DÜVÜM

148 17 26
                                    

Karaca, heyecanla merdivenden inen Alazın beresini elinde tutuyordu onun boyuna diz çöküp beresini taktı onu sıkıca öptü.

'Babaanneyi üzmüyoruz tamam mı aşkım?'

'Tamam aşkımannem'

Karaca kıkırdayarak kapının önünde duran Azer ve Yılmaza doğru döndü. Yılmaz Alazı kucağına aldı.

'Ortak hazır mıyız? El salla ev ahalisine'

'Aslanım iyi eğlenceler'

'Görüşürüz baba'

Karaca ve Azer Alaz'ı uğurladıktan sonra Azer bu hafta yapacağı sunumun son dokunuşlarını tamamlamak için çalışma odasına çıktı.

Karaca bitmesi gereken projesi için bilgisayarının başına geçmişti.

İlerleyen saatlerde Karaca işini bırakmış sadece düşünmeye başlamıştı.

Evliliklerinin ilk yıllarında araya okul girene kadar ne kadar tutkulu olduklarını düşündü. Sonrasında okul iş kurmak ve Alaz

Bunların arasında sıkışıp kaldıklarını düşündü. Azeri çok özlediğini düşündü. Bilgisayarını kapatıp yatak odasına çıktı.

Evlendikleri ilk gece giydiği beyaz takımı giydi. Merdivenden usulca inerek Azer'in olduğu odaya süzüldü.

Azer tüm dikkatiyle bişeyler yapıyordu. Arkasından yaklaşıp ellerini usulca boynuna doladı. Kulağına eğilip ona fısıldadı.

'Seni istiyorum şimdi hemen'

Azer hiç beklemediği cümle ile kalakalmıştı. Karaca gözünün önüne geçip kucağına oturdu. Azer üzerindekini görünce ilk geceleri gözünde canlandı. Karısının Dudaklarını sertçe öpmeye başladı.

Birbirlerinin boynunda,omuzlarında, sırtlarında gezen elleri durmuyordu.her bir zerreleri birbirlerini arzuluyordu.

Azer Karacanın dudaklarını Hem emiyor hem öpüyordu. Karaca ise parmak uçlarını, boynunda ve saçlarında dolaştırıyordu. Azer onu biraz daha kendine çekti ve bir anda başını geriye alıp dudaklarının üzerine getirdi, birbirlerinin nefes almasını engelleyecek kadar büyük hareketlerle öpüyorlar dillerini doluyorlardı.

Azer Karacayı belinden tutup çalışma masasına oturttu. Kendini ona yaklaştırdı.
Karacanın iki bacağı arasına yerleşti

Kalp ritimleri bir atıyor, aritmiyle başa çıkıyorlardı. Nefesleri bir çıkıyordu ağızlarından.. Azer bir şey yapmadan baktı önce, birbirlerinin hızlı nefes alış verişlerini izlediler.

Sonra bir anda tekrar yapıştı Karaca'nın dudaklarına. Bu sefer daha da hızlı ve daha sert hamlelerle öpmeye başladı.

Dilini diliyle öpüyor, dudaklarını hem ısırıyor hem sıkıştırıyordu.

Azer başını sağa doğru eğdi ve onun boynuna, omuzlarına yasladı dudaklarını. Diliyle geziyor ve bir yandan da dudaklarıyla sıkıştırıyordu tenini. Ellerini omuzlarında ve boynunda götürüp getirirken askılarını indirmeye yeltendi.

Teninin ne kadar soğuk olduğunun ve her bir hamlesinde ne kadar ürperdiğinin farkındaydı. Karaca o sırada gözlerini kapatmış ve başını onun olduğu yönün tersine hareketlerle ona iyice yer açıyor, o öptükçe teninde gezindikçe kendinden daha çok geçiyordu. Ellerini sırtında ve kollarında gezdiriyor soğuk tenini tırnaklıyordu.

Karaca, Azerin dudak kenarlarından öpmeye başladı. Dudaklarına değmeden kenarlarından öpüyor,sıkıyor ve ara ara da parmaklarıyla yüzünde gezerken oralara da uğruyordu. Karaca dudaklarını çekip onun farklı bir yerine geçiyor, başka yerlerinden öpüyordu.

MEVEDDETWhere stories live. Discover now