Dans ettiği prensesi, merdivende düşürdüğü ayakkabısından tanımaya çalışan fetişist prensin değil; hazırladığı listeye en uygun prensi arayan, prensesin hikayesi.
İstanbul Masalı'ndan tanıdığınız Kuzey Deniz nam-ı diğer, Hiter Jr. ve gizli bir hal...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yeni yıl yeni umutlarınızı beslediğiniz, çok sevdiğiniz çokça sevildiğiniz ama en çok da sağlıkla dolu bir yıl olur umarım.
Bu sefer bir farklılık yapıp girişi kısa tutmak istedim ama bölüm sonunda her zaman yaptıklarımdan farklı bir duyurum var sizlere. Bölüm sonunda o kısmı da okursanız sevinirim.
Keyifli okumalar dilerim
Bölüm 44
Kuzey'in ağzından
"Kripto madenciliği bi trend bana sorarsanız-"
"Abi kusura bakmayın önemli çok bir konuyu böldüm ama davetlileri masalara alın dediler bana." Bremen mızıkacıları gibi kapının önünde dizildik diye konuştuğumuz konuya neden hafife alıyorsun koçum? Ayrıca görmüyor musun bu ekip düğünden kaçıyor?
"Gelin hazırmış birazdan düğün başlar." Bana ne oğlum bundan, gelin benim gelinim mi? Harbiden benim gelin aman yani sevgilim nerede?! Yine biriyle mi tanıştırmaya götürdünüz kadını?
Ufak bir göz taramasıyla aradığımı buldum. Biz dün bu elbiseye girememiştik şimdi nasıl oldu da sen peri kızı gibi duruyorsun içinde Begüm! Ya bilseydim böyle olacağını ben sabah gidip saçma sapan bowllardan alır mıydım! Alırdım bu arada...
Kim derdi ki türbede duran yeşil gelip benim sevgilimin vücuduna sarılınca böyle bir şahesere dönüşecek?
İlk gördüğüm anda da söyledim gelin o olsa problem yok! Çünkü damat da belli olur o zaman! Ben tüm gece yıldız golcüyü markaja alan defans oyuncusu gibi ensesinde gezemem ki!
Zaten sağ olsun benim bana bir hayrı dokunsa korkusundan 40 gün tövbe edecek kardeşim görmeyenler de görsün diye yukarda boy boy fotoğraflarını çekti! Bak şimdi de kaşla göz arasında kaçırmış yine yanımdan.
Heh geldi, ocağımdaki incir ağacı.
"Begüm'e kolye mi aldın sen?" Benim ses almaçlarım kolumda değil, senle muhatap olmak istemediğim için duymamış gibi yapıyorum ne dürtüyorsun beni! Sanki gün arkadaşıyız.
"Hı aldım. Madenlerden birini kendinize tahsis etmişsiniz gibi takıp takıştırırsınız yanınızda eksik kalmış gibi hissetmesin diye ona da küçük bir şey aldım."
" Hı küçük... Hadi be oradan nal kadar pırlanta kolye almışsın!" Derdi de buna kaldı!
"Aynen! At gibi sevgilime nal gibi kolye aldım. Peki bundan sana ne Beliz?" İnsan terslenince azıcık yüzü kızarır, ne bileyim birazcık yüzü düşer falan... Yok benim ki daha çok sırıtmaya başlıyor laf işitince!
"Ha yani sen, ben bu kolyenin bilekliğini aldım, aman efendim küpesini aldım diye diye ufak ufak çaktırmadan yüzük takmaya çalışmıyorsun?" Mobese kamerasının kör noktası var ama benim kardeşimin gözünden kaçan bir şey yok maşallah!
