Islak saçları, bedeninden süzülen su damlaları, belindeki havluyla aynada saçlarını tarıyordu. Tutup dipleri gelmiş sarı tutamlarına bakmıştı. Uzattığı saçları bile onun zevki değildi. Sarı saçtan pek hoşlanmazdı.

Kapı çalındığında ise gelenin kim olduğunu biliyordu. Giyinecek vakti yoktu. Belindeki havluyu sıkılaştırmış, banyodan çıktığı gibi odanın kapısını açmıştı. Yongbok her seferinde daha da sürprizlerle karşılaşıyordu.

"Oh... Zamanlamam iyi değil sanırım?"

"Sorun değil, geleceğin aklımdan çıkmış tamamen. Gelsene."

Yongbok içeri girmiş, nemli bergamot kokuyu içine çekmişti Hyunjin'in kokusunun kaynağı demek ki buydu. Direkt konuya girmek istiyordu.

"Sözleşme imzalayalım."

Hyunjin, ellerini beline koymuş ve şaşkınlıkla kaşlarını kaldırmıştı.

"Ne?"

Yongbok çalışma masasına gitmiş, kitapları kenara çekerek kalçasını masaya dayamış ve Hyunjin'e dönmüştü.

"Sözleşme işte. Sahte sevgililik sözleşmesi. En azından sınırlarımızı biliriz."

Hyunjin alayla gülmüştü. Dolabına gidip giyinmek için bir şeyler çıkarmıştı. Fena fikir sayılmazdı. Dün çok zor durumda kalmıştı.

"Orada boş kağıt ve kalem olması gerekiyor. Bana uyar."

Yongbok başını eğip masaya bakarken yerinden doğrulmuş, kağıt ve kalemi görürken sandalyeye oturmuştu.

"Madde 1: Rol yaparken birbirimizi düzeltmeyeceğiz, ittirmeyeceğiz."

Yongbok sesli bir şekilde söyleyip yazmaya başlamıştı.

"Madde 2: aynı okuldan başkaları ile flörtleşmeyeceğiz."

Hyunjin burnundan nefes vererek gülmüştü. Araya girmişti.

"Madde 3: okul dışında sevgililik rolü yapmayacağız."

Yongbok arkasını dönmeden sözünü kesmişti.

"MECBUR kalmadıkça yapmayacağız."

Yongbok sinirlenmeye başlamıştı. Dünki olaya gönderme yaptığına emindi.

"Madde 4: hiçbir şekilde romantik temasta bulunmayacağız."

Hyunjin omuzlarını silkmişti.

"Kabul, bana uyar."

Yongbok arkası dönüp keskin ve iddialı bir bakış atmıştı. Yeniden kağıdına odaklanmışken yazmaya başlamıştı.

"Madde 5: birbirimizin arkadaşlarıyla samimi olmayacağız."

Hyunjin işte buna anlam verememişti. Kaşlarını çatmış, adımları masayı bulmuştu. Ellerini masanın sağına ve soluna dayarken maddeyi o da okumuştu. Yongbok, Hyunjin'in bu kadar yakın olmasına karşın masaya biraz daha eğilmişti.

"Ne demek oluyor bu Yongbok?"

Hyunjin'e bakmamayı tercih etmişti Yongbok. Nefesini hissedebiliyordu. Kalemi avuçlarının arasında daha çok sıkarken Hyunjin'in saçından düşen damla Yongbok'un ensesine değmişti. İstemsizce irkilmişti.

"Onlar benim arkadaşlarım çünkü."

Hyunjin anlam veremiyordu. Yutkunmuş ve yan profilini izlediği küçük bedene bakmıştı.

"Senin arkadaşlarında gözüm yok."

Hyunjin eğildiği yerden yükselmiş, sesi yüksek çıkmıştı. Yongbok ise cüretle ayağa kalkıp Hyunjin'e dönmüştü.

"Zamanla samimi olmanı istemiyorum. Hem eski arkadaşlarının da samimi olmasını istemiyorum."

Kimi kast ettiği gayet açıktı. Hyunjin kollarını birbirine dolamıştı. Başını onaylarcasına sallamıştı.

"Öyle olsun o zaman. Madde 6: arkadaşların çağırıldığı hiçbir yere çift olarak gidilmeyecek."

Yongbok kalemi yere fırlatmış ve Hyunjin'e adım atmaya yeltenmişti.

"Seni gıcık-"

Yongbok keşke ayağını sandalyeye takmaması gerektiğini de akıl etseydi. İstemsizce Hyunjin'in kollarına tutunmuş, Hyunjin'de refleks ile küçük bedeni belinden sarıp kendisine dayamıştı.

Bir de... Hyunjin havlusu artık yerdeydi.

İkisi de birbirine şaşkınca bakarken, Yongbok şortunun üzerinden kasıklarında hissettiği sertlikle yutkunmuştu.

İkisi de sıçtıklarını hissedebiliyorlardı

———
Twitter: @/olineugdae

Heeelllüüü

Bu bölümü komik yazmak istedi canım qidlaşdlwidşaiidşaşs hem de artık durumları az çok şekillendirelim, gidişat oluşturalım değil mi?

Ah ah... çiftim, keşke biraz az komik olsanız.

Bu arada attığınız komik yorumlara gülmekten ağlayacağım LÜTFEN DAHA FAZLA ATIN BANA ÇOK MOTİVE OLUYORSUNUZ.

Sizi çok seviyorum, kendinize iyi bakın. ✨✨

No Strings Attached (Hyunlix) ✔️Where stories live. Discover now