4.Bölüm

52 3 28
                                    

Alois ve Ciel okula varır varmaz hemen sınıfa çıkmışlardı. Hava çok soğuktu ve bu soğukta dışarıda durmak için akıllarını kaçırmaları gerekiyordu. Onlar geldikten 5-10 dakika sonra zil çalmıştı.İlk ders Fizik dersiydi ve ikisi de  o kadından nefret ediyordu. Kadın  inişli çıkışlı bir kadındı ve arada verdiği tepkiler komik olsa da sinir bozucuydu. İkisi de dikildikleri pencere kenarından çekildi ve sıralarına geçtiler, İkisi yan yana oturuyordu. Gelen fizik öğretmeniyle gözlerini devirip ayağa kalktı Ciel, Aloisse onun verdiği tepkiye çaktırmadan gülüyordu. 

Fizik dersi bitmiş ve öğretmen gitmişti. Alois eşyalarını toplarken Cielin Tanrıya ettiği duaları sırıtarak dinliyordu. Bir sonraki ders için kitapları çıkarıyordu şimdi Alois.

Alois: Hadi ama Ciel,Drama queenlik yapmayı bırak.

Ciel: HAH!

Alois kendini tutamadı ve kahkaha atmaya başladı. Cielde bir süre sonra onunla birlikte gülmeye başladı. Onlar gülerken zil tekrar çaldı ve ikisi gülmeyi bırakarak yerlerine geçtiler. Bir kaç dakika sonra içeri arkasından gelen iki adamla müdire Grell Suctliff girmişti. Bütün öğrenciler ayağa kalktı ve müdirenin konuşmasını beklediler. 

Grell: Otura bilirsiniz.

Bütün sınıf oturunca otoriter sesiyle konuşmasına devam etti.

Grell: Bu gördüğünüz iki adam sizin yeni öğretmenleriniz. Kendinizi tanıtın lütfen.

Sebastian: Adım Sebastian Michaelis Faustu, 20 yaşındayım. Sizin yeni tarih öğretmeninizim. 

Claude: Adım Claude Michaelis Faustus, 21 yaşındayım. Sizin yeni matematik öğretmeninizim.

Grell onlar konuşmalarını bitirince otoriter sesiyle konuşmaya devam etti.  Ciel hem onu dinliyor hemde süzüyordu. Siyah diz boyu bir etek ve üzerine de beyaz bir gömlek giymiş ve bir kaç düğmesini açık bırakmıştı. Tırnakları uzundu ve koyu kırmızıya boyanmıştı. Uzun beline kadar olan saçları  açıktı ve kahkülüyle birleşince çok güzel gözüküyordu. Kulaklarında sallanan yarım ay şeklinde küpeler vardı, Ciel bunu saçının bir tarafını kulağının arkasına sıkıştırdığı zaman görmüştü. Ayaklarında altın desenli siyah topuklu ayakkabılar, boynunda yıldız ve yarım ay şeklinde kolyeler, bileğinde altın bilezik ve parmaklarında yüzükler. Dudaklarında kan kırmızısı ruj, gözlerinde siyah sivri eyeliner. Kesinlikle mükemmel gözüküyordu.

Grell: Biliyorsunuz ki, matematik öğretmeniniz bayan Park vefat etti. Aynı zamanda tarih öğretmeniniz bay Jhones da istifa etti. Bü yüzden bay Caude ve bay Sebastian size kısa süreliğine öğretmenlik yapacak. Eğer onlardan tek bir şikayet bile duyarsam kendinizi disiplinde bulursunuz. Anlaşıldımı?!

Tüm sınıf: Anlaşıldı!

Grell: Güzel.

Ardından Sebastian ve Claude a döndü.

Grell: Her ikinize de Başarılar dilerim . 

 Claude: Teşekkür ederiz bayan Suctliff.

Grell: Rica ederim. İyi dersler.

Claude: Size de.

Grell çıktıktan sonra Sebastian ve Claude sınıfa döndü ve herkesi incelemeye başladı. Herkesi teker teker süzdükten sonra her ikisininde gözleri de en arka sırada oturan 2 çift mavi gözle buluşunca duraksadı. Claude doğrudan Aloise bakıyordu şimdi. Sarışın çocuğu baştan aşağı süzdü genç adam. Soğuk bakan bir çift mavi göz, altın sarısı saçlar ve kırmızı dudaklar. Yüzü gayet güzel ve ilgi çekiciydi.

Claude: Yeni olduğumuz için sizi tanımıyoruz, lütfen kendinizi tanıtın. 

Herkes teker teker kendini tanıtmış ve geriye sadece Alois ve Ciel kalmıştı. Alois ayağa kalktı ve kendini tanıtmaya başladı.

Alois: Adım Alois Trancy 17 yaşındayım.

Claude ayağa kalkan çocuğu daha dikkatli süzdü. Siyah-kırmızı okul forması üzerine tam uymuş,ince belini ortaya çıkarmıştı, boynundaki kırmızı kravat esnekçe bağlanmıştı. Ayaklarında siyah renk botlar vardı ve boyunu 2 santim uzatmıştı. Boynundaki gümüş kolye hançere dolanmış yılan şeklindeydi, uzun ince parmaklarında gümüş yüzükler vardı.

Claude: Oturabilirsin.

Alois oturunca bu sefer ayağa Ciel kalktı. Sebastian ayağa kalkan çocuğu baştan aşağı süzdü. Siyah kırmızı okul forması ona çok yakışmış,ince belini gözler önüne sermişti. Aloisin aksine kravatını biraz daha sıkı bağlamış, ayaklarına spor ayakkabı giymişti. Parmaklarında altın yüzükler vardı, kolye taktıysa da gözükmüyordu.

Ciel: Adım Ciel Phantomhive 16 yaşındayım.

Claude: Otura bilirsin.

Ciel yerine oturdu .

Claude: Bu gün üst üste iki ders bizim. Ancak biz sizi ilk gün olduğu için serbest bırakıyoruz. İstediğinizi yapın.

Claude sözünü tamamladı ve öğretmen masasının yanında bulunan pencereden dışarıyı izlemeye başladı. Ancak sadece bir kaç dakika izlemişti ki Sebastian bir konuşma başlattı ve o konu hakkında konuşmaya başladılar. Claude ve Sebastian kendi aralarında konuşurken tüm sınıfta kendi aralarında konuşmaya başladı.

Claude ve Sebastian tartışmayı bitirip sınıfa göz gezdirdiler. Kimileri ödev yapıyor, Kimileri arkadaşlarıyla konuşuyor kimileri de telefonla oynuyordu. Ancak onların dikkatini en arkada oturan iki genç çekiyordu. İkisi de çok gizemli gözüküyordu, ikisininde soğuk bir güzelliği vardı.

***********************************************************************

Çok şükür Yarabbi Sonunda tanıştılar.

Okul forması: Siyah pantolon, üzerine siyah ama yakasından ve eteklerinden kırmızı bir şerit geçen ceket (Ceketin önünü iliklemek zorunlu), altına beyaz gömlek. Kravat kırmızı. Kızların üniforması da öyle sadece pantolon yerine siyah etek giyiyorlar.

Teacher?Where stories live. Discover now