Yaz Ey Kalbim

17 2 4
                                    

Yaz ey kalbim!
Sana lûtfedilmiş hakikat mürekkebiyle, yaz!
Kalem sensin!
Şikâyet etmeden, şahid olduklarını yaz!
Seyrindeki nûru ve bu nûru boğmak(!) isteyenlere sessiz kalanları da yaz!

Kapkara gecelerden fecre uyanmayı lûtdedenin,
Her dem kulunun yanında olduğunu bildirenin,
Âlemlerin Rabbinin çağrısını da yaz!

Buna karşın, umutsuzluğa düşmüşlerin,
Geri çekilip pusmuşların,
Hiçbirşey bilmese de konuşacağı varken susmuşların halini de yaz!

Bir acı uyuşukluğun eşiğinden geçerken,
Firavun sarayları olmasa bile;
Güç korkusundan susanların halini de yaz!

Yaz ey kalbim!
Rabbin adını andıkça, güç bulacakken,
Yolundan dönen ve zayıf düşenlerin halini de yaz!
Firavun zihniyete, haman olanları;
Karnımızı doyuruyor diyerek baş eğenleri,
Baş kaldıranın sesini ve başını kesenleri de yaz!

Yaz ey kalbim!
Kur'an'a sırt çevirip, hikâye ve rivayetleri,
Kendi nefsine uydurarak söylediklerini,
Kuru softa sözlerle, din diyerek dinden ettiklerini,
Hamanlığı hizmet bilen ama hamanlara sövenleri de yaz!
Zulme susup boyun eğen, dertsiz tasasız geçinenleri de yaz!!!!

Yaz ey kalbim!
İhmalin sancısıyla yaşarken, imkânın berektini de yaz,
Doğruldukça Kur'an'ın işaretiyle, nasıl o boğukluktan çıktığını,
Nasıl Ayet Ayet nefes aldığını da yaz!
Ölçüyü öğrendikçe nefesin, sanatı gördükçe âlemdeki varlıkların ne kadar anlamlı göründüğünü de yaz!
İçindeki deli taylar başıboş koştururken, nasıl da kutlu bir nizama girdiğini,
Firavun zihniyete daha da şuurlu nasıl meydan okuduğunu da yaz!

Sen ey kalbim!
Kalem sensin!
Fecr vakti adamlarını ve kadınlarını da yaz!
Gece gündüz bıkmadan usanmadan yorulmaksızın,
Cihad şuuruyla koşturan devrin yiğitlerini,
Kur'an mayası ile mayalanmış şahidleri de yaz!

"Yaz ey kalbim beni de yaz!
Olur da nefsane yaşama karşı;
Bir ihtimal beni de yaz!
Peşin peşin yaz ey kalbim;
Hiç kimse kusursuz bir imanla ölmez!"

Hoş Sohbet Şiirleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin