Bölüm 16-Kaçış

212 15 6
                                    

Sözlerim bittiğinde Ashley yanaklarından bir kaç damla yaş süzülmesine izin verdi. Elinin tersiyle hızla gözyaşlarını silip söylediklerimi başıyla onayladı ve duruşunu dikleştirerek karşıma dikildi. Az önceki masum kız bir an da cesarerlenmişti. İşte bu ikimiz içinde iyiydi.

➖➖➖➖➖➖➖➖➖➖➖➖➖➖

Ne yapacağımızı düşünmeye dahi vaktimiz olmadığı için hızla merdivenleri çıkmaya başladık. Doğrusu günlerdir aç olmamıza rağmen bu kadar hırs yapıp hızlı olmamız beni bile şaşırtıyordu.

Merdivenleri çıktıktan sonra tahta kapağı yavaşca kapatıp ben önden Ashley arkadan temkinli adımlarla yürümeye başladık. Her ne kadar Ashley belli etmemeye çalıssada korktuğunu nefes alıp verişlerinden bile anlayabiliyordum. Doğrusu o korku bende de vardı. Ama benim korkum yakalanmam değildi, yakalanmamızdı. Yakalanırsam Ashley'ye verdiğim sözü tutamama korkusuydu. Tüm çabalarımızın son bulacağı korkusuydu. Benim korkum oydu.

Düsüncelerim adeta bir matkap gibi beynimi kurcalarken yukarıdan gelen kapı sesiyle ve Ashley'nin sessiz ama korkulu çığlığıyla kendime geldim. Hızla Ashley'nin bileğinden tutarak onu merdivenin yanına götürdüm. Ashley orada beklerken ben de sessiz olmaya çalışarak mersivenleri teker teker çıkmaya başladım. Son basamağa geldiğimde bir elimle duvardan destek alıp diger elimle de bodrumun kapısını yavaşça araladım. İçeriye o küçük aralıktan biraz göz gezdirdiğimde kimsenin olmadığını farketyim. Sanırım adam dışarı çıkmış olmalıydı. Ama yine de emin olmak adına bir iki dakika daha bekledim.

Yaklaşık iki dakikanın sonunda hâlâ gelen giden olmadığı için merdivenin kenarından, aşağıda dizlerini kendine çekerek oturan Ashley'ye gelmesini işaret ettim. Sessiz ama hızlı olmaya çalışarak merdivenleri çıktı ve yaklasık bir dakika sonra yanıma gelmişti. O'na önden gideceğimi ve beni takip etmesini söyleyerek kapıyı açtım. Bir yandan ilerliyor bir yandan da etrafı kolaçan ediyordum. Büyük holün ortasına geldiğimizde Ashley'ye bakmak için arkamı döndüm. Ancak o bundan korkmuş olmalı ki hızla yerinden sıçradı ve önceden dolmuş olan gözlerinden bir kaç damla gözyaşı akmasına izin verdi. O'nu bileğinden tutup hızla kendime çektim ve saçlarını öpüp konuşmaya başladım.

Şş.. Sakin ol. Sadece iyi misin diye bakmıştım.

Bir kaç saniye sonra ağlaması durduğun da hızla başını aşağı yukarı salladı ve benden ayrıldı.

Daha fazla orada durmamak için hızlı adımlarla evin çıkışına ilerleyip kapının kulpunu çevirdim. Ama açılmadı. Ashley'nin gözlerindeki umut kırıntısını görünce bir daha denedim yine açılmadı. Ahh kilitliydi.. Lanet olsun.

Etrafa baktığımda hiç anahtarın olmaması üzerine başka bir yol aramak için odaların kapılarına ilerledim. Belki bir pencere ya da başka bir yol bulabilirdim. Ben odaların kapılarına ilerlerken Ashley'nin olduğu yerde sayıkladığı cümleler elimde olmadan sinirlenmeme sebep oluyordu.

Ashley⏩

"Asla buradan çıkamayacağız, asla"

Galiba deliriyordum. Durmadan bu cümleyi tekrarlarken Kevın'ın sert bir şekilde bileğimden tutmasıyla düşüncelerim son buldu.

"Hayır artık bugün buradan çıkacağız. Sen de o aptal çeneni kapatıp bir şeyler düşünsen iyi olur"

Haklıydı. Tek başına ne yapabilirdi ki. Tamam belki pek bi yardımım olmayacak ama en azından onun gibi çabalayabilirdim.

Olduğum yerde etrafıma bakındığımda kenardaki kücük pencere dikkatimi çekti. Hızla Kevın'a dönüp konuşmaya başladım.

Kevın. Kevın burada bir pencere var. Buradan çıkabiliriz.

Söylediklerim O'na mantıklı gelmiş olmalı ki hızla pencereye ilerledi. Tabi ben de peşinden. İçimdeki korku yerini sevince bıraktığında yüzümden bir türlü silemediğim gülümsemem Kevın'ın konuşmasıyla son buldu. Gülümsemem yavaşca düz bir çizgiye dönüşürken Kevın'ın sözleriyle içimdeki sevinç ve umut da parçalanmıştı.

Lanet olsun. Pencerelerde demir var.

Ne bekliyoduk ki bir katilin evinden elimizi kolumuzu sallayarak çıkacağımızı mı ? Ahh saçmalama Ashley. Umudum tükenmiş bir şekilde Kevın'a baktığımda o benim aksime daha hırlı bir şekilde aralık olan büyük kirli beyaz kapıdan içeriye girdi. Arkasından bakarken kafamı iki yana sallayıp ben de evin içinde başka bir çıkış yolu bulmaya çalışıyordum. Kevın'ın az önce girdiği kapı şiddetle açıldığında korkuyla başımı o tarafa çevirdim. Kevın yanıma gelip bileğimi tutup çekmeye başladığında ne oldu gibisinden sorduğum tüm soruları askıda bırakarak az önceki kapıyı açıp beni içeriye soktu. İçeriye göz gezdirmeme fırsat vermeden karşımda gördüğüm arası aralık olan büyük cam kapıyı biraz daha açarak kendisiyle beraber beni dışarı çıkardı. Yüzümdeki şaşkın ve aptal bir sırıtışla Kevına'a döndüğümde onun da bana sırıtarak bakmasıyla zoraki konuştum.

Ne yani kurtulduk mu ?


You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 19, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

KATİLWhere stories live. Discover now