Hyunjin, altında yatan sebebi çok sevimli bulmuştu. Elinin tersiyle, Yongbok'un mullet sarı saçlarını kulağının arkasına doğru atmıştı.
"Sana yakışıyor-"
Seugmin kahveleri koymuştu. Hatta biraz daha sert bir şekilde koymuştu. İkisi de başını kaldırıp baktığında bu durumdan oldukça rahatsız hissetmişlerdi. Hyunjin, boğazını temizleyerek duruşunu toparlamıştı.
"Teşekkür ederiz Seungmin-ah."
"Afiyet olsun."
Bu tavır daha çok 'zehir zıkkım olsun' gibiydi. Yongbok sessiz kalmış, lattesini tutup bir yudum alırken dudaklarını şapırdatmıştı.
"Hey!"
Seungmin elinde tepsi uzaklaşırken seslenilmesi ile arkasını dönmüştü.
"Buyrun?"
Yongbok, porselen bardağını masaya koymuş ve ittirmişti.
"Ben fındıklı latte istedim sizden. Bunda fındık şurubu yok."
Seungmin, burnundan derin bir nefes almış bu da omuzlarının ilk dikleşmesine sonra da inmesine neden olmuştu.
"Kahveleri ben hazırladım, koyduğuma eminim."
Yongbok, bacak bacak üstüne atmış ve kollarını birbirine dolamıştı.
"Yeterli değil o zaman. Yeniden yap."
Seungmin, başını aşağı yukarı sallayıp bardağı alarak gitmişti. Aslında Yongbok kahveyi beğenmişti. Lakin canı oyun oynamak istiyordu.
Hyunjin, durumu anlamaya çalışıyordu. Hızlı adımlarla uzaklaşan Seungmin'i izledikten sonra Yongbok'a dönmüştü.
"Gerçekten beğenmedin mi?"
Yongbok başını aşağı yukarı sallamıştı.
"Tadına baksaydın anlardın. Zaten tavrı da çok garip. Beni sevmiyor mu?"
Hyunjin de Seungmin'in bu tavrının farkındaydı. Yongbok'a hak veriyordu. Başını belli belirsiz sağa sola sallamıştı.
"Bizlik olduğunu düşünmüyorum. Zaten çok durmayacağız. Yine işe gitmem gerekiyor."
Birkaç dakika sonra Seungmin yeni bir kahveyle geri dönmüştü. Yongbok, bardağı iki eliyle kavrayıp bir yudum aldığında yüzü ekşimişti.
"Iyk... Bu ne... Latte dediğin bu kadar şekerli olmaz. Şurubun acı tadını alıyorum."
Seungmin, düzgün yaptığından emindi. Ağzı yarım açılmış ve Hyunjin'e şaşkın bakışlar atmıştı.
"Doğru yaptığıma eminim."
Yongbok, elindeki bardağı yeniden masaya koymuş ve sırtını sandalyesine yaslamıştı.
"Tat dokularımdan yeterince eminim. Her neyse... Sen bu işi yapamıyorsun belli ki. Ben içmeyeceğim, alabilirsin."
Hyunjin, çok arada kalmıştı. Kendi içeceği de neredeyse bitmişti. Seungmin'e bakıp gözlerini kaparken 'sorun yok' iması yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
No Strings Attached (Hyunlix) ✔️
Fanfiction❗️Bdsm ağırlıklı smut içerir. ❗️ Hwang hyunjin, liseli bir eşcinsel jigolo. Gizli bir kimlikte takılırken kendisini yeni keşfetmiş platonik aşkı Lee Yongbok'un partneri olmayı kabul eder. Olaylar örümcek ağı gibi karışır, tek kural ise birbirilerine...
Chapter XIX
En başından başla
