MAHKUM- KARANLIĞIN ARDINDA(+18)

BEŞİNCİ BÖLÜM/KORUYUCU

Multi: Elena/Bahar

Etrafıma örülü kocaman duvarların arasından çıkabilmek için kendimi belki de son defa feda edecektim. Bu korkutucu, kapkaranlık yerde hapsolmuştum ve kurtulmak için bu karanlığın sahibiyle bir anlaşma yapmıştım. Gidecektim. Kurtulacaktım bu ürkütücü soğuktan. Arkama bakmadan sığınacaktım bir dala. Nasıl olacağını, nereye gideceğimi  bilmesem bile buradan kurtulmak benim ilk hedefim olacaktı ve bunun için de elimden ne geliyorsa yapacaktım. Gerekirse birilerinin de kalbini kıracaktım fakat yapacaktım. 

Demir'in bu gece kalmam için gösterdiği odaya doğru ağır ağır ilerlerken zihnimde belirdi bana söylediği o şeyler.

'Yatağına gireceksin, daha sonra senin karşına bile çıkmayacağım.'

Benden kurtulmak istiyordu. Bunun için de belki de benim üzerimden büyük para kazanıp öyle bırakmak istiyordu. Bu adam birilerini öldürüyor birilerine işkence ediyordu. Kendinden güçsüzleri dövüyordu. Acıması yoktu. Burada canımın garantisi de yoktu. Her gün birilerinin bedenimi kullanma korkusuyla yaşamak ve canını birilerinin her an alabileceğini bilmek her gün ölmekten başka bir şey değildi. 

Her ne olursa olsun kurtulacaktım buradan. 

Kurtulmalıydım. 

Bana söylediği odanın önünde durdum. Cebimden anahtarı çıkarıp kapı deliğine sokup kapının kilidini iki defa çevirdikten sonra içeri gireceğim sırada arkamda bir hareketlilik hissettim. 

Omuz hizasından usulca kafamı çevirdiğimde Demir'in adamlarından olan Vural'ı görünce kaşlarımı çattım. 

Yüzüme bakıp sırıtıyordu.

"Ne istiyorsun?"

Bakışlarıyla beni baştan aşağı süzdükten sonra dudaklarını araladı.

"İçeride abimin bir dosyası var onu alıp çıkacağım." bir süre yüzüne baktım. Dudaklarımı aralayıp yerini soracaktım ki elinin tersiyle göğsümden itip içeri girince göz devirdim. 

"Yerini söyleseydin getirecektim." dedim kapıyı çıkacağı için aralı bırakarak. 

Ellerini bel boşluğuna koyup odayı incelemeye başladı. İncelerken bakışları beni buldu. 

"Sana birinin çok güzel olduğunu söyledi mi?"

Kaşlarım daha da çatıldı.

"Dosyayı al ve çık git buradan!" diye tısladım dişlerimin arasından.

Bana doğru tamamen dönüp ellerini belinden indirdi.

"O kadar güzelsin ki Demir'in seni bırakma düşüncesini anlayamıyorum." adımlarını bana doğru atmaya başladı. Bakışları ve ses tonu korkutucuydu. 

"Oysaki her erkeği bir bakışınla elde edebilecek bir güzelliğin var."

Yanıma yaklaştı. Elini kaldırıp yanağıma koymak istediğinde bir adım geri çıktım. 

"Vural çık git odamdan!"

Kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Kadir piçi tadına bakmadan tadına bakmam lazım." dudaklarım aralanırken aniden dudaklarını dudaklarıma bastırdığında gözlerim hızla açıldı. 

Elimi kaldırıp sıktığım yumruğumu omuzlarına geçirirken bir elini ensemden tutup kafamı geri çekmem izin vermeden dilini dudaklarımın üstünde gezdirdiğini fark edince yüzümü buruşturdum. Yanan gözlerimden süzülen bir damla yaşla birlikte hala omuzlarına yumruklarımı geçiriyor ve ondan kurtulmaya çalışıyordum.