"bal" final.

6.3K 733 1.5K
                                    

slm

hosgeldiniz final bolumune

iyi okumalarr^^

***

Jisung odadan çıkmadan önce son bir defa boy aynasından kendine baktı. Beyaz takım elbisesi içinde oldukça zarif görünüyordu. Gözünün içine giren küçük saç tutamını parmağıyla geriye attı ve gülümsedi. Tam çıkacakken gözü, masanın üzerinde duran parfüme takıldı. Parfüme doğru adımlamaya başladı. Makyaj masasının koltuğuna oturdu ve parfümün kapağını açtı yavaşça. İlk olarak parfümün kokusunu içine çekti. Oldukça hoş bir kokusu vardı. Bahar gibi kokuyordu adeta. Gülümsedi ve parfümü sıktı.

Son bir kez aynadan yüzüne baktı. Oldukça hoş göründüğüne karar verdiğinde oturduğu yerden kalktı ve odanın kapısına doğru ilerlemeye başladı. Kapının kolunu kavradı ve yavaşça kendine doğru çekti kapıyı. Kapıyı açtığı gibi gördüğü tanıdık yüze ilk birkaç saniye şaşkın şaşkın bakmış olsa da daha sonrasında şaşkınlığının yerini mutluluk aldı.

"Çok güzel olmuşsun Ji."

Hayranlıkla kendisini izleyen Minho'ya baktı ve daha sonrasında gözlerini kaçırdı. Birazdan resmen evleneceklerdi. Karşısında dikilen genç adamı baştan aşağıya süzdü ve, "Sen de çok güzel olmuşsun." dedi. Minho, siyah saçlı çocuğa hafifçe gülümsedikten sonra elini uzattı.

"Herkes bizi bekliyor. Gitmeye ne dersin?"

Jisung duyduğu şeyle beraber Minho'nun koluna girerken, "Gidelim." dedi sessiz bir ses tonuyla. İkili büyük evin bahçesine doğru ilerlemeye başladığında aynı zamanda konuşuyorlardı.

"Birazdan evleneceğiz inanabiliyor musun?"

Minho küçük bir kahkaha attı ve kafa salladı.

"On bir ay önce Jisung ile evleneceksin deselerdi kahkahalara boğulurdum büyük ihtimalle."

Jisung, yanındaki bedene hafifçe göz devirirken eş zamanlı olarak gülümsüyordu.

Bahçeye girmeden önce derin bir nefes aldı ve yanındaki genç adama döndü.

"Aile arası olmasına rağmen neden bu kadar stres oldum ki ben!"

Minho omuz silkti ve Jisung'un alnına bir öpücük kondurdu. "Hadi gidelim. İnsanlar bizi bekliyor." Jisung duyduğu şeye kafa sallarken çoktan bahçeye girmişlerdi bile. Herkes bir anda alkış çalmaya başladığında Minho hafifçe irkilmiş, daha sonrasında yaşadığı şeye hafifçe kahkaha atmıştı. Nikah memuru gelen çifti gördüğünde kendine çeki düzen verdi ve boğazını temizledi. Minho ve Jisung sonunda nikah masasına geldiklerinde nikah memuru ikiliye ufak bir bakış attı.

"Başlayalım mı?" dediğinde ikili bu defa hafifçe kafa salladı. Nikah memuru da aynı şekilde kafa salladıktan sonra boğazını temizledi.

"Sayın davetliler. Bugün burada sevgili Han Jisung ve Lee Minho'nun nikah töreni için toplandık."

Nikah memuru Minho'ya ufak bir bakış attı ve sözüne devam etti.

"Sayın Lee Minho, Han Jisung'u eşin olarak kabul ediyor musun?"

Minho mikrofona doğru uzandı ve, "Evet!" dedi yüksek bir sesle. Büyük bahçede yükselen alkış seslerini durdurmak adına nikah memuru tekrar ve tekrar boğazını temizledi. Memurun gergin olduğu her halinden belliydi. İlk defa iki erkeğin nikahını kıyıyordu.

"Sayın Han Jisung, Lee Minho'yu eşin olarak kabul ediyor musun?"

Jisung da aynı şekilde mikrofona uzandı ve, "Evet!" diye bağırdı.

aurora ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin