İki erkek otelden çıkıp sabırla onları bekleyen arabaya bindiler. Jimin parlak bir gülümsemeyle Jungkook'a kapıyı açtı ve bu da Jungkook'un iç savaşının bir kez daha alevlenmesine neden oldu. Jungkook alayla içeri girdi ve en sağ köşeye ilerledi. Jimin de oturduktan sonra araba yolculuğu başladı. Erkekler oradaki tüm yolculuk boyunca buz gibi sessizlikte yıkandılar. Sonunda, araba durur durmaz garip gerginlik kırıldı. Jimin'in önünde muhteşem bir restoran duruyordu. Jimin'in her ne kadar en zengin ikinci ailenin çocuğu olsada daha önce böyle yerlere girmesine hiç izin verilmemişti, bu yüzden gerçekten heyecanlıydı. Jungkook, Jimin'in yanına geldi ve elini sıkıca tuttu. "Hazır mısın bebeğim?" dedi jungkook zorlama olduğuna inandığı bir gülümsemeyle. "Evet." Jimin daha da parlak bir gülümsemeyle cevap verdi. İkisi muhteşem binaya girmeden önce Jungkook başını salladı. Bir kadın kocasıyla bir masada oturmuş, oğlunu görmek için gergin bir şekilde etrafına bakınıyordu. Jungkook görüş alanına girdi ve Jiminle Jungkook'un ellerinin birbirine kenetlendiğini görünce yüzü aydınlandı. Çift, yüzlerine geniş bir gülümseme yerleştirerek yanına geldi. "Günaydın teyze!" Jimin tam dokuzuncu derece eğilirken söyledi. "Oh tatlım! Bu kadar resmi olmana gerek yok! Bana oemma demen yeterli!" Bayan Jeon, elini canlı bir şekilde sallayarak haykırdı. "Her neyse, lütfen oturun." Sıcak bir gülümsemeyle söyledi. İkisi yan yana oturmadan önce başlarını salladılar. Jungkook olabildiğince rahat bir tavırla Jimin'e sarıldı. İki jeon rahatlayarak gülümsedi. "Oğlum sana nasıl davranıyor? Sana sorun çıkarıyor mu?" Bay Jeon oğluna bakarken sertçe sordu. "Ah tabii ki hayır! Benim kurabiyem tüm dünyadaki en tatlı şey!" Jimin, jungkook'un yanağını usulca öperken söyledi. Jungkook bundan hoşlanmadığını söyleseydi yalan söylemiş olurdu. Birçok kız yanağından öptü ama bu sefer farklı hissettirdi. Nedenini gerçekten bilmiyor, itiraf etmek istemiyor. "Jimim'im beni değiştirdi. Sanırım yaşamak bunu yapıyor." Jungkook, Jimin'in gözlerinin içine derin derin bakarken söyledi. Jungkook gülümsedi, öyle olduğunu kabul edemeyecek kadar aptal olsa da samimiydi. Jungkook'un 'Jimin'im' demesi Jimin'in kalbini çarptı. Hepsinin şov için olduğunu biliyordu ama umurunda değildi. Bu anın sonsuza kadar sürmesini istiyordu. Ama ne yazık ki bu asla mümkün olmuyor. Güzel yemeklerinden sonra Jimin yeni bir renk öğrendi... kırmızı... Jungkook şaşkınlığını ve hayal kırıklığını Jimin'den çıkardı. Jimin'den nefret ettiğini söylese bile duyguları konusunda kafası karışmış ve hüsrana uğramıştı. Her şeyi batırdığını söyleyerek Jimin'i dövdü ve gerçekten aşık değillermiş, ondan hoşlanmıyormuş gibi davrandı.
oy vermeyi unutmayın
Herkese okuduğu için teşekkürler ʕ•ᴥ•ʔ
<< Bu sever gayet uzun bir bölüm attım (◕દ◕)
YOU ARE READING
Aşk Henüz Bitmedi // Jikook
Fanfiction"Evleniyor olmamız sana iyi davranacağım anlamına gelmez, anladın mı?!" ~~~ Kore'nin en zengin çocuğu Jeon Jungkook, ikinci en zengin çocuğu Park Jimin ile görücü usulüyle evleniyor..
