BİR KAVGA BAŞLAT - Errorink

BÖLÜM 6

Ink'in bakış açısı:

"Ink, abim çok garip davranıyordu. Bana bağırdı." Blue dedi.

"Merak etme her şeyi düzelteceğim. Bu olaydan etkilenen herkes agresif. Merak ediyorum da, sen neden değilsin?"

"Belki de agresif olamayacak kadar iyi birisiyimdir?"

"Neyse şu an konumuz bu değil."

Blue ile sarılmayı bıraktık. Artık ağlamıyordu. Onu ağlarken görmeye hiç alışık değildim. Oysa o, hep sevecen birisidir. Hayata yeni bir ışık saçar. Etrafına neşe yayar.

Etrafıma bakındım. Error ve 404 kavga ediyor gibiler. Acaba ne oldu? 404 başka bir yere gitti. Error ise şimdi etrafına bakıyor. Yokluğumu farketti sanırsam. Beni gördü. Buraya doğru geliyor.

"Kalk, gidiyoruz." Error dedi.

"Nere-"

Ben daha sözümü bitiremeden ipler beni sardı. Error bir portal açtı ve beni fırlattı. Yere çakıldım. Blue ise sadece olanları izliyordu. Error da ardımdan portala girip portalı kapattı.

"Sana demiştim ben bir daha onunla anlaşma yapmam."

"Ne konuştunuz ki?"

"Sorma bile. Başka bir şey bul."

"Error durum apaçık ortada! Düzeltebileceğini söyledi!"

"Karşılıksız yapacağını mı sanıyorsun cidden? Eğer öyleysen gerçekten aptalsın."

"Error ben-"

"Kes sesini. Hayır dedim."

Bulunduğumuz yerin Anti-Void olduğunu farkettim. Zaten şu aralar gidebileceğimiz fazla bir ae kalmadı. Neredeyse artık hepsi tek bir ae haline geldi.

"Peki ne yapacaksın Error?"

"Science'ı gördün mü? Belki o bir şeyler biliyordur."

"Hayır görmedim. Onun ae'si hala normal."

"Belki bir şeyler biliyordur."

"Peki o zaman, gidip onunla konuşalım." dedim.

Ancak gitmek yerine ipler beni daha sıkı sardı. Beni pufun üzerine fırlattı.

"Error! Ne yapıyorsun??"

İpler vücudumda hareket etti. Onlardan kurtulmaya çalıştım ama başarılı olamadım. Ne kadar çok hareket edersem o kadar rahatsız edici oluyorlardı.

"Kıvranmayı bırak ve sabit dur."

Error'un dediğini yaptım ve sabit durdum. Ama bir şey değişmedi. Error da pufun bir kısmına geçerek uyuma pozisyonu aldı.

"Ne yapıyorsun?"

"Yoruldum, biraz dinleneceğim."

"Beni bu şekilde bırakma!"

"Sende uyu o zaman."

Error'a baktım. Kendinden emin gözüküyordu. Yani bu konuda ciddi. Her ne kadar hala kurtarmamız gereken bir çoklu evren olsa bile dinlenmekten bahsediyor. Ona gerçekten inanamıyorum.

Açıkcası şimdi benimde biraz uykum geldi. Biraz şekerleme yapsam galiba bir sorun olmaz. Pft şu işe bak. Düşmanımla beraber uyuyoruz. Yan yana olmasakta ikimizde aynı puftayız.
Kısa süreli bir uykuya daldım.

Error'un bakış açısı:

Ink'in uyuduğuna tamamen emin olduktan sonra ayağa kalktım. Peşimden gelmesini istemiyordum. Bir şeylerin daha da kötü olmasından korkuyorum.

Science'ın yanına gitmek için bir portal açtım ve onun yanına gittim.

Muhtemelen laboratuvarında çalışıyordur.

Laboratuvara gittim ve aniden kapıyı çarparak açtım

"SCIENCE NEREDE!?"

Bir kısım topluluk bana bir yön işaret etti. Hızlı adımlarla oraya gittim. Dedikleri gibi o buradaydı. Biraz endişeli görünüyor. Acele hareket ediyor.

"Merhaba demeyecek misin?"

Science'ın dikkatini çektim. Buraya geldiğimde beni farketmemiş olmalı. Hemen elindeki eşyaları bir yere bıraktı.

"Seni görmedim. Ayrıca, burada ne arıyorsun?"

"Sana bir şey soracağım. Dostça."

"Pft. Bu yeni. Buralara yok etmek dışında gelmezsin. Nedir bu soru merak ettim açıkcası."

"Keşke seni şu an öldürebiliyor olsam. Ama daha önemli işlerim var. Alternatif evrenlerin neredeyse her biri tek bir parça haline geldi."

"Tam tahmin ettiğim gibi."

"Ne, nasıl yani?"

"Bir deney üzerinde çalışıyordum. Güçlü bir deney. Kırılmış olan parçaları tek bir araya getirebilmesi için. Ancak yaklaşık 2 gün önce deneyim çalındı."

"Sence bu olayın deneyle bir ilgisi olabilir mi?"

"Biraz dozunu aşırı kaçırmıştım. Bu yüzden evrenler gibi şeyleri birleştirici etkisi olabilir."

"Nasıl düzeltileceğini biliyor musun?"

"Hayır, henüz değil."

"Kimin çaldığına dair bir fikrin var mı?"

"Çalınmadan önce 3 kişi buraya uğradı. Ink, Blue ve Dream."

"Demek 3 şüphelimiz var. StarSanses."

"Aynen öyle. Ama hiç birinin çalacağına inanmıyorum."

"Şu an kimin çaldığı önemli değil."

"Hayır önemli! Eğer çalan kişi deneyin hepsini kullanmamışsa bir şekilde düzeltici başka bir deney yapabilirim."

"Peki, eğer bulucak olursam deneyi sana geri getiririm. Çoklu evrenin kaderi için."

"Pekala."

En azından bu iş 404 ile çalışmaktan daha kolay. Asla 404'ün bunun karşısında istediği şeyi kabul etmeyeceğimden Sci ile çalışmaya karar verdim. Ancak her ne kadar Sci bir deney daha yapacak olsa bile tam işe yaramayacak. Sadece evrenleri eskisi gibi ayırmış olacak.

Oysaki silinen bir çok kod var.

Her birini tekrar yazmak gerçekten zaman alır. Bu olayı başlatan şeyi, yani deneyi, bulabilecek olursam belki resetleme için bir şansımız olur. Evrenler ayrıldıktan sonra her şeyi resetleyecek olursak, her şey eski haline geri döner.

Peki bu deneyi kim, neden kullandı?

Ink, Blue ve Dream.
Üçününde böyle bir amacı olduğuna inanmak zor.

---------
691 kelime!! Umarım beğenmişsinizdir.
Mutlu kalın :)