"Çocuklar... İyi ki varsınız. Sizi çok seviyorum."

Yongbok'un aklında bir plan vardı ve onu uygulayacaktı.

...

Hyunjin gürültüyle vurulan kapının sesiyle uyanmıştı. Bu saatte kim olabilirdi ki? Yüzünü acıyla ekşiterek yataktan kalkmış, ayaklarını sürterek kapıyı açtığında ışıl ışıl gülümseyen Yongbok'un suratını görmüştü. Sorarcasına bakarken Yongbok izin almadan odaya girmiş elindeki sıcak sütü ve sıcak çöreği Hyunjin'in eline tutuşturmuştu.

"Günaydın, hızlı iyileşmen için aç kalmamalısın."

Hyunjin elindeki süt ve çöreğe bakıp ayılmaya çalışırken, Yongbok yeni okul formalarını poşetten çıkarıp paketinden ayırıyordu.

"Madem özür kabul etmiyorsun, ben de kendimi zorla affettiririm."

Hyunjin ağır adımlarla odanın içine ilerliyordu. Süte ve çöreğe hayır diyememişti. Çörekten bir ısırık alırken Yongbok yediği görünce mutlu bir şekilde gülümsemişti.

"Bunlar yeni okul formaların."

Hyunjin yutkunmuş, sütünden bir yudum alacakken Yongbok elinden bardaktaki sütü alıp avucunun içinde sakladığı hapı Hyunjin'in dudaklarından içeri ittirmişti. Hemen ardından da sütten bir yudum içirmişti.

"Bu da vitaminin, hızlı iyileşmelisin Hyunjin-ah."

Hyunjin ayılmaya başlamıştı. Zorla hapı yutarken, başını sallamıştı. Kendisini mutlu hissediyordu, bunun için de çaba sarf etmiyordu.

"Teşekkürler Lee Yongbok."

Yongbok duymak istediğini duyunca genişçe gülümsemesi yüzünü kaplamıştı. Formayı Hyunjin'in eline verirken arkasını dönmüştü.

Şimdi teklifi nasıl edeceğini düşünüyordu.

"Sen giyin. Ben de bir şey diyeceğim sana."

Hyunjin sesini çıkarmadan üzerini değiştirmiş, temiz ve yeni formasını giymeye başlamıştı. O sırada da Yongbok'un teklifini merak etmişti.

"Dinliyorum."

Yongbok parmaklarıyla oynamaya başlamıştı. Derin bir nefes alarak cesaretini toplamayı başarmıştı.

"Ben dedim, Wooyoung'a sevgili olduğumuzu. Yani- şakadan..."

Hyunjin pantolonunun fermuarını sesli bir şekilde çekmişti.

"Hm?"

Yongbok duyduğu fermuar sesiyle yutkunmuştu. Gözlerini kısmıştı.

"100.000 won, Wooyoung seni de beni rahat bırakana kadar. Sevgili rolü yapabilir miyiz?"

Hyunjin giyinmişti, Yongbok'u dinlerken sıcak sütünden bir yudum almıştı ki duyduğu teklifle öksürmeye başlamıştı. Yongbok panikle arkasını dönmüştü.

"Kabul etmek zorunda değilsin... Söz seni çok fazla rahatsız etmeyeceğim. Lütfen Hyunjin."

Hyunjin sessiz kalmıştı. Venom olarak bir süre çalışamayacağı kesindi. Bu süreçte de para vermek zorundaydı Büyük Patron'a. Yüz bin Won kötü bir meblağ değildi ama yeterli gelmemişti. Elindeki bardağı çalışma masasına koymuş ve ağırlığı diğer ayağına vermişti.

Yongbok reddedildiğini kabul etmişti. Sesini çıkarmamış, odadan çıkmak üzere kapıya yönelmişti.

"200 bin won. 100 bin won taksitli, iki taksit."

Yongbok adımlarını durdurmuş ve Hyunjin'e doğru dönmüştü. Yüzünde zafer ifadesi aurayla birlikte odadan taşmıştı.

"Olur."

Hyunjin adımlarını Yongbok'a doğru yaklaştırmış, elini uzatmıştı. Bu bir anlaşmaydı ve taraflar kabul etmişti. Yongbok, Hyunjin'in elini sıkmıştı. Senkronize olarak tuttukları ellerini sallamıştı.

"İlk taksiti yarın alırım, ikinci taksit anlaşma bitince olur."

Yongbok başını sallamıştı.

Merhaba, yalandan sevgilim.

———

Twitter: @/olineugdae

Heeellllloooo.

Yeni serüvene girdik. Bakalım Hyunjin ile Yongbok yalandan sevgili olabilecekler mi?

Gittikçe bunlara çok alışıyorum yav. Yerim sizi yer. Neyse fangirlliği bırakıyorum.

Haftasonunuz bölüm kadar tatlı geçsin millet! Byee.

No Strings Attached (Hyunlix) ✔️Where stories live. Discover now