No Strings Attached (Hyunlix) ✔️

Chapter XX

"Öyle değil-"

Seungmin, işaret parmağını kendi dudaklarına dayamıştı.

"Şşh... Sözüm bitmedi Yongbok."

Hyunjin, kaşlarını çatmıştı. Korku hissi kalbinden başlayarak bir sarmaşık misali bedenini kaplıyordu. Bakışları yavaşça Yongbok'a gitmişti.

"Nasıl?"

Seungmin, pahalı deri ceketinin iç cebinden telefonunu aramaya başlamıştı.

"Bekle göstereyim."

Yongbok, sonun geldiğinin farkında gözlerini yummuş ve yeniden iç çekmeye başlamıştı. Göz yaşları başını eğdiğinden direkt olarak yere düşüyordu. Bu durum Hyunjin'i daha da korkutmuştu.

"Al bakalım, izle."

Hyunjin, gösterildiği ekrana başını çevirmişti. Çıplak Yongbok, Seungmin'in ismini söylüyordu. Donuk ifadede izlerken, bakışları ekrana kilitlenmişti.

Yongbok daha çok ağlamaya başlamıştı. Hıçkırıkları zamanla artıyordu. Hyunjin, kalbinin gümbürtüsünü duymamazlıktan gelmişti.

Yongbok'un bana ihanet etmesine mi sinirlenmeli miyim? Yoksa Seungmin'in bu durumu aleyhime kullanmasına mı?

Yoksa... Bu duruma onu sürüklediğim için kendime mi?

Hyunjin yutkunmuştu.

"Bu mu yani?"

Seungmin şaşkınca bakmıştı.

"N-nasıl?"

Hyunjin, Yongbok'a dönmüştü. Kendisi yine başını eğiyordu.

"Yongbok-ah, kaldır başını."

Yongbok, bu cesaretlendirmeyi beklemiyordu. Kırmızı gözleri arasından burnunu çekerek bakmış, Hyunjin'i görmüştü direkt. Uzun zaman sonra ilk defa bilerek bakışıyorlardı.

"H-hyunjin, ben bilerek yapmadım... Sarhoştum. Hatırlamıyorum bile. Yalvarırım bana inan."

Hyunjin, sessiz kalmış ve Seungmin'in telefonunu almak üzere elini uzatmıştı.

"Silmeyeceğimden emin olabilirsin. Daha dikkatli bakmak istiyorum."

Hyunjin'in aklındaki tüm soru işaretleri artık silinmişti. O, Yongbok'a içten içe inanmıştı. İnanmak zorundaydı.

Yongbok kendi bedenini sever, kamerayı severdi. Daha önce Venom olarak bilinçli çekilmiş videoları vardı. Yongbok, o videolarda sık sık kamera ile göz teması kurardı. Kaçırdıkları tek ayrıntı buydu.

Seungmin, sorgusuz sualsiz son model iphone telefonunu verdiğinde Hyunjin şaşırmıştı. Bu model okuldakilerde bile henüz yoktu. Piyasaya çıkalı iki gün olmuştu. Hyunjin, yeniden videoyu açacakken var olan gücüyle telefonu sertçe yere fırlatmıştı.

"Yah! Ne yapıyorsun sen? Çıldırdın mı?"

Hyunjin, telefonu ayağının ucuyla ezmiş, iyice parçalara ayrıldığına emin olmak istemişti.