Part 2: Benimle evlenir misin?

1.6K 69 57
                                    

Multimedya: Şebnem Ferah - İstiklal Caddesi


Yağmur başlarken adımlarımı geri geri atıp sanki hiçbir şey görmemişim gibi pansiyondan içeri girdim. Odama girdiğimde ilk işim pencerenin önüne çok yaklaşmadan hızlıca perdeleri kapatmak oldu. Titreyerek yatağıma oturdum. Başımı ellerimin arasına alıp şoku atlatmaya çalıştım. Az önce babamı görmüştüm. Küçükken beni serçe'm diye seven babam ama aynı zamanda annemle beni terk edip giden babam...

Küçükken sesim çok güzel olduğu için bana ne olacaksın dediklerinde hep Sezen Aksu olacağım derdim. Babam o yüzden serçe'm diye severdi beni. Sesimin güzel olmasıyla çok gurur duyar, şarkı söylediğimde çok mutlu olurdu.

Diğer yandan kendimi bildim bileli annemle kavga ederlerdi, hiçbir zaman aşık bir anne babanın çocuğu olmanın tadını bilmedim. Ama en azından babam beni seviyordu. Bu da yeterdi. Babamın beni sevdiğini sanmamın kocaman bir yalandan ibaret olduğunu öğrendiğim gün hem babamdan hem de hayattan ilk tokadımı yedim. Konservatuara giremediğim yıl, yetenek sınavından ağlayarak eve döndüğümde babamın omzuna yatıp teselli bulacağımı, ''Seneye tekrar denersin, kazanırsın. Senden önemli değil ya.'' deyip saçlarımı okşayacağını hayal etmiştim. Bunun yerine deliye dönüp masayı, sandalyeyi devirdikten sonra yanağıma okkalı bir tokat indirmişti.

''bunun için mi baktım ben sana yıllarca bu muydu mükafatı?''

Hücum eden yaşlar gözlerimi yakarken elimi yanağıma götürdüm. Canım çok yanmıştı.

''Baba ne diyorsun sen?''

''Bunca sene eşşekler gibi baktım ulan sana... hem senin hem anan olacak bu karının kahrını çektim onca yıl!''

''Ama...''

Bir tokat daha indi sağ yanağıma. Annem kolumdan çekip önüme siper oldu.

''Ne oldu kızınla da mı bitti işin?''

Annemi sertçe itip yere düşürdü.

''Hayır henüz bitmedi...''

kolumu sertçe tutup, sarsmaya başladı.

''Bana bak seneye tekrar deneyeceksin ses yarışmaları marışmaları ne varsa gireceksin! Şarkıcı olacaksın bizi bu hayattan kurtaracaksın. Anladın mı?''

Titremekten cevap veremedim, benim sesime hayran babam neredeydi? Zaman zaman anneme tokat atarken görürdüm onu ama bana ilk defa elini kaldırmıştı. Masadaki rakı şişesini gördüm, son zamanlarda içkiyi hem fazla kaçırırdı.

Titrek bir sesle ''Baba sen sarhoşsun sonra konuşalım'' dedim. Babam çenemi sıktı.

''Sana mı soracağım? Bana bak Yaren ne yapıp edip ünlü olacaksın bizi de zengin edeceksin! Sana anladın mı dedim?''

Hızlıca başımı evet anlamında salladım. Elini çenemden çekti.

''Güzel.''

Yerdeki sandalyeye bir tekme attı. Ağlayarak annemin yanına oturup, ona sarıldım. Annem bir gün bu anın geleceğini bekliyormuş gibi hüzünle bakıyordu. Dizlerine yatıp, elini saçlarıma koydum okşasın diye. Annemin dizlerinde ağlamaya başladım uzun uzun...

Elim boş döndüğüm her yarışmadan sonra babamdan yediğim dayakların sayısı artıyordu, garson olarak bir iş bulmuştum ama kazandığım para elbette babam için yeterli değildi. Bir sonraki sene sınava tekrar girmemi bekleyemeden, bir gece annemle beni terk edip gitti zaten... Babamdan sonra annem şarkı söylememi yasakladı, bir sonraki yıl yetenek sınavlarına girmeme izin vermedi. Garsonluğa devam ediyor, kıt kanaat geçiniyorduk ama benim aklım taşlı, tüylü kostümlerle, elimde mikrofonumla, ışıklar altındaki sahnede olmaktaydı... anneme karşı gelip bir pavyonda şarkıcı olarak işe başladım. Annem bunu kabullenemedi, namusumla çalışabileceğime de hiçbir zaman inanmadı. Böylece zaman içinde koptuk birbirimizden, ben gündüzleri garsonluktan, akşamları da pavyondan kazandığım parayla yeni bir oda bir göz eve çıktım. Ve benim mutsuz, küçük ailem böylelikle son buldu. Şimdi dönüp bakıyorum da ne kadar da pamuk ipliğiyle bağlıymışız birbirimize.

Benimle Yan (KarYar)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin