4.

103 20 6
                                    

Kontrol etmeden attım yazım yanlışım varsa uyarın lütfen.
iyi okumalarr

Jungkook~

Taehyung'un gitmesinin üstünden tam olarak 8 saat geçmişti. Bu süre içerisinde 12 hastaya daha test yapmıştık. Doğru düzgün yemek bile yiyememiştim daha fazla açlığa dayanamayıp Hoseok'u arayıp yemek sipariş etmesini söyledim. Bu sırada laboratuvardaki hemşirelerden biri kan sonuçlarının çıktığına dair bir mesaj atmıştı. Üstümdeki hastane önlüğünü düzeltip hızlı adımlarla laboratuvara girdim. Hemşirenin uzattığı kağıtları alıp tekrar odama çıktım. Taehyung dışında 6 kişinin daha sonuçları çıkmıştı. Diğerleri de muhtemelen yarına kadar çıkmış olurdu. Tek tek tüm sonuçları incelemeye başladım.

Baktığım 6 kişinin de tüm sonuçları temizdi yani geni taşıyan yoktu. Sıra Taehyung'a gelince gerilmiştim. Tam dosyanın kapağını açarken elinde pizza kutuları ile Hoseok içeri girdi.

"İyi ki aradın, yemek yemeyi unutmuşum."

"Unutmuş musun?"

"Sorma ya, hem testlerle uğraştım hem de Yoongi'ye yardım etmek zorunda kaldım. Aklımdan çıkmış tamamen."

"Sen benim asistanımsın o birşey derse yapmak zorunda değilsin biliyorsun değilmi?"

"Biliyorum ama çok yoğundu, azıcık yardımdan birşey olmaz."

"Siz bir şeyler karıştırıyorsunuz gibi."

"Yok canım olurmu öyle şey, kafanda kuruyorsun resmen."

"Hiç inanmadım nedense." Hoseok pizza kutularından birini bana uzattığında daha fazla konuşmayarak yemeğe başladım. Sonunda mideme doğru düzgün bir şey girmesinin mutluluğu ile oturduğum sandalyede iyice yayıldım. Sohbet eşliğinde yemeklerimizi yerken Hoseok işinin olduğunu söyleyerek gitmişti. Bende yemekten sonra iyi gider diye sigara içmeye çıktım. Çok içen biri değildim ama arada canım çekiyordu. Hastanenin arka bahçesindeki banklardan birine oturup sigaram bitene kadar durdum dışarıda.

Tekrar odama çıkarken aklımda Taehyung'un sonuçlarına bakmak vardı. Odama girdiğimde hava kararmaya başladığı için ışıkları açtım ve önlüğümü çıkardım. Sonunda masanın başına geçebildiğimde bir şey çıkmayacağını umarak sonuçları incelemek için dosyayı açtım. Bir kaç sayfayı çevirdikten sonra gördüklerim ile hayal kırıklığına uğradım.

Geni taşıyordu.

Ne yapacağımı bilmeyerek uzun bir süre düşündüm orada. Gözlerim dosya ve bilgisayar arasında gidip geliyordu. Şu an  bilgisayara sonuçları girmem lazımdı ama elim  varmıyordu. Devlet işin içine girecekti, bu da Taehyung'u muhtemelen uzun bir süre görmeyeceğim anlamına geliyordu. Dosyayı da yanıma alarak odadan çıktım, çoktan hava kararmıştı. Dışardan bakılınca muhtemelen kötü bir haldeyimki yanımdan geçen insanların bakışları hiç normal değildi. Yutkunamıyordum bile boğazıma bir yumru oturmuştu.

Arabama bindiğimde ise ne yapmam gerektiğini tekrar tekrar düşündüm. En sonunda verdiğim karar ile cebimde olan telefonumu çıkarıp daha önce kaydettiğim numaraya tıkladım. Onun da bunu bilmeye hakkı vardı sonuçta. Telefon çalmaya başladığında ne söyleyeceğimi kafamda oturtmaya çalışıyordum. Aklımın karışık olması ile beraber kelimelerin ağzımdan çıkabileceğini hiç sanmıyordum. Sonunda açılan telefon ve karşıdan gelen "Efendim Jeon." sesi ile biraz da olsa toparladım kendimi.

"Git." Dedim. "Taehyung senin gitmen lazım yoksa bulurlar seni. Girmedim sonuçları ama sakladığımı öğrenirlerse kötü olur. Doldurduğun formu ve sonuçları al hiç gelmemişsin gibi yapabiliriz. Kameraları ben hallederim. Silerim yani görüntülerini" Arka arkaya saymaya devam ettiğim cümleleri Taehyung'un sesi bölmüştü. "Jungkook lütfen sakin ol yüz yüze konuşalım olur mu? Nerdesin sen?" "Ben hastanenin önündeyim." "sana konum atacağım ama arabayı kullanmadan önce iyice sakinleştiğinden emin ol olur mu?" Nasıl bu kadar sakin davranıyordu anlamamıştım, ya olayın ciddiyetinin farkında değildi ya da olayı anlamamıştı yoksa bu kadar sakin olmazdı. "Tamam." Diyebildim ve ardından telefonu kapattım. Kapattıktan 5-10 saniye sonra konum atmıştı sonrasında ise arabamı çalıştırdım.

Attığı konuma geldiğimde şaşırmadan edemedim. Yüz yüze konuşalım derken evinden bahsettiğini düşünmemiştim, gerçi bu büyüklükteki bir yere ev denilebilirse. Arabamdan indim ve karşımdaki krem renkteki eve doğru adımladım. Bahçesi kocamandı ve çiçeklerle doluydu. Konuma son kez bakıp emin olduktan sonra zili çaldım. Kapı açıldığında üstüme atlayan köpek ile korkup biraz geri çekildim. Çok tatlı bir köpekti. Kendime gelip köpeği hızlıca kucağıma aldım, ben köpeği severken Taehyung "içeri gel lütfen." Demişti. Kucağımdaki köpekle beraber eve girdim ve kapının karşısındaki koltuklara doğru ilerledim o sırada da Taehyung "Hoşgeldin." Dedi. Hoşbuldum derken sesimi olabildiğince sabit tutmaya çalıştım ama sesim her zamankinden daha kısık ve ince çıkmıştı. Koltukların yanına geldiğimde kucağımdaki minik köpeği yere bıraktım ve tekli koltuklardan birine oturdum. Söze nasıl başlayacağımı hiç bilmiyordum. Sonunda tüm cesaretimi toplayıp "Taehyung özür dilerim bu saatte rahatsız ettim ama konuşmamız gerek." Dedim. "Rahatsız etmedin, konuşalım tabii." "Nasıl diyeceğimi bilmiyorum inan ki." Oluşan bir sürelik sessizlikle beraber iç çekmiştim. Konuşmakta ciddi anlamda zorlanıyordum. Karşımda bu kadar tatlı bir adam varken bu psikopat genin onda olduğuna inanmak istemiyordum. Karşımda potansiyel bir katil oturuyordu.

"Taehyung, sen bu geni taşıyorsun." Diye söze başladım. "Biliyorum." Diye sözümü kestiğinde kafam karışmıştı. "Ne demek biliyorum?"

"Yani normal olmadığımın bende farkındayım."

"Ne demek istiyorsun Taehyung?"

"Fark etmiştim demek istiyorum."

"Sen işin ciddiyetinin farkında değilsin sanırım."

"Gayet farkındayım Jeon."

"Sen kesinlikle iyi değilsin sonra konuşalım bence bu konuyu."

Oturduğum koltuktan kalkıp tekrar kapıya doğru yöneldim. Ayağa kalkma zahmetinde bile bulunmamıştı. Kapıya ulaştığımda kolu yavaşça aşağı indirdim ama kapı açılmadı. Bir kaç defa daha deneyince bende bir sorun olmadığını anladım.

Kapıyı kilitlemişti.

"Kapıyı aç gideceğim." Sonunda ayağa kalkma zahmetinde bulunup dibime kadar girdiğinde bende bir kaç adım geriledim. Kaçacağım bir yer yoktu. Ellerimi göğsüne koyup biraz çekilsin diye ittirmiştim ama yerinden bir santim bile oynamadığı.

"Taehyung, uzaklaş."

"Eğer bu kadar güzel olmasaydın seni şuracıkta öldürürdüm Jeon."

Selam selammm sonunda olaya giriş yaptık...♡♡

Mutlu günler dilerimm



to eternity|taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin