✨ twelve ✨

123 9 1
                                    


Jimin panikle tutuşurken telefonu
sevgilisinden çekip hızlıca kapatmıştı...

Bütün gece kabuslarıyla cebelleşip nefessiz kalırken yataktan adeta fırlamıştı. Telefonu eline alır almaz saniyesinde "günaydın afrodit" mesajını gelmişti. Saniyesinde hemde...

O zamandan itibaren her anında her şeyinde kendisini izleyen bir göz olduğunu bilerek yaşıyordu...

Aldığı tehditlerle ağlaya ağlaya cinsel görüntülerini çekmiş, titreyen elleriyle o adama göndermişti ancak karşısındaki adam yüzünü de göstermesini yoksa onları aldığı ss'ler ile insanlara yayacağını söylemişti...

Park jimin artık jeon jungkookun yanına gelmesine izin vermiyor arkadaşlarıyla bile görüşmemeye başlamıştı.

Sebebi ise jimine yaklaşan her insanın bir sonraki güne kanlar içinde fotoğrafının gelmesiydi...

Düşünceleriyle boğulurken gözleri bir noktada takılmıştı. Bileğini kavrayan ellerle yerinden sıçradı.

"Meleğim dinlemiyor musun sen beni"

Jungkook, jiminle kendisiyle konuşmadığı için Taehyunga jiminle konuşması adına adeta yalvarmıştı. Günlerce kimseyle konuşmazken resmen bütün arkadaşları teker teker denemişti ancak aldığı mesajlarda eğer biriyle samimi olur veya herhangi bir yakınlık kurursa konuştuğu herkesi öldüreceğini bile söylemişti.

"D- dinliyor- dinliyorum hm hm"

"Neden böyle yapıyorsun jimin, lütfen sorununu söyle, lütfen gizleme bizden ne varsa hallederiz kimseden korkma"

"Git burdan"

"Hm ??"

"Beni yalnız bırak"

...

Yavaşca örttü kapıyı , kapıda umutla bekelyen arkadaşına döndü . Başını iki yana sallarken odasına döndü.

İçeride bekleyen dev kadro konuşmadıpını tek kelime etmediğini öğrenince öylece düşünürken sorunun kaynağına nasıl inebileceklerini düşünüyorlardı...

Kook daha fazla dayanamazken dolan gözlerinden akan ardı arkası kesilmeyen yaşları umursamadan sinirle bağırıyordu.

"NEDEN ! ANLAMIYORUM KONUŞMUYO YAKINLAŞMIYO !!! BENDEN UZAK B- BİRİSİ ONA BİŞEY YAPMIŞ OLMALI BU JİMİN DEĞİL BASKI GÖRÜYOR AMA KİMDEN "

Rose ve lisa anında kollarını jungkooka dolayıp sakinleştirmeye çalışırken lisa sert çıkan sesiyle konuşmuştu.

"Sadece sakin olmak zorundasın Jungkook bu saatten sonra gözümüz üstünde olmalı fikirleri alalım ve iyi bir plan kuralım, jimini kurtarmalıyız"

...

Elimdeki telefonu odmadaki şifonyere yerleştirip kayıt tuşuna bastım. Arkamı dönüp ruhsuzca soyunurken benden istediği gibi yapıp kaydı tamamlamıştım.

Düşünmeden yolladığımda bana ağlamamamı söylemiş ve okula giderken gözünün üstümde olacağını belirtmişti...

Birkaç kere telefon ve numara değiştirsede bu adam kendisini buluyordu...

Üstüne kıyafetlerini geçirdiğinde ekranda beliren yazıyı okudu.

"Çok güzelsin afrodit siyah kapişonlu giymekten sıkılmadın mı dolanındaki kırmızı kapişonlu sana çok yakışacaktır"

Dediğini yapıp ruhsuzca çıkarken yağmurlu hava kendisini daha çok kasvete sokmasını sağlıyordu.

Okulun önünde kendi arkadaş grubunu gördüğünde çakmadan bakmaya çalışmış
Kanlar içinde Tae'nin bedenini görünce gözleri büyümüş eli şaşkınca ağzına gitmişti.

Duyuduğu bildirim sesiyle telefonuna bakan jimin gördüğü mesajla olduğu yerde titremişti.

'Sana dokunmasına göz yumamazdım afrodit, herkesi kendinden uzak tutmalısın demiştim'

Dolu gözlerle Tae'nin bedenine baktığında koşarak okula girmiş telefonunu çantasına sınıfa bırakıp yalnız başına tualet kabinine girmişti. Kapağını kapatıp klozete oturdu ve dizlerini kendine çekti.

Göz yaşları sessizce akarken bi süre sadece kendi sesini dinledi. Yalnız bu anını bozan şey yukarıdan atılan ve kafasına çarpıp yere düşen kağıda bakıp içini açtı.

"Tae'ye bunu kimin yaptığını bilmiyoruz ama seninle alakası olduğundan eminiz . çok geçmeden bulacağız Jimin'e sevgilin seni çok özledi eğer baskı altındaysan kantine in ve 5 tane çilekli kek al sadece seni korumaya çalışıyoruz..."

Kağıdı hızlıca parçalayıp klozete atarken sifonu çekip çıkmıştı.Yazıdan tanımıştı bu yazı tae'ye aitti.

"bunu yapmalısın jimin eğer yaparsan arkadaşların seni kurtarabilir ama ya onlara zarar gelirse..."

aklına odasında çektiği fotolar gelince utançla gözlerini kapatmış arasından bir damla yaş akmıştı.

"Öyle ya da böyle okuldan atılacağım daha fazla bu baskıyla yaşayamam"

Sınıfa girdi. En uzak köşeye oturdu. Telefonu bildirimlerle dolmuşken görüldü atıp telefonu çantaya atmıştı.

"İyi dersler afrodit"

Lisa ile göz göze gelince arkadaşının göz kırpması onu utandırmış istemsizce gülümsemişti hemen ardından öksürüp yüzünü düzeltirken kendisini seyre dalan Jungkook'dan habersizdi...



















Oyyy<3

Mujeriego \\ JikookWhere stories live. Discover now