ÖMER ARIKAN

12.2K 429 28
                                    

Asansörün açılmasıyla birlikte gördüklerim beni büyük bozguna uğratmıştı Asen'i görmeyi planlıyordum ama bu zamanlarda özellikle çınar'la öpüşüp koklaşırken hiç değil. Çınar'ın umursamaz bakışları altında iyice kötü hissetmiştim gerçekten böyle birşey beklemezdim. Ama onu sorgulayamazdım ki? Asen'in bakışları ise şaşkındı. Hiç birşey demek gelmesede içimden ;

"Siz işinize devam edebilirsiniz kusura bakmayın böldüm"
Hiç birinden ses çıkmadı ve bu beni daha da germişti. Çınar'ın omuz silkmesi ise gözlerimi dahada açılmasına sebebiyet olmuştu. Daha dün neler derken şimdi bunları yaşamak bana saçma geliyordu. Arkamı dönüp yürümeye başladım maalesef benim arkamdan biri gelip 'bu büyük bir yanlış anlaşılma'oldu diyen olmadığı için hala yürüyordum ve gerçi bana 'küçük yanlış anlaşılma'denseydi yine inanmazdım. Ya istifa edecektim-ki bence olabilir ama geri dönüşüm yok- yada ondan uzak durmaya çalışacaktım - ki bu imkansız şeyleri anımsatıyordu-. Beynim işlevini her zaman ki gibi kaybetmiş ama bu dönemlerde gerçekten kaybetmesi normaldi. Nasıl olmasın ? Kendimce ihanete uğramıştım ama tabii bunlar kendimce olanlardı peki... Ece oda ihanete uğramıştı ama haberi yoktu öğrenseydi benim gibi yıkılır mıydı? Hiç sanmıyorum çünkü sevgili parasıyla yurt dışına çıkıp moda evlerine gitmek meşguldü. Başım öne eğik bir durumda yürüyordum yada o işlevi yerine getirmeye çalışıyordum çünkü bana çarpan kas yığını yüzünden yere kapaklanmıştım ve sanırım kalça kemiklerimin teker teker kırılıp un ufak oldu abartmıyorum çünkü bana çarpan kas yığınıydı. Karşımda kıvırcık saçlı kendini beğenmiş adama baktım.
"pardon çok özür dilerim ama aceleden oldu yoksa çarpmazdım" elleri masumca havaya kaldırdı ve dudaklarını büzdü.

"Aceleniz olsa bile bu derecede kontrolsüz iş yapmak saçma ".
Onu ayıplayarak cık cıkladım kalçamda ki kemiklerin kırıldığına kalıbımı bin basardım çünkü acıyordu bu yüzden yüzümü buruşturdum. Bana anlam veremediği için ellerini kabarık ve güzel olan kıvırcık saçlarına daldırdı.

"Neden yerden kalkmıyorsun? " bende kalkmayı isterdim ama kalçam kırık demedim.
"Neden kaldırmıyorsun? "diye sordum.
"sonuç olarak beni bu duruma düşüren kas yığını sensin."dedim.
"ordan bakıldığında kilolu gözüküyorsun ama bu kas yığını seni yinede taşıyacak güzelim" dedi ben kilolu değildim sadece basenlerim vardı oda azıcıktı yaptığı espri yüzünden yüzümü buruşturdum. Her ne kadar ona dil çıkarma isteğim varsa da onu yapmadım sonuç olarak taşıyan oydu beni. Dikkatlice eğilip bir kolunu ilk önce dizimden diğer kolunu ise belimden tutarak bedenimi havaya kaldırdı.
"Kuru tahta gibisin kız sen azıcık yemek ye eğer kilon olsaydı fazla yerlerin zarar görürdü ama şimdi kemiklerin zarar gördü sana tavsiye olarak yemek yemeni öneriyorum"dedi ama bilmeli ki onun tavsiyeleri umrumda değildi ama onun yüzüne söylersem benim o güzel bedenimi yere atabilirdi.
"Nerde senin odan ? "

"Biraz ilerde ki solda kalan tek oda"dedim hemen.

Adımlarını hızlandırıp odamın önünde durdu ve kapının kulpunu kavrayıp açmak uğraştı ellerim boynunda doladığım için iyice sırnaşık şekilde duruyorduk ve bu durumu bizden başkalarının izlediğini belli eden çınar'ın ayak sesleri ve bize bakması üzerine kaşlarını çattı ve ellerini yumruk yaptı bu halime hoşuma gidiyordu onun görebileceği şekilde omuz silkip göz kırptım çatılan kaşları iyice çatılmıştı ve bize doğru adımladı ama bunu görmeyen ve hissetmeyen kıvırcığımız içeriye daldı.
Cansu görüş alanımıza girdiğinde telaşlanıp koşturarak yanıma geldi dikkatlice beni koltuğa otutturan kıvırcığa minnet dolu bakışlarımı sunup teşekkür ettim.

"Ne oldu sana? " kaşlarını çatarak soru sordu cansu.

"yolda yürüyordum ve insafsızın biri gelip çarpıp kaçtı" tabii ki de trafik kazası anlatmıyordum ama. Neyse tamam sustum.

"kimmiş o hayvan plakayı aldın mı? "dalga geçerek söylediği cümlelere karşı cansu kaşlarını çatıp egemen'e baktı ve egemen ağzını sahte fermuarla kapattı.

"Bu arada o hayvan ben oluyorum hatırlatayım dedim"kıvırcığın söylediği söz üzerine son odaklama merkezleri üzerine ona döndü.

"sen kimsin bu arada "dedi egemen gerçekten daha yeni tanıma fırsatım olacaktı onu.

"Ömer ben Ömer Arıkan görüşmek için sizinle geldim ama malum bu olay üzerine pek olmaz"dedi

Kaşlarımı çattım "Cem Arıkan "diye mırıldandım. "Cem Arıkan neyin oluyor ?"dedim hemen.
Umursamazca "Abim kendisi neden ne oldu ki? "diye sordu.
"Bu hafta sizinle olan bir toplantımız vardı "
"evet bende onun hakkında görüşmek üzere gelmiştim"dedi Ömer.
"Neden ne oldu ki? " susup hiç bişey demedi.
Zaten birşey diyemezdi çünkü kapım çalınmadan odama dalan çınar gelmişti yerimden kalkamayınca başımla ona selam verdim ama o beni tınlamayacak şekilde sinirle Ömer'e bakıyordu.
"Ne işin var senin? Dolandırdığınız şirketi görmeye mi geldiniz? "çınar'ın bu kadar sinirleneceğini biliyordum sonuçta karşılarında kendilerini batıran bir şirket vardı.
"anlamadım ne demek bu? " ortamda gerilen atmosfer yüzünden iyice sinir katsayım çınar'a doğru artıyordu az buçuk miktarda para kaybı onun için azdı neyin tribiydi bu hiç bilmiyorum.

"Çınar senin işin yok mu? " dedi Egemen.

"aslında var birazdan burayı kan götürecek"dedi ve ömer'e kafayı gömen çınar yüzünden çığlığımı bastım ve bacağım ve kalçamda ki ağrı sanki karnıma batıyormuş gibi hissettim.

Ama acımı unutarak ayağa kalkmaya çalıştım bu arada Ömer'de ona yumruk atmıştı ama ki bu çınar'ı hiç bir şekilde etkilememişti.

"senin oruspu çocuğu benim şirketimde bana yumruk atıyorsun " aralarında ki egemen bile engelleyemiyordu.

"ne olur yapmayın burası bir şirket"dedim hemen ama sinirlerim kat sayısındaydı.

"burası Arıkan'ın batırdığı bir şirket"dedi bana karşı

"Burası sizin ve yaptığınız rezilliğe bakın "dedim hemen . Gözlerim cansu'ya kaymıştı ve bir kenara sinmiş korkuyordu egemen ikisinin arasında kalmış ara dayağı bile yiyordu. Kalkmayan bedenim Ömer'in yediği yumrukla ayağa fırladı soluğu Ömer'in yanında aldım dudağı patlamıştı içim cız ettirmeye yetmişti.

"iyi misin "dedim Ömer'e olumsuz anlamda kafasını salladı çınar'ın şaşkın bakışları altında ezilsemde umursamadım.

"hadi kalk hastaneye gidelim" dedim Ömer'e karşılık

"İyi olur piç kurusu yüzümü yamulttu"dedi Ömer.

Çınar'ı sakin halinden uyandıran bir tek cümle olmuştu ve tekrar ikimizin üzerine doğru yürümeye başladı bu sefer kızgıdı ve fazlasıyla ayağa kalkıp Ömer'in önüne geçtim koruma gibi ve ellerimi öne uzatım gövdesini ileri itmeye başladım kaşlarını çatıp bana baktı ve eliyle ellerimi itti.

"Dokunma ona" dedim Onu neden koruma ihtiyacı buluyordum bilmiyorum ama Ömer iyi birine benziyordu ve onun canını acıtmasına müsaade edemezdim. Dalga geçerek güldü.
"Sikeyim onu bana karşı koruyorsun" dedi.
"yoksa siz daha önceden tanışıyor musunuz? " aklından uydurduğu sorular yüzünden kaşlarımı çattım.
"sen bu şirkete bilerek gönderildin di mi? Seni fahişe"son kelimesi zaten kalbimi paramparça etmişti ve gözlerim dolmuştu.
"laflarına dikkat et"diye bağırdı Egemen. Cansu zaten öyle kalakalmış olanları izliyordu Ömer ise elimi sıkıca tutmuştu.
Çınar bir kez daha gülmeye başladı " Egemen lütfen bunu bana mı savunuyorsun yapma yattığın bir kadına bağlı kalamazsın değil mi? "dedi adımlarımı hızlandırıp önünde durdum ve tokat attım aldığı darbeyle zaten öylece kalmıştı. Kaşlarını çatıp sinirlice bana bakması ürkütmüştü doğrusu.
Beklemediğim anda kolumdan tutup çekiştirmeye başlayınca zaten benim için sonun kaçınılmaz olduğunu anladım.

Çok istenilen yeni bölüm tam tamına 1070 kelime var orda hepinizi seviyorum bu cumada yeni bölüm paylaşıcam çok yoruldum ya :( umarım hoşunuza gider ve yorum yapın lütfen birde okunduğu sayı üzerine hakkını verin lütfen bb

PSİKİYATRİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin