Öfkenin elleri boğazımı sıkarken son kez kokunu almak istedim. Bize ne oldu bilmek istedim. Ölen kişinin ben olmadığıma inanmak istedim.
Sen ise bir mezarın başında ağlıyordun. Askersin sen, akmamalı gözünden yaş. Ölüyüm ben, atmamalı bir daha bu ka...
Cumartesi günü bölüm atamam diye bugünden atmak istedim bölümü. Bazı aksiliklerden dolayıbölümgeçgeldi, kusura bakmayınızşimdiden. Bayram hediyesitadında bir bölümyazdım, tümyaralarımızı saracak birbölüm. Son iki şarkı da fav :) Şimdiden bayramınız kutlu olsun aşklar💌 İyi okumalar dilerim, oy verirseniz sevinirim... sevgilerle.
instagram.com/_fluasel & twitter.com/fluasel
Bölüm Şarkıları: Kargo - Yıldızların Altında Sera Savaş - Bu Aralar Heijan & Muti - Birader Mark Eliyahu & Cem Adrian - Kül Emre Aydın - Fırtınam Sezen Aksu - Bu Gece Kayahan - Odalarda Işıksızım -
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
14.Bölüm: Miladını Doldurmuş Hisler
İnsan hayatında çok defa hayal kırıklığına uğrayıp, bir defa birine güvenebilirmiş. Bir insan ölürken de yaşayabilirmiş. Tavanda sallanan sadece yıldızlar değildir, bazen hislerimiz de o kadar arşa çıkar ki yıldızlarla birlikte parlar gökyüzünde. Ve ben şimdi gökyüzündeyim.
F.Y. daha demin karşımdaydı, benimle konuştu ve ben hiçbir şey yapamadım. Daha doğrusu yapmadım. Bana gülümsedi ve ben buna izin verdim. Onu öldürebilirken bunu yapmadım, onun yerine onun başka birini öldürmesine engel olmamayı tercih ettim. Hiçbir şeyden korkmayan ben daha demin ilk defa korkmuştum. Onu öldürüp askerlikten tamamen men edilmekten değil, Aren'i tekrardan hayal kırıklığına uğratmaktan korktum. İlk defa bir şey, bir kişi mesleğimden de öteye geçti. İlk defa değil ama yine canım yandı. Canım yandı ve ben bu sefer kimsenin canını yakmadım.
Alev, masanın üzerindeki kağıdın ne olduğunu ısrarla sorup dururken beklemediğim bir anda beni kendine doğru çevirmişti. "Gördüm Parya, yanında biri vardı. O mu bıraktı yoksa bu kağıdı?" Bakışları panik içerisinde etrafta geziniyordu, yanlış bir şey yapmaktan ya da söylemekten korkuyor gibiydi. Fısıldayarak "O mu vurdu yerde yatan adamı?" diye sordu. Eliyle çenemi tutarak gözlerimin içine bakmaya çalışmıştı. "Hı? Söyle, o yüzden mi öyle kaçar gibi gitti?" Kaçmadı Alev, hatta yakalanmak pahasına bile olsa içimize kadar girdi.
