Thor And Sweet Death

40. Bölüm: The End

Thor beni hemen çatıya çıkarmıştı ve oradaki sekansı görmemle ağzım açık kalmıştı.

Mumlarla süslenmişti, yerde örtü ve yastıklar vardı.

Eliyle yerdeki dev yastıkları gösteridi.

Thor: Oturmak ister misin?

Başımı salladım.

Bu gün Thor üzerine giydiklerine daha bir özenmişti sanki. Ama çok yakışıklı görünüyordu.

Ben yerdeki dev yastıklardan birinin üzerinde oturduğumda Thor da yanıma gelip oturmuştu.

Y/N: Burası çok güzel olmuş...

Dediğim şeye gülümsedi.

Thor: Ben yaptım...

Gülümsedim ve batmak üzere olan güneşe baktım...

Thor: Geçen sefer yarım kalmıştı. Bu sefer gün batımını tamamen izleyelim dedim...

Gülümsedim...

Beni belimden tutup sırtımı göğsüne yasladı ve iki elini karnıma birleştirdi.

Kafamı kaldırdım ve Thor'un yüzüne baktım.

Thor: Böyle daha iyi...

Ben de ona gülümsedim ve o da bana gülümseyip saçlarımdan öptü...

Güneş tamamen batana kadar hiç konuşmadık.

Gecenin karanlığı üzerimize çöktüğünde Thor sesizliği bozdu.

Thor: Seninle önemli bir şey hakkında konuşabilir miyim?

Dediği şeyle göğsünden kalktım ve yüzünü mumların aydınlattığı Thor'a döndüm.

Y/N: Tabii ki...

Yerinden kıpırdandı ve cebinden siyah küçük bir kutu çıkardı.

Kutunun kapağını yavaşça kaldırdı ve gözlerimin içine bakarak konuştu.

Thor: Sadece kalbimde değil, değersiz ama anlamlı bir kağıdın üzerinde de Kraliçem olur musun?

Sadace gülümseyebilmiştik. Derin bir nefes alıp Thor'un gözlerinin içine bakarak konuştum.

Y/N: Thor... Tabii ki de olurum...

Gülümseyerk yüzüme baktı.

Thor: Seni seviyorum...

Ben de ona gülümsedim.

Y/N: Ben daha çok...

Beni belimden tuttu ve tutkulu bir şekilde öptü. Ben de ona karşılık verdim.

Düğün günü...

Heyecanla odamda Thor'un beni almasını bekliyordum.

Üzerimdeki gelinliğin nasıl durduğuna son kez bakmak için boy aynasının karşısına geçtim.