1. Bölüm: Babalar Böyledir

589 32 27
                                    

Sabah erkenden kalktım.

Yumuşacık yatağımda kollarımı iki yana açarak esnedim ve minik adımlarla banyoya doğru gittim.

Henüz 7 yaşındaydım. Bu yüzden boyum lavaboya yetmiyordu. Ben de küçük bir taburenin üstüne çıkıp elimi ve yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçaladıktan sonra banyodan çıktım ve annemin yanına gittim.

Babam savaş takıntısı olan ve tüm diyarlara hükmetmek isteyen delinin tekiymiş.

Annemi ise bu amaçları uğruna kullanmaya çalışınca ben daha doğmadan onun yanından kaçmış ve kendi diyarı olan Asgard'a gelmiş.

Aslında annemle o kadar iyi anlaştığım söylenemez. Çok disiplinli bir yapısı var. Beni bir kere kucağına alıp sevdiğini hatırlamıyorum.

Ama alıştım. Onu seviyorum.

Ama bu sevgi eşsiz değil...

Belki de daha fazla seveceğim kişiler olacak. Kim bilir?

Annemden gelen bir Tanrı kanı taşıyorum. Bu güne kadar bir yararını gördün mü deseniz, hayır. Zaten 7 yıllık ömürümde ne görmüş olabilirim ki?

Her sabah olduğu gibi kahvaltı yapmak için masaya oturdum.

Annem yüzünde hiç bir duygu belirtisi olmadan yemeğini yiyordu.

Annem: N'oldu?

Y/N: Hiç...

Yemeğini yemeye devam etti. Ben ise iki lokma tek yedikten sonra masadan kalktım.

Kapı çaldı ve o tarafa giderken içeriden annem seslendi.

Annem: Y/N! Kapıya bak!

Bana bir işi tam yapacakken onu yapmamı söylediklerinde gıcık oluyorum.

Burnumdan nefes alıp verdim ve kapıya doğru ilerledim.

Kapı deliğinden baktığımda otuzlu yaşlarında gibi görünen -Asgardlılar, Midgardlılara göre daha geç yaşlandığı için böyle söylüyorum- uzun boylu ve oldukça yakışıklı bir adam kapıdaydı. Tıpkı annem gibi suratsızdı.

Kapıyı açtığımda bana baktı ve kibirli bir şekilde konuşmaya başladı.

Adam: Evde daha büyük biri yok mu?

Y/N: Var. Neden?

Adam: Senin kadar küçük biri beni anlayamaz da ondan.

Beni itti ve içeriye girdi.

Çok sinirlenmiştim hemen arkamı döndüğümde annemle sert bir şekilde konuşmaya başladıklarını fak ettim.

Adam: Bu kadar aptal olduğuna inanmıyorum! Sana sonsuz hükmümüzün olduğu bir fırsat sunmuştum ve sen bunu elini tersiyle ittin!

Annem iki elini yanlara doğru açtı ve gözlerini büyütüp dişlerini sıktı.

Annem: Ne demezsin(!) Odin gibi biri varken bizi yaşatırlar mı sence?!

Adam: Odin kızını sürgün ettiğinden beri güçsüz düşmeye başladı. Biz bunu değerlendirebirdik!

Annem: Peki ya Thor? O Odin'den bile güçlü!

Adam: O daha güçlerini kullanmayı bilmiyor ve yaşı çok küçük. İşini hemen bitirebilirdik. Ama sen, burada çocuk bakıcılığı yapmayı seçtin!

Dayanamadım ve söze atladım. Bence çok bile durmuştu.

Y/N: Hey! Ben onun kızıyım! Bana bakmayacakta kime bakacak?!

Thor And Sweet DeathTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon