Bu hayatımda duyduğum en güzel şeydi... Teşekkür ederim, kimse beni böyle güzel tanımlamamıştı."

Ardından elini onun bileğinden çekti. Başını kendi ellerine doğru çevirdi eğer onun o yeşil gözlerine bakarsa etkileneceğinin farkındaydı. Bu arada gözlerini yakından görene kadar sahiden lens olduğunu sanıyordu ama değildi... Gözleri kopkoyu bir yeşildi, zümrüt gibi. Gerçekten Tanrı ona özene bözene yaratmış olmalıydı, burnunun ucundaki bir ben bile öyle dikkat çekici ve güzel duramazdı çünkü. Taehyung'un da dudağının üstünde ve kirpiğinin altında bulunmaktaydı. İkisi dehşet benzese de Gguk için nedense Taehyung hiçbir zaman dikkatini çekmemişti onun, üstelik Taehyung cinsel kimliğini saklamıyordu bile.

Gguk dilinin ucunda kalmış birkaç cümleyi de dışarı çıkardı sevdiği adamı kötü hissettirmemek için. "Senlik bir sorun yok. Sen çok iyi birisisin, her şeyin en güzelini hak ediyorsun, mutlu olmayı da öyle."

Bensiz olacaksan bile razıyım mutluluğuna elbet, zira birkaç kere beni arkana alıp desteklemen bile benim için çok öte bir hayal gibiydi.

"Sen hayatımda gördüğüm en iyi insansın Gguk, sen de mutlu olmayı hak ediyorsun. Peki sen neden mutlu değilsin?"

"İyiyim ben."

"İçine atarsan olmaz. Toparlanamazsın."

"Deniyorum, duygularımı paylaşmayı deniyoruum ama insanlar buna engel oluyor."

Opposite Rhythms (Twins:Taekook/Vgguk) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin