1. BÖLÜM

51 19 34
                                    

          Merhaba hepinize ben Eylül. 23 yaşındayım. Yaşadıklarımı öyküleştirerek sizlere amatör bir şekilde yazıyorum. Aynı zamanda Dil Terapistliği okuyorum. Bu serüvenimde bana eşlik edip yoldaşım olduğunuz için sizlere teşekkür ederim. Bugün yazmakta olduğum hikaye 100.000 görüntülenmeye ulaştı. Sizlere 100.000 kez teşekkür ederim. Kendinizi ne kadar önemsiz düşünürseniz benim için ne kadar önemli olduğunuzu hatırlayın olur mu? Çünkü sizler bu kadar uzağımda olmanıza rağmen en yakınımdaki kişilersiniz. Bir genç kızın hayatına dokunduğunuzu ve onun ürkek adımlarla ilerlediği bu yolda en büyük cesaret kaynağı olduğunuzu da sakın unutmayın olur mu? Sizleri çok seviyorum. Hepiniz iyi ki, iyi ki varsınız. Sizlere kocaman sarılıyorum.♡

          Yazmak hayatım boyunca beni en çok rahatlatan şey olmuştur. Çünkü kelimeleri kendime dost bilirdim, satırları ise yoldaş. Küçük yaşlardan beri bulduğum her kağıt parçasına birşeyler yazardım. Sonra yazdığım şeyleri okurdum ve bu bana mutluluk verirdi. Aslında birşeyleri sürekli yazma ihtiyacım kimseye güvenmediğimden dolayıydı. Yakın arkadaşlarım vardı, ailem de vardı ama onlarla herşeyimi paylaşamazdım. Utangaç ve duygusal bir insandım. İnsanlarla konuşmak benim için müthiş zorlukta birşeydi.

"Eylül telefonun çalıyor," diye bağırdı bana Duru içeriden.
"Eylül beni duymuyor musun telefonun çalıyor diyorum."
Duru'yu duyuyordum. Fakat oturduğum yerden kalkmak istemiyordum. Odamdan da çıkmak istemiyordum. Bugün içimden hiçbir şey yapmak gelmiyordu. Çünkü dün yaşadığım şey beni çok üzmüştü. Hayatımda ilk defa cesaretimi toplayıp birisine duygularımı yazmıştım fakat oda yanlış kişiye yazmıştım. Dün numarayı veren arkadaşımı yanlış numara verdiğini söylemek için aradığımda açmamıştı. Yani ben kim olduğunu bilmediğim bir insana rezil olmak ile kalmıştım. Ayaz'a da açılamamıştım. Harika... Gerçekten harika...

"Tamam ben hemen Eylül'e veriyorum bir saniye..." diyerek oda girmişti Duru.
"Eylül sınıf arkadaşın İpek arıyor."
"Sen neden açtın?" dedim.
"Ne yapsaydım Eylül? Kaç kere aradı sen gelmeyince ben açtım."
"Tamam ver." dedim ve hışımla telefonu elinden aldım.

"Efendim İpek."
"Eylül sana muhteşem bir haberim var, Ekim Vural bizim okula söyleşiye geliyormuş." dedi ve telefonun başında çığlık atıyordu.

Ekim Vural... Hayatımda gördüğüm en iyi yazarlardan birisiydi. O kadar güçlü ve muhteşem bir kalemi vardı ki kitaplarını okurken zamanın nasıl aktığını bilmiyordum, kullandığı her kelime, yazdığı her satır ancak bu kadar anlamlı olabilirdi. Bi kaç kitabı sinema filmi yapılmıştı ve bayıla bayıla izlemiştim. Bugüne kadar kimseye bu kadar hayranlık duymamıştım. Hem başarılı, hem yakışıklı hemde karizmatik birisiydi. Odamın dört bir yanı kitaplarının posterleri ile doluydu. Hem akademik başarı olarak, hem de kişisel olarak yıllardır takip ettiğim birisiydi. Benim hikayelerimi yazdığım platformun en başarılı yazarlarından birisiydi. Korku,ihanet,endişe,macera,serüven,aksiyon,dram,kişisel gelişim,üzüntü ve bunlar gibi birçok duygu üzerine muhteşem eserler kaleme almış ve her biri yazdığı platform tarafından ödüllendirilmişti.

"Ne sen ciddi misin?" dedim.
"Eveeeett. Hemde yarın geliyormuş."
Yatakta ayağa kalkıp zıpladım ve çığlık atmaya başladım. Bu söyleşiye mutlaka gitmeliydim ve kitaplarımı imzalatmalıydım. Bir önceki söyleşi başka bir yerde yapılmıştı ona da gitmiştim ama yoğunluk olduğu için yarım kalmıştı.
"Tamam ipek çok teşekkür ederim." dedim ve telefonu kapattım.

"Duru, Duruuu." diye koştum salona doğru.
"Ne oldu Eylül deli danalar gibi koşturuyorsun ortalıkta."
"Ekim Vural bizim okula söyleşiye gelecekmiş." dedim.
"Neeee?" diye bağırdı ve mutluluktan birbirimize sarıldık.
"Eylül mutlaka gitmeliyiz." dedi.
"Tabii ki de gideceğiz hem de bu sefer en ön sırada dinleyeceğim onu gerekirse geceden gider beklerim."
"Ay çok heyecanlandım. Ben hemen Alp'i arayayım yarın oda gelsin." dedi.
"Tamam, tamam ara haber et."

Yanlış Numara:544Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin